Erase traducir turco
2,173 traducción paralela
Complete with a memory erase.
Ayrıca hafıza kaybı eklemiş.
He wants to go all cash and needs my help to, uh, erase his name from international, uh, banking systems.
Parasını bankaya yatırabilmek için adının uluslararası finansal sistemden silinmesini istedi.
$ 5 million on delivery - - to write this program to erase all of his information from the government's computers.
Kalanı teslimatta. Programı yazıp tüm bilgilerini kamu bilgisayarlardan silecektim.
You have official access and the tools to erase my name from that file.
Adımı o dosyadan silmek için gereken erişim imkanına ve malzemeye sahipsin.
Yeah, if that means erase, then yeah, I do.
Silmeyi kast ediyorsan evet.
There's a spot where the snow was brushed over, like trying to erase it.
Karın kürekle çıkarıldığı bir yer var, sanki izleri silmeye çalışımış gibi.
Erase it.
Sil bunu.
Erase it.
- Sil dedim.
Erase the picture. No.
O resimleri silmelisin.
We just have to move to another town and just erase our identities
Başka bir şehre taşınacağız, eski kimliğimizi yok edip...
So erase this tape right away.
Bu yüzden bu kaydı hemen sil.
Snyder's hacker program would disable all the Department of Defense firewalls and erase...
Snyder'in programı Savunma Bakanlığı'nın güvenlik duvarını etkisizleştirir ve siler.
- Erase what?
- Neyi siler?
- Erase everything.
- Her şeyi.
You and those goddamn witches erased his memory, and now I'm gonna erase you.
O namussuz cadılarla birlikte hafızasını sildiniz. Şimdi ben de seninkini sileceğim.
Erase the board. Mr. Kato.
Tahtayı sil Kato.
You know, the hardest part... is if I could erase ten minutes from our lives... ten minutes... it'd all be perfect.
En zor kısmı hayatlarımızdan on dakikayı silebilecek olsaydım sadece on dakika, her şey yoluna girerdi.
What I can tell you is, while time heals the pain a little bit, it won't erase the memories.
Ancak size anlatabileceğim, zaman acıyı biraz hafifletse de, anıları silemeyecektir.
Now development threatens to erase this place.
Şimdi hükümet bu alanı yıkmayı düşünüyor.
We've gotta erase our scent.
Kokumuzu silmemiz gerekli.
That man. I want to erase him from my life.
O adamı hayatımdan temizlemek istiyorum.
He doesn't just want to kill these men. He wants to erase them.
Bu adamları sadece öldürmek istemiyor, onları silmeye çalışıyor.
Henry didn't erase anything vital.
Henry silmeyeceğim bir şey demişti.
And by firm hand, erase all doubts
Sert ol ve tüm şüpheleri ortadan kaldır.
I don't know how it is in Brazil, but the dry-erase market here is very competitive.
Brezilya'da nasıl olduğunu bilmem ama burada ders tahtası piyasası çok rekabetçidir.
What, did it erase your mind, the last fucking 15 years?
Ne yani, hafızan mı silindi, kahrolası son 15 sene?
- Nothing will erase your smell of goat.
- Hiçbir şey sendeki keçi kokusunu yok edemez.
We're going to need a dry erase board, a rope, three planks of wood and an Italian / English dictionary.
Bir yazı tahtasına, biraz halat ve bir de İtalyanca sözlük lazım.
Tell me you got some magical booze that can erase the last fifteen minutes of my life, please?
Lütfen bana hayatımın son 15 dakikasını silebilecek büyülü bir içkin olduğunu söyle.
Erase Mary from the entire Internet?
Tüm İnternetten Mary'i silecek misin? !
- Dennis, you have to erase this.
- Dennis, sil şunu Allah aşkına.
- Erase it.
- Sil şunu.
- I'm not going to erase it.
- Silmiyorum.
The unsub wants to completely erase these victims from existence.
Şüpheli kurbanların varlığını yok etmek istiyor.
You see, Joshua has the ability to erase memories.
Gördüğün gibi Joshua'nın hafızaları silme gibi bir yeteneği var.
Erase memories?
Hafıza silme mi?
I'm gonna have to erase you, Harry.
Seni yok etmem gerekecek Harry.
Why are you trying to erase him?
Niye onu silmeye çalışıyorsun ki?
Do you think we can ever erase who we were?
Sence eskiden kim olduğumuzu silebilir miyiz?
I have to erase the hate.
nefreti silmeliyim.
The choices you make, the people you lose, your mistakes are indelible, with no sweet death to erase your own memory.
Yaptığınız seçimler, kaybettiğiniz insanlar,..... hatalarınız kalıcıdır. Ölerek hafızanızı silemezsiniz.
To overcome a great grief, the brain can erase memories.
Büyük bir acının üstesinden gelmek için, beyin hatıraları silebilir.
You know, you'd be doing me a favor if you could erase that memory.
Aslında o anı silebilseniz çok büyük iyilik etmiş olursunuz bana.
It's probably a one-time virus that's activated to erase the next time you open the file.
Sadece o dosyaya yerleştirilmiş. Tek seferlik bir virüs muhtemelen. Dosyayı bir sonraki açımızın sonrasında silmek için aktive edilmiş.
Well, obviously, she didn't erase all of it.
Görünüşe göre tamamen silememiş.
Change your name, go back and erase passport records, birth certificates.
İsmini değiştir. Pasaport kayıtlarını sil, doğum belgelerini yok et.
Someone's trying to erase Torchwood, right?
Birileri Torchwood'u yok etmeye çalışıyor, değil mi?
What if they're also trying to erase anyone who's ever had - any contact with Torchwood?
Ya Torchwood ile temasa geçen herkesi de yok etmeye çalışıyorlarsa?
Someone is trying to erase Torchwood, right?
Birisi Torchwood'u silmek istiyor, değil mi?
What if they're also trying to erase anyone who's ever had any contact with Torchwood?
Ya eğer onlarla ilişkili olan herkesi ortadan kaldırmak istiyorlarsa?
I have to erase what I was so I can become...
Eskiden olduğum kişiyi tarihe gömmeliyim.