English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ F ] / Females

Females traducir turco

1,375 traducción paralela
These two adolescent males practice for adulthood, challenging one another over as yet non existent females.
Bu iki yeniyetme erkek, yetişkinlik provası yapıyor, henüz var olamayan dişiler için, biri diğerine üstünlük kuracak.
When Dorudon gather in numbers it means that the females are about to give birth.
Durodon çoğalmaya başladığı zaman bunun anlamı, doğum yapacaklarıdır.
The females lay their eggs in burrows and leave them there to hatch, and to do that they need nice soft sand
Dişiler oyukların içine yumurtlar ve yumurtadan çıkmaları için onları orada bırakırlar. Bunu yapmak için yumuşak kuma ihtiyaçları vardır.
Down at the water edge, it was easy to escape danger in rocky crevices, but up here the females are dangerously exposed
Suyun kenarında kaya çatlaklarında tehlikeden kaçmak daha kolaydı. Yukarıda ise dişiler, tehlikeli bir şekilde açıktadırlar.
Male sea turtles spend all their lives at sea, but the females, like birds, must come to land to lay their eggs
Erkek deniz kaplumbağaları hayatlarının tamamını denizde geçirirler ama dişiler, kuşlar gibi, yumurtlamak için karaya çıkmak zorundadırlar.
Over the next six days around four hundred thousand females will visit this beach
Önümüzdeki altı gün boyunca 400,000 tanesi bu sahile gelecek.
The males are trying to fertilise the eggs that the females are depositing in the sand
Erkekler, dişilerin kuma koydukları yumurtaları döllemeye çalışırlar.
Once the males are established on the beach the females soon follow
Erkekler sahile yerleştikten sonra, dişiler onları izlerler.
Almost immediately the females give birth to pups sired the previous year
Neredeyse anında, dişiler doğum yaparlar.
As soon as they've given birth, the females become sexually receptive again and it's now that the advantages of breeding in such dense colonies become clear
Doğum yapar yapmaz dişiler, cinsel birlikteliğe açık olurlar. Artık büyük kolonilerde üremenin faydaları netleşiyor.
Females can make their choice from many males, while successful males can have access to lots of females
Dişiler, pek çok erkek arasından seçim yapabilirken, erkekler pek çok dişiye ulaşabilirler.
But to gain that access and control a harem of females, the bull must be prepared to fight
Ama bu ulaşma hakkını kazanmak ve haremi kontrol etmek için mücadele etmeye hazır olmalıdırlar.
These battles certainly help females select the strongest bulls but they bring great dangers for the pups.
Bu mücadeleler dişilerin en güçlü erkekleri seçmelerine yardımcı olur, ama yavruları büyük tehlikeye sokarlar.
They are waiting to try and steal an illicit mating with females as they come and go
Gelip gittikçe, dişilerle kaçak olarak çiftleşmeye çalışırlar.
This male knows he has been spotted by the big bull who claims all the females on this part of the beach
Bu erkek, sahilin bu bölümündeki bütün dişilere sahip çıkan hayvan tarafından görülüyor.
The tiny males are just a tenth the size of the females.
Kücük olan erkekler, disilerin onda biri büyüklügündedirler.
Suddenly, females within the group make a dash away from the reef to release their eggs.
Birden gruptaki dişiler yumurtalarını bırakmak için resiflerden fırlarlar.
After a pregnancy that lasted a whole year, the females come here to give birth and suckle their newly-born young.
Bir sene süren hamilelikten sonra dişiler doğum yapmak ve yeni doğan yavrularını emzirmek için buraya gelirler.
The tiny males are just a tenth the size of the females.
Küçük olan erkekler, dişilerin onda biri büyüklüğündedirler.
By synchronising their nesting, the females ensure that six weeks later, their hatchlings will emerge in such enormous numbers that predators are overwhelmed, and a significant proportion of baby turtles will make it to the water.
Yuvalamalarını aynı zamanda yapan dişiler, altı hafta sonra yırtıcı hayvanların başını döndürecek kadar fazla sayıda yavrunun çıkacağından ve yavru kaplumbağaların önemli bir bölümünün suya ulaşacağından emin oluyorlar.
But why do the females use a cue from the moon to help synchronise their nesting?
Ama neden dişiler, aynı zamanda yuvalamalarına yardımcı olması için ayı kullanıyorlar?
In spite of these attacks, the herring swim on until they reach the vegetation that the females need if they are to lay.
Bu saldırılara rağmen ringalar, yumurtlayacak olan dişilerin ihtiyacı olan bitki örtüsüne ulaşana kadar yüzmeye devam ederler.
After the females have spawned, the males release their sperm in vast, milky clouds.
Dişiler yumurtladıktan sonra erkekler geniş bulutlar halinde spermlerini bırakırlar.
They travel close to the coast, with the males and non-breeding females leading the way.
Erkekler ve üremeyen dişilerin liderliğinde sahile yakın olarak seyahat ederler.
As the males grab the females, their tentacles flush red.
Erkekler dişileri tuttuklarında, duyargaları kızarır.
The males are starting to compete for the favours of the females.
İki aile çoktan bir araya gelmiş. Erkekler, dişilerle birleşmek için rekabet ediyorlar.
These battles continue for the next two months and they're crucial, for the females must have both shelter and warm water if they're to raise their young.
Bu mücadeleler iki ay boyunca devam eder disilere siginacaklari yer ve yavrulari büyütecekleri sicak su gerektigi icin cok önemlidirler.
For the last seven months, each of these females has been carrying around about twenty thousand fertilised eggs. But their task is approaching its end.
Son yedi ay boyunca her disi... döllenmis yumurta tasimisti ama görevleri sona ermek üzere.
He appears to have a harem of four females, each with their young.
Her birisi bir yavruya sahip, dört adet eşten sanki harem kurmuş.
The only sign of aggro here comes from two females... obviously in dispute over something. But what?
Buradaki saldırganlık sinyalleri kavgaya tutuşan iki dişiden geliyor.
Clive leads his family into the open... followed by his three females and their young.
Reis ailesini, üç eşi ve yavrularıyla düzlüğe doğru götürüyor.
Clive's a young silverback with three females.
Clive üç dişili genç bir gümüş sırtlı.
Clive was in a fight with another silverback a few years ago... and lost all his females.
Clive bir kaç yıl önce genç bir gümüş sırtlı ile dövüşmüş... ve bütün dişilerini kaybetmişti.
There's some tension building between those two females.
Bu iki dişi arasında bayağı bir gerginlik var.
Those females are going at it...
Dişiler kapışıyor...
That's what you get if you... start biting your fellow females, I guess.
Sanırım, dostun olan dişileri... ısırmaya başlarsan eline geçen bu oluyor.
One day I filmed a touching scene between two females.
Bir gün iki dişiyi birbirine dokunurken filme aldım.
We've hit over 200 of them, and as far as we can tell, they're all females.
Şimdiye kadar 200 tane öldürdük ve hepsi de dişiydi.
The females spawn the eggs.
Yumurta dökerler.
What you need to do, man, is grab one of these females and get your boogie on.
İhtiyacın olan tek şey bu güzellerden birini koluna takmak.
Males are always cuter than females.
Erkekler bayanlardan daha sevimli.
That's where the females lure the males with their feromones.
Orada dişi kelebekler feromonlarıyla erkekleri büyüler.
There's males and females.
Çiçekler hareket edemezler bu yüzden- aşk yapamazlar. Onların da erkekleri ve dişileri var.
Is it your testimony no other females flirted with you at the office?
İfadenizde, ofiste başka kadınların sizinle flört etmediğini söylediniz mi?
Females don't usually suicide by shotgun- - too messy.
Kadınlar genelde silahla intihar etmezler. Çok fazla dağınık olur.
We got transhumans, anomalies, pregnant females...
Transhuman'lar, anormaller, hamile dişiler...
Pick out the females that will bring the best price.
En iyi fiyat getirecek dişileri seçin.
You can keep the shuttlecraft. And the females.
Mekiği ve dişileri alabilirsin.
Yes, the females are larger.
Evet.
We can sit and watch these females shop till they drop.
.. gelip geçen kadınları izleriz.
- Don't forget about the females.
Dişileri unutmayın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]