Etta traducir turco
197 traducción paralela
You are mine, Etta Place.
Sen benimsin, Etta Place.
I swear, Etta, I don't know.
Yemin ederim bilmiyorum, Etta.
We are involved, Etta.
Aslında beraberiz, Etta.
You remember the time you, me, and Etta went to Denver for a vacation?
Etta'yla beraber... Denver'a tatile gidişimizi... hatırlıyor musun?
Etta had roast beef, and I had chicken.
Etta rosto yemişti, ben de tavuk almıştım.
Hey, Etta.
Hey, Etta.
It's on the tip of my tongue, Etta.
Dilimin ucunda, Etta.
You're a good teacher. Etta.
Sen iyi bir hocasın, Etta.
Whatever you want, Etta.
Sen nasıl istersen, Etta.
Etta's thinking of, uh, maybe going home ahead of us.
Etta diyordu ki, bizden önce eve dönebilirmiş.
Now, Marielle, I've explained to Etta that this will is valid in all respects.
Marielle, Etta'ya bu vasiyetin her açıdan geçerli olduğunu anlattım.
You know something, Etta, your husband is right.
Biliyor musun Etta, kocan haklı.
Why didn't you come forward, Etta?
Niye söylemedin, Etta?
Okay, about the will, Etta.
Pekala, vasiyete gelelim, Etta.
I placed a call to Etta Mae Alexander in Houston.
Houston'da Etta Mae Alexander'ı aradım.
Why don't you take your ass to Dot and Etta's and get us some shrimp or somethin'?
Kıçını kaldırıp Dot ve Etta'lara git de bize karides falan getir.
- Etta has been rude to you.
- Etta sana kabalık etti.
Believing that Etta Heine's son would never sell him the land, land that in his mind belonged to his family.
Etta Heine'nin oğlunun aklınca kendi ailesine ait olan toprağı kendisine satmayacağını biliyordu.
His Etta Mae passed some years ago.
Etta Mae'i birkaç yıI önce öldü.
Sundays when I'm down there, I go visit Etta Mae.
Pazar günleri orada olduğumda, Etta Mae'i ziyaret ediyorum.
Y'lyn parum ta see etta'j.
Y'lyn parum ta see etta'j.
Please, I love you.
Lütfen Etta. Lütfen. Seni seviyorum.
To my ingrate fucking sister Etta... who will outlast me... I am writing my fucking will.
Benden daha uzun yaşayacak... nankör kız kardeşim Etta'ya... vasiyetimi yazıyorum.
Etta?
Etta?
They took Etta, Hanna, maybe six, seven others, I don't know.
Etta, Hanna belki 6-7 tanesini daha götürmüşler.
Well, all this stuff at the memorial service, it's just - you don't sound depressed.
Hiç de mutsuz değilsin. " Etta James'in At Last'ı söylemesini istiyorum.
" I would like Etta James to sing At Last, followed by Al Pacino reading the last two paragraphs of Finnegan's Wake.
Al Pacino, Finnegan'ın Uyanışı'nın son iki paragrafını okusun. " Okyanusa atlayacak biri gibi değil, töreni tertipliyor gibi yazmışsın.
Miss Etta James.
Bayan Etta James.
Old Len thought his checkbook can fix anything, so he bought out the restaurant for Etta.
Len, çek defterinin herşeyi halledebileceğini düşünmüştü. O yüzden Etta için restoranı kapatmıştı.
Etta missed her airtime again.
Etta programa gitmemiş.
Etta ain't gonna hurt you.
Etta senin canını yakmaz.
Did Etta buy you that?
Etta mı aldı sana?
Hello, Etta.
Merhaba, Etta.
Etta Candy, this is Diana.
Etta Candy, bu Diana.
I'm sorry, Etta Candy, but what's wrong with you?
Özür dilerim, Etta Candy, ama senin sorunun ne?
I'll see you later, Etta.
Sonra görüşürüz, Etta.
Etta James. "At Last."
Etta James, "At Last."
Etta in a week will triple the money.
Etta, bir hafta içinde o parayı üç misline katlayacağım.
" Etta Milford?
Etta Milford?
Arriba! - God, Etta!
- Aman Tanrım
I'm busy.
Selam, Etta.
Hello, Etta. I did not know it was you.
Senin olduğunu fark edemedim.
Is Etta Milford.
Bu Etta Milford.
Etta, he saved the money to buy me a ring!
Etta, bana yüzük almak için para biriktiriyordu!
Yes, a ring Etta.
Evet, bir yüzük, Etta.
Etta!
Etta kızım!
- These are copies, Etta! " Of course not.
Bunlar sahte, Etta!
Good afternoon, Etta.
Tünaydın, Etta.
We are the same, Etta.
Biz birbirimize benziyoruz, Etta.
IN MEMORY OF EARL J. LEE DEAR HUSBAND AND FATHER Hello, Etta.
Merhaba, Etta.
Etta!
Etta!