Farting traducir turco
410 traducción paralela
Hurry up and stop farting!
Osurmayı bırak ve çık artık. Bizim de işimiz var.
With horn music for horned cattle, and tooting brass for the farting herd!
Klaksonun eşlik ettiği boynuzlu sığırlar,.. ... hayvanların osuruğunu bastırmak için çalan mızıka.
Farting is okay
Osurmak serbest.
Keep on farting.
Osurmaya tam gaz devam.
Farting used to work a long time ago.
Salmak uzun zaman önce işe yarardı.
My farting around days are over, baby.
Etrafta osurarak gezdiğim günler geride kaldı bebeğim.
Stop farting'around and get me Foley.
Oyalanmayı kes de Foley'i bağla.
Al, quit farting'around!
Al, etrafa şapşal şapşal bakmayı kes!
And if I hear another sound out of that thing... I'm gonna ram it so far up your ass, you'll be farting music for a year.
Ama eğer o aletin sesini duyarsam..... onu alır kıçına sokarım..... bütün sene yellenerek müzik yaparsın.
Farting music.
Yellenerek müzik yapmak!
According to my birds, the bad air is from you guys farting around!
Kuşlarıma göre, tek gaz sizin osuruklarınız!
That means no spitting, pissing, farting or picking your ass.
Yani tükürmek, işemek, osurmak ve kıçını kaşımak yok.
"P.S. Is grandma still farting?"
"Not : Büyükannem hala yelleniyor mu?"
- Has Grossberger been farting on you?
- Grossberger üstüne mi osurdu?
And they don't care either. They just sit right there and ( imitates farting )
Onlar da umursamadan osururlar.
I demand oak-cleaving thunderbolts and you answer with farting flies!
Ben meşeleri ikiye bölen yıldırımlar istiyorum ve siz bana sinek osuruklarıyla cevap veriyorsunuz!
Somebody's gonna get killed... and you're farting around with prehistoric animals.
- Birisi öldürülecek... ve sen tarihöncesinden kalma hayvanlarla boşa zaman geçiriyorsun.
Who wants to be a 45-year-old rock'n'roller farting around in front of people less than half their age, cranking out some mediocre head-banging bullshit we've forgotten?
Kim etrafta deli gibi gezinen 45'lik bir rock'n'roll cu olmak ister ki? Yarı yaşından küçük insanların önünde konser vermek, unuttuğumuz, sıradan, kafa sallatıcı saçmalıkları çalmayı kim ister?
Big banana-eating, bean-farting motherfuckers don't speak English.
Muz yiyen, fasulye osuran hergeleler İngilizce bilmiyor ki.
Come on Barry, stop farting around!
Haydi Barry, dinlenmenin sırası değil!
'Will you stop farting'around?
Etrafta osurup durmayı keser misin?
You'll be farting through silk.
Haddini aşıyorsun.
When they're not using their big stick, they're farting.
Önündeki uzuvlarını kullanmadıkları zamanlar osuruyorlar sadece.
If he isn't farting around with his lights, he must be inside.
Işıklarıyla vakit öldürmüyorsa, evdedir herhalde.
It lies in finding that damned book and thwarting a vile beast of a man who shall not rest until God himself is thrown down and all of creation becomes Satan's black-hell-besmeared farting hole.
ve oluşumun tamamının şeytanın deliğinde yutulmasının onaylanmasını durdurmuş oluruz.
You did a lot of silent farting in the car.
Arabada sürekli sessizce osurdun.
And that means no farting, no picking'your nose and no playing with little Mr Peabody.
Ve bunun anlamı ; osurmak yok, burnunu karıştırmak yok küçük Fred ile oynamak yok demek.
His whole abdomen would move up and down, you dig, farting out the words.
Bütün karın bölgesi aşağı yukarı hareket ediyor. Sende osuruktan kelimeleri anlamaya çalışıyorsun.
When I had my ulcers I was farting razor blades.
Ülser olduğumda ben jilet sıçıyordum.
Dwight said I had as much chance of passing as he had of farting his way through the "Star-Spangled Banner."
Dwight, sınavı geçme şansımın, onun osuruğunun uzaydan duyulma şansıyla eşit olduğunu söyledi.
For all you care our album could be Pip farting on a snare drum.
Albümün için Pip'in trampete osurması mı gerek?
- I ain't farting'on no snare drum.
- Ben trampete osurmam.
You want to see Santa farting down everyone's chimney?
Noel babayı herkesin bacasından aşağı osururken görmek ister misin?
I use up all my energy with the farting.
Bütün enerjimi osurmak için harcadım
That's what everyone thinks but cauliflower is better for farting.
Herkes öyle bilir fakat osuruk için karnabahar daha iyidir.
People think farting is terrible but some things are much worse.
İnsanlar osurmanın kötü bir şey olduğunu düşünürler fakat ondan daha kötü şeylerde vardır.
Jawohl, mein farting'führer.
Jawohl, führerim.
All day I am thick in the affairs of state, yet I manage to employ my medical knowledge... especially in anatomy... in the services of the King, who's particularly fond of my trick of farting at will.
Bütün gün devlet işleriyle meşgulüm, yine de tıp bilgilerimi kullanmayı başarabiliyorum- - özellikle anatomide--Kralın hizmetinde, kendisi benim istediğim zaman yellenme numaramı çok seviyor.
That is when she's not farting in a force ten.
Rüzgara karşı osurmadığı zamanlarda tabii.
All you care about is hanging out with your dimwit pals, sitting around burping and farting and scratching their balls!
Umurunda Tüm dimwit dostlarınızla asılı olduğu, geğirme ve osuruk ve topları çizilmeye oturup!
I have people picking their nose, having affairs, farting.
Burnunu karıştıran, eşini aldatan, osuranlar var.
Did you ever have to fart on a bus or an airplane or in some public place but you hadn't been farting all that day so you didn't really know the nature of the beast.
Daha önce hiç otobüste veya uçakta ya da bir kamusal alanda osurdunuz mu o gün daha önce osurmayıp da osuruğun doğasını bilmeden.
- Farting in her mouth.
- Ağzında gaz çıkarmak gibi birşey.
We support free farting.
Özgürce osurmayı destekliyoruz.
We combat the European slavery of farting.
Avrupa'daki osuruk köleliğiyle savaşıyoruz.
- Dude, he's farting fire!
- Dostum, alev osuruyor.
- Okay, you can stop farting fire now.
- Tamam, şimdi osuruk alevini kesebilirsin.
There's more to life than two men farting.
Hayatta, osuran iki adamdan çok daha önemli şeyler vardır.
While you two are back there drinking and farting around, him and avis are off scouting the marks.
Siz osururken o ve Avis bankaları izliyordu.
And that boy was always farting!
Ve o çocuk hep yelleniyormuş!
[farting noise ] [ announcer reading on-screen text]
1863 baharında Komançiler reisleri Conchito önderliğinde beyazları avlaklarından sürmek için saldırdılar.