Fellowes traducir turco
54 traducción paralela
Well, ask him to come in, and fellowes, you can tell the jackmans that they can go back to that cottage.
Ona gelmesini söyle. Sen Jackmanlara gidip kulübeye dönebileceklerini söyle.
Ciudad Juárez is 1200 miles behind us, Miss Fellowes.
Ciudad Juárez 1200 mil gerimizde Bayan Fellowes.
A moment of beauty, Miss Fellowes.
Güzellik anı Bayan Fellowes.
Miss Fellowes, are you aware you are speaking to an ordained clergyman?
Bayan Fellowes, papazlık rütbesi almış biriyle konuştuğunuzun farkında mısınız?
These are the unavoidable mishaps of any trip, Miss Fellowes.
Bunlar her yolculuğun kaçınılmaz aksilikleridir Bayan Fellowes.
Why, Miss Fellowes.
Bayan Fellowes.
What did you think we were doing out there, Miss Fellowes?
Orada ne yaptığımızı sandınız Bayan Fellowes?
It's all right, Miss Fellowes.
Sorun yok Bayan Fellowes.
Where's Miss Fellowes?
Bayan Fellowes nerede?
This morning, she had a wire all written out..... to some Judge Fellowes back in Texas.
Bu sabah aşağı indiğinde Texas'daki Yargıç Fellowes'e her şeyi anlatan bir telgraf çekti.
Miss Fellowes went over to Telegráfico herself.
Bayan Fellowes postaneye kendisi gitti.
Good morning, Miss Fellowes.
Günaydın Bayan Fellowes.
Come on up, Miss Fellowes.
Yukarı gelin Bayan Fellowes.
Never do that, Miss Fellowes.
Bunu asla yapmayın Bayan Fellowes.
Mrs Faulk, Miss Fellowes.
Bayan Faulk, Bayan Fellowes.
Just a temporary indisposition.
Geçici bir rahatsızlık Bayan Fellowes.
Let me have Miss Fellowes'bag.
Bayan Fellowes'in bavulunu alayım.
This way, Miss Fellowes.
Bu taraftan Bayan Fellowes.
Miss Fellowes, did you get your call through?
Bayan Fellowes, görüşmenizi yaptınız mı?
Miss Fellowes, please, please give me a minute.
Bayan Fellowes, lütfen, bana bir dakika verin lütfen.
Miss Fellowes, I've just confessed to you that I'm at the end of my rope.
Bayan Fellowes, daha şimdi çaresiz durumda olduğumu itiraf ettim.
Please, Miss Fellowes, don't make me feel that any human being..... would put personal compensation before the ugly bare fact..... of a man who's at the end of his rope, but who still has to try to go on.
Lütfen Bayan Fellowes, hiç bir insanoğlunun kişisel tazminini çaresiz durumda ama hala devam etmeye çalışan bir adamın çirkin çıplak gerçeğinin önüne koymak isteyeceğini hissettirmeyin bana.
The Judge Truman Fellowes on the telephone.
Yargıç Truman Fellowes telefonda.
- This is Miss Fellowes at Mismaloya.
Ben Mismaloya'dan Bayan Fellowes.
Miss Fellowes, honey, if paramour means what I think it does..... you're gambling with your front teeth.
Bayan Fellowes, canım, oynaş düşündüğüm anlama geliyorsa ön dişlerini riske atıyorsun demektir.
It's just that I've noticed a certain..... animosity towards Mr Shannon among the..... ladies in his party, particularly in the case of... .. Miss Fellowes, and I think with a soothing meal inside her..... it might soothe her spirit.
Grubundaki hanımlar ile Bay Shannon arasında kesin olarak bir husumet olduğunu fark ettim özellikle Bayan Fellowes'in durumunda ve sanırım sakinleştirici bir yemek ruhunu yatıştırabilir.
If Miss Fellowes has her way?
Eğer Bayan Fellowes istediğini yaparsa?
How about you, Miss Fellowes?
Siz ne dersiniz Bayan Fellowes?
Miss Fellowes, honey.
Bayan Fellowes, tatlım.
What's the trouble now, Miss Fellowes?
Gene ne oldu Bayan Fellowes?
- Now be calm, Miss Fellowes.
- Sakin olun Bayan Fellowes.
This is the moment you've awaited, Miss Fellowes.
Beklediğiniz an geldi Bayan Fellowes.
You've avenged yourself for all time on Miss Fellowes'suitcase.
Bütün hırsını Bayan Fellowes'in bavulundan aldın.
Please, Miss Fellowes, leave him alone.
Lütfen Bayan Fellowes, onu rahat bırakın.
You'd better go now, Miss Fellowes.
Artık gitseniz iyi olur Bayan Fellowes.
Just go, Miss Fellowes.
Gidin Bayan Fellowes.
Miss Fellowes is a highly moral person.
Bayan Fellowes yüksek ahlaklı biridir.
- Climb in, Miss Fellowes.
- Binin Bayan Fellowes.
Miss Fellowes, honey, you ain't gonna blame that on me.
Bayan Fellowes tatlım, bunun suçunu bana atmayacaksın.
Miss Fellowes, you've been doing a lot of complaining about the food on this trip.
Bayan Fellowes, bu seyahatteki yemeklerden çok şikâyet ediyordunuz.
I have no right to ask the question..... but why did you go to such lengths to protect Miss Fellowes..... for whom you have no high regard..... and to equal lengths to hurt Mrs Faulk, for whom you have?
Bu soruyu sormaya hakkım yok ama neden çok da saygı göstermediğiniz Bayan Fellowes'i korumak için elinizden geleni yaparken Bayan Faulk'u incitmek için de eşit çabayı gösterdiniz?
You were drunk when you came to Miss Fellowes'rescue.
Bayan Fellowes'i kurtarmaya geldiğinizde de sarhoştunuz.
Gloucester Hebbing, may I present my fine stockbroker, Henry Fellowes?
Gloucester Hebbing, sana yetenekli borsacım Henry Fellowes'ı tanıtayım.
She works at Fellowes Kinsolving.
Fellowes Kinsolving'de çalışıyor.
Now this is, uh, Raybert Fellowes superintendent of Road Farm Six, Mississippi Department of Corrections.
Adı Raybert Fellowes, Missisippi'de cezaevi müdürlüğü yapıyormuş.
Rawls was the prisoner who supposedly died in the tornado that preceded superintendent Fellowes's murder.
Rawls, müdürün ölümünden sonra yaşanan hortumda öldüğü sanılan mahkûm.
Among the dead, Captain Raybert Fellowes, the farm's superintendent, a 28-year veteran of the Department of Corrections.
Cesetlerden birinin 28 yıldır Adalet Bakanlığında çalışan Raybert Fellowes'a ait olduğu açıklandı.
Daisy Fellowes, she tried to seduce me at the Ritz.
Daisy Fellows, Ritz'te beni baştan çıkarmaya çalışmıştı.
I have, and to Robert Fellowes.
Konuştum. Robert Fellowes'la da.
Defense Barrister Simon Fellowes refused to comment on the Erdogan case on his way into the preliminary hearing.
Savunma avukatı Simon Fellowes duruşma salonuna girerken Erdoğan davasıyla ilgili yorum yapmaktan kaçındı.
Miss Fellowes.
- Bayan Fellowes.