Equals traducir turco
1,616 traducción paralela
Take x squared equals... large x.
İkinci dereceden denklem x ^ 2 = X ile ve...
Sixty minus forty equals twenty.
Altmış eksi kırk, eşittir yirmi.
If she gives this information to the police... they'll figure out that Light Yagami equals Kira.
Eğer bu bilgi polise ulaşırsa Light Yagami'nin Kira olduğunu anlamaları fazla sürmez.
1, 2 equals 3.
1, 2 eşittir 3.
1, 40 equals 41.
1, 40 eşittir 41.
You made me a free man and we're meant to be equals.
Beni özgür bir adam yaptın, bizim eşit olmamız gerekiyor.
We're not equals.
Eşit değiliz.
Treat us like equals.
Eşit davranırlardı.
You're the first among equals.
Benzerlerin arasında ilk tercihi sensin.
The angle of the incidence equals the angle of reflection on the Madacorp logo.
Açının oranı yansımanın açısına eşitti Madacorp logosundaki.
One and five-eighths minus three-eighths equals?
Bir tam beş bölü sekiz eksi üç bölü sekizin sonucu kaçtır?
3 plus 2 equals 5. next? the ferry sinking, 311 dead.
3 + 2 = 5 feribot kazası 311 ölü
look at this. that's 230, 2 plus 3 equals 5.
Şuna bak 2 + 3 = 5
The remainder equals her original symptoms.
Geriye kadının ilk semptomları kalacaktır.
" For them, blood equals medals
"... Onlara göre, kan madalya demek, "
"I" before "E" equals...
"E" den önce "I" eder...
Now, remember, practice plus confidence equals...?
O zaman, hatırla, pratik artı kendine güven eşittir...?
Practice plus confidence equals success.
Pratik artı kendine güven eşittir başarı.
That's not a relationship between equals.
Bu iki eşit tarafın ilişkisi değil.
Unusual equals exotic equals foreign.
Alışılmadık eşittir egzotik, eşittir yurt dışı.
Rash worse equals cold agglutinins worse.
Döküntüler soğuk aglütininlerin daha da kötüleştiğini gösterir.
He brings me boatloads of celebrities, which equals boatloads of money.
Bana sürüyle ünlü getirirdi, ki bu da sürüyle para demektir.
Low survival odds plus exorbitant transplant costs equals bad business, and that's the bottom line around here.
Düşük yaşama yüzdesi, artı fahiş nakil masrafları, eşittir kötü ticaret. Buralarda son toplam budur.
Low immunoglobulin plus failing heart, plus fluid in the lungs, plus internal bleeding equals amyloidosis.
Zekice. Düşük immunoglobulin seviyesi artı kalp yetmezliği, artı akciğerlerinde sıvı artı iç kanama, eşittir amiloidoz.
One woman equals work.
Tek kadın insanı yoruyor.
Blackened skin under the nose equals frostbite from huffing Freon.
Burnun altındaki ciltteki renk koyulaşması eşittir freon solumasına bağlı yanmadır.
Like A equals B.
A, B'ye eşit gibi. B, C'ye eşit.
B equals C... Which means a equals...
Yani, A eşit- - Şunu keser misin?
It takes a huge chunk of this volume, just to prove, that one plus one equals two.
Bu cildin kalınca bir kısmını 1 artı 1 eşittir 2'nin ıspatı işgal eder.
Equals 100 % Leanne?
Eşittir yüzde 100 Leanne mi olacak?
Catastrophe equals opportunity.
Felâket fırsatı doğurur.
You can't treat them like equals!
Diğer böceklerden farkları yok!
That only the "m equals zero quantum states" are affected.
Sadece "kütlenin sıfır olduğu kuantum durumlarının" etkilendiğini.
We shall fight as equals.
Eşit şartlarda dövüşmeliyiz.
Brown hair, athletic equals Maurel.
Kahve rengi saçlı, atletik olan Maurel.
If A equals B. And B equals C plus ten.
A eşittir b ve b eşit c ve artı on...
Me plus baby equals extra large portions, please.
Ben ve bebeğim ekstra büyük porsiyon gibiyiz.
I mean, 18 is one plus eight... which equals nine.
Yani, 18'deki 1 ve 8'i toplarsak 9 eder.
14 is one plus four which equals five.
14 de 1 ve 4'ten oluşur, ve toplamları 5 eder.
Nine plus seven equals sixteen.
Dokuz artı yedi on altı eder.
7654321 times 1234567 equals what?
7654321 kere 1234567 eşittir kaç?
And "K" equals sad.
K de eşittir mutsuza.
Absolute zero equals "t" and zero equals - 273. 15 degrees Celsius.
Mutlak sıfır noktası "t" ye eşit dersek mutlak sıfır sıcaklığı da - 273,15 ° C'a eşittir.
And all that equals ugly.
Bilimi seviyorsun. - Bunlar çirkinsin demektir.
Look, an equals sign.'W Delta Z equals "...
Bakın, eşittir işareti. W, delta, Z eşittir..
See, if they have a valid passport, that equals no job.
Bak şimdi, eğer geçerli bir pasaportları varsa, bu işsizlik demektir.
If I equals the square root of negative one then I squared equals negative one. Okay?
Eğer I, eksi 1'in kareköküne eşitse I'nın karesi, eksi 1'e eşit olur.
If I equals the square root of negative one then I squared equals negative one.
Eğer I, eksi 1'in kareköküne eşitse I'nın karesi, eksi 1'e eşittir.
Booze and girls equals....
İçki ve kızlar bir araya gelince ne olur?
Five squares, subtract four squares... equals one square, one twentieth.
Beş kare, eksi dört kare bir kare eder, bir bölü yirmi.
This is the biggest difference in fact, we're all equals here, a guy stands up, has his say, if his idea's good...
Aslında buranın en büyük farkı. hepimizin eşit olması, söyleyeceği birşey olan, kalkar söyler şayet fikri iyiyse...