Execution style traducir turco
138 traducción paralela
Luis and Elena Arrocas had been shot in what police describe as "execution style".
Luis ve Elena Arrocas tek kurşunla vuruldular polis olayı'idam stili'olarak tanımladı.
I concluded that the shot came from someone standing over the victim execution style.
Kurbanın yukarısında duran biri tarafından infaz biçiminde.
He was killed, shot in the head, execution style.
Öldürüldü, başından vurulmuş, infaz usulü.
Two shots, one to the head, one to the torso, execution style.
İki atış, biri kafadan biri gövdeden girmiş, infaz tarzında.
She was shot, execution style.
Vurulmuş, infaz edilmiş.
Execution style.
İnfaz tarzında.
I'm guessing her death was execution style.
Ölümünün infaz şeklinde olduğunu düşünüyorum.
Execution style, that don't play like Omar Little.
İnfaz, Omar'ın tarzı değil.
reid : the girl was shot execution style.
İnfaz eder gibi vurulmuş.
- Execution style.
- İnfaz tarzı.
We have 5 deceased males and what looks to be a crude lab, all shot in the head execution style.
Elimizde 5 erkek cesedi var. Kafaya sıkılmış. İnfaz usûlü.
F.B.I. agent, mother of two boys you shot her point-blank, execution style to the head.
İki erkek çocuk annesi, FBI ajanı. Siz vurdunuz. Yakın mesafeden, infaz tarzında kafasına sıktınız.
Definitely not execution style.
Kesinlikle infaz stili değil.
And they were followed by two close contact wounds with stippling, indicating that they were shot execution style. Okay.
Sonra barut isi bırakan, yakın mesafeden atılan iki kurşun infaz tarzında öldürüldüklerini gösteriyor.
Execution style.
İnfaz stili.
Execution style.
İnfaz tarzı.
Anything that went down execution style in the last 17 years.
Son 17 yıldır infaz tarzında yapılanlara.
Execution style, that's good.
İnfaz tarzı, bu güzeldi.
Garza was killed execution style, but we didn't release that information.
Garza infaz tarzıyla öldürüldü, fakat bu haberi kimseye duyurmadık.
Execution style.
- İnfaz.
I sacrificed everything, execution, effect... all the things that come easiest to me, for a style.
Her şeyi feda ettim, uygulama, etki kolay olan her şeyi, bir stil için.
'Both were shot in what police are calling an execution-style killing.
Polisler iki adamın infaz şeklinde öldürüldüğünü... raporlarında belirttiler.
Should I shoot him gangland-style or execution-style?
Yeraltı dünyası tarzında mı yoksa infaz tarzında mı vurmalıyım?
"Kenneth J Soona was killed execution-style..... in what appears to be a professional murder,..... his body found in the Trenton city landfill."
- "Kenneth J. Soona profesyonel bir katil tarafından öldürülmüşe benziyor. Cesedi Trenton şehrindeki boş arazide bulundu."
- It isn't your gun, which in our preliminary forensics analysis seems to be the murder weapon, judging from the slugs we pulled from the floor and the wall... and the execution-style point-blank range.
- Silahın yok, Gerçi o da adli tabipliğin ilk raporuna göre cinayet silahı gibi görünüyor. Yerden ve duvardan söktüğümüz mermi çekirdekleri suikast tarzıyla çok yakın mesafeden ateşlenmiş.
All execution-style, all with a single PPG hit.
Kurbanlar tek el plazma ateşiyle infaz edilmiş.
Police are calling the death a mob-style execution. "
Polis mafya usulü bir infaz olduğunu düşünüyor. "
He was shot three times, almost execution-style.
Üç sefer vurulmuş, nerdeyse infaz şeklinde.
They will undoubtedly be focused on the as yet unsolved execution-style slaying of Soprano family associate, Brendan Filone.
Kuşku yok ki, Soprona ailesinin çömezi Brendon Filone'nin henüz çözülmemiş infaz cinayeti üzerinde duracaklardır.
Both shot in the back of the head, execution-style.
İkisi de kafalarının arkasından vurulmuş, infaz tarzı.
Looks execution - style.
İdam etme tarzına benziyo.
They wiped out the whole wedding party, execution-style.
Tüm düğün alayını temizlemişler, infaz usulü.
What got served instead was a cold-blooded robbery-homicide in which four people were murdered execution-style.
Servis edilen bunların yerine 4 kişinin infaz biçiminde öldürüldüğü soğukkanlı soygun-cinayet oldu.
The bodies of two men have been discovered outside a local warehouse shot execution-style in what appears to be yet another gangland slam.
Yerel ambar civarında iki erkek cesedi bulundu. Öldürülme şekilleri bunun bir başka çete saldırı olduğunu gösteriyor.
Both shot execution-style back of the head.
İkisi de infaz tarzında, başlarının arkasından vurulmuş.
It was used in an execution-style murder.
İnfaz usulü bir cinayette kullanılmış.
It can't be a coincidence he was shot just like Kay Coleman, execution-style.
Tıpkı Kay Coleman gibi infaz usulü vurulması tesadüf olamaz.
A bullet in the forehead, execution-style.
İdam edilmiş gibi.
We have a possible execution-style murder of a navy lieutenant commander in Grayson county.
Grayson bölgesinde bir donanma binbaşısı öldürülmüş. Büyük ihtimalle infaz tarzında.
Severe beating before an execution-style murder.
Sert yenilgiden önce cinayet sergilenmiş.
It was an execution-style hit.
Mafya stili infaz edilmiş.
Ended up shooting a man execution-style during a bungled robbery.
Acemi bir soygun sırasında bir adamı infaz tarzı vurarak bu işi de bitti.
Execution-style.
- İnfaz usulü. - Evet.
Shot to the spine, execution-style.
omurgaya ateş, infaz tipi.
No one apologized to me for the execution-style slaying of my cousins during the festival of redemption.
Kimse, Kurtuluş Festivali sırasında, kuzenimin vahşice katledilmesinden ötürü gelip benden özür dilemedi.
Police report that Mr Dobshovic had been shot three times at close range in an apparent execution-style killing.
"Polis raporuna göre Bay Dobshovic yakın mesafeden üç kere vurulmuş görünüşe göre infaz edilmiş."
One gun purchase has given us two execution-style murders.
Bir silah satışı sonucu elimizde infaz tipi iki tane cinayet var.
The man was shot execution-style.
Bu bir infaza benziyor.
Execution-style.
İnfaz şeklinde.
Standard execution-style, but with astounding accuracy.
Standart infaz sitilini mükemmel bir biçimde uygulamışlar.
She was shot right through the forehead, execution-style.
- Alnının ortasından vurulmuş. İnfaz tarzı.
style 353
styles 50
execute 80
execution 60
executive 19
executioner 23
executed 42
executive producer 31
execute him 20
styles 50
execute 80
execution 60
executive 19
executioner 23
executed 42
executive producer 31
execute him 20