Ferrand traducir turco
47 traducción paralela
This Clermont Ferrand circuit is just...
Clermont Ferrand pisti sadece...
We're delighted to welcome him to Clermont Ferrand.
Onu Clermont Ferrand'da görmekten memnuniyet duyduk.
That interview concludes this broadcast from Clemont Ferrand.
Bu röportaj ile Clemont Ferrand'daki yayınımız sona eriyor.
Jacques Ferrand, Paul's partner.
Jacques Ferrand, Paul " ün ortağı.
Clermont-Ferrand : 134,000 residents in the Puy-de-Dôme region.
Clermont-Ferrand : Puy-de-Dôme bölgesinde 134,000 sakin.
Hitler's S.S. Division conquered Clermont-Ferrand.
Hitler'in S.S. Tümeni Clermont-Ferrand'u fethetti.
And when I was transferred to Clermont-Ferrand, where I met up with Jean Zay, I'd seen his daughter and he hadn't.
Clermont-Ferrand'a götürüldüğümde orada Jean Zay ile tanıştım. Kızını da orada görmüştüm ama o görmemişti.
Clermont-Ferrand is giving Marshal Pétain a warm welcome.
Clermont-Ferrand, Mareşal Pétain'e sıcak bir karşılama sunuyor.
But it didn't work, so I stayed in Clermont-Ferrand till the end.
Rejim binbaşısı hislerimi anladı.
During the relatively long time you spent in Clermont-Ferrand, did you ever see or hear of the persecutions that occurred?
Hep aynı terane : "Ve şu farmasonlar onlar kamplara gönderilmeliler." Ya da "Demek Yahudi'sin? Tüm Yahudiler gaz odalarında yakılmalıdır."
I got off the train at 10 : 00 a.m., and as I was injured, I'd been tied to my stretcher. I stayed like that all day on the platform.
Maquis tarafından esir alındım ve Ekim 1944'te Clermont-Ferrand'da istasyon yakınlarında bir kampa konulmak üzere götürüldüm.
I was locked up in a cell underneath The Poterne, a public square in Clermont-Ferrand.
Châteaugué sessiz bir köy olduğundan neler olup bittiğinin farkına varamamıştım.
I didn't know why they'd taken me. I had really no idea.
Clermont-Ferrand'da bir halk meydanı Poterne'nin altında bir hücreye kapatılmıştım.
I spent an entire month in the Clermont-Ferrand prison, before being told why I was there.
Bunlar Almanlarla flört eden kızlardı. Ama benim için bu...
And she and balreau return To her little house in clermont-ferrand- -
Boilreau'yla birlikte küçük evlerine dönerler.
You know Ferrand, the guy I couldn't stand?
Ferrand'ı hatırlıyor musun? Hani, hiç tahammül edemezdim.
I'd like you to meet two German girls.
Bay Ferrand, size Alman iki kızkardeş tanıştırayım.
I have a good script about pollution.
Hava kirliliği üzerine senaryom var. Ferrand, çekmek lazım.
When he interrogates people?
Ferrand, tekrarlayacağız.
Why don't you make political films?
Bay Ferrand, niçin politik film yapmıyorsunuz?
I don't know why Ferrand cast me.
Anlamıyorum Ferrand beni niçin bu filme aldı.
Mr. Ferrand, a package for you.
Bay Ferrand, size bir koli var.
Meet Christian Fersen. Our director, Mr. Ferrand.
Christian Fersen'i size tanıştırayım.
He's sorry, he has to work tonight.
Bay Ferrand üzgün, bu akşam sizi göremeyecek.
You still have to finish Pamela!
Ferrand, Pamela daha bitmedi.
Tell Ferrand for me.
Ferrand'a sen söylersin.
I'm sure Ferrand is wrong.
Ferrand haksız.
This is your new dialogue for the scene.
Bay Ferrand bunu bana verdi.
Here's the stand-in.
Ferrand, işte dublör olacak adam.
It comes from one small factory in Clermont-Ferrand.
Clermont-Ferrand'daki küçük bir fabrikadan geliyor.
To Clermont-Ferrand.
Clermont-Ferrand'a gideceğiz. Şirket de yakında zaten.
It's a long way, sweetie.
Clermont-Ferrand çok uzak canım.
No. Clermont-Ferrand.
Hayır, Clermont-Ferrand'da.
So you're married.
Clermont-Ferrand'da evlisiniz.
Yes, Dr. Ferrand explained all that.
Biliyorum. Doktor Ferrand her şeyi anlatmıştı.
Sermons And Prayers by Pastor Ferrand.
Pastor Ferrand'ın Vaaz ve İbadetleri.
How many times did I beg him to break with Pastor Ferrand and that nest of vipers?
Kaç kez Pastor Ferrand ve o çakallarla ilişkisini kesmesi için yalvardım?
It was you who planted the gunpowder in Pastor Ferrand's church.
Pastor Ferrand'ın kilisesine barutu yerleştiren sendin.
Ferrand poisoned my son against me.
- Ferrand oğlumu bana karşı doldurdu.
Burl Ferrand.
Burl Ferrand.
– No, I wasn't very good at that.
Ama işe yaramadı, bu yüzden sonuna kadar Clermont-Ferrand'da kaldım.
I had to put up with them.
Royat Clermont-Ferrand'un kuzeyi.
It's true that they were much friendlier at night.
Clermont-Ferrand'da pek çokları vardı.
No, I didn't see or hear anything about them.
Clermont-Ferrand'da nispeten geçirdiğiniz uzun zaman süresince meydana gelen işkenceleri hiç gördünüz ya da duydunuz mu?
When I told them my name, none understood why I was there.
Neden orada tutulduğum bana söylenmeden önce Clermont-Ferrand hapishanesinde koca bir ay geçirdim.
Here's the playback for the costume party scene.
Ferrand, dinle sana dinletiyorum.
And thanks.
Görüşelim Ferrand.