Flight traducir turco
16,214 traducción paralela
I'm not a flight attendant.
Ben bir uçuş görevlisi değilim.
Most memorable flight of your lifetime.
Hayatınızın en unutulmaz uçuşu.
From all of us at ocean airlines, we thank you for being part of this momentous flight.
Bu önemli uçuşun bir parçası olduğunuz için teşekkür ederiz.
We plan to have a very enjoyable flight.
Çok keyifli bir uçuş yapmayı planlıyoruz.
Flight check, check.
Uçuş kontrolü, kontrol et.
Okay, pre-flight check.
Tamam, uçuş öncesi kontrol.
Oh, and, make sure you tell the media that you were once a flight attendant with us.
Oh, ve medyaya söyler misin? Bir zamanlar bizimle birlikte bir uçuş görevlisi olduğunuzu. Onlara şunları söyle...
I am not a flight attendant any more.
Artık uçuş görevlisi değilim.
Yeah, you see, this isn't any normal flight.
Evet, görüyorsun, bu normal bir uçuş değil.
I'm sure we have a lot of time on this flight, so I can tell you more stories.
Eminim bu uçuşta çok zamanımız vardır. Bu yüzden size daha fazla hikaye anlatabilirim.
This is the co-captain, Ruoxin, our flight will be experiencing turbulence.
Bu eş kaptan, ruoxin, Uçuşumuzda türbülans yaşanıyor olacak.
Please try to enjoy the rest of your flight.
Lütfen uçuşunuzun tadını çıkarın.
Well, this flight cannot afford any further delays.
Bu uçuşta daha fazla gecikme zamanı gelmiyor.
Our incident has forced this flight into a state of emergency.
Olayımız bu uçuşu bir acil durum haline getirdi.
For everyone's safety, the u.N will take control of the flight.
Herkesin güvenliği için, U.N uçuş kontrolünü eline alacak.
I'm calling to check in before I get on the flight.
- Uçağa binmeden önce kontrol edeyim dedim.
I'm postponing my flight.
Uçuşu erteliyorum.
In my book, there's two instincts, fight or flight.
Bana göre 2 tane içgüdü vardır. Ya savaşırsın ya da kaçarsın.
His flight's not until later.
Uçağı daha sonra.
She actually went to flight school.
Aslında uçuş okulunada gitti.
Ranjit, let's just take the first flight out of here.
Ranjit, ilk uçakla gidelim.
The first flight's about to take-off.
İlk uçak gelmek üzere.
But after boarding that last flight... I have never asked, what has my country done for me.
'Ama o uçuştan sonra, ülkem benim için ne yaptı diye hiç sormadım.'
The Spanish lawyer booked a flight to Istanbul, but never made it.
İspanyol avukat İstanbul'a bilet almış ama uçağa binmemiş.
The Turks say they need a higher-level request for all flight intel.
- Neden olmasın ki? Türkler tüm intel uçuşlar için daha üst düzey talep gerektiğini söylüyorlar.
Did you have a good flight?
Yolculuk nasıl geçti iyi miydi?
Southern Airways flight 49 has arrived at Memphis International Airport, gate 11.
Güney Havayolları 49 No'lu uçuş Memphis Uluslararası Havaalanına varış yaptı. 11 No'lu kapı.
He's on the flight.
Uçakta olacak.
Ticket for the flight to Paris.
Paris'e uçuş biletin.
I'll find my passport and get on the next flight. No...
- Ben de pasaportumu bulup bir sonraki uçakla gelirim.
There is another flight later tonight.
Bu akşam başka bir uçuş daha var.
Welcome on-board this City Dart flight to Paris.
Paris uçağına hoş geldiniz.
Five-minute flight delay but they're in the air.
Beş dakikalık gecikme oldu ama uçak havalandı.
The same man stole your passport from Bresson so you couldn't board the flight.
Uçağa binemeyesin diye aynı adam, Bresson'dan senin pasaportunu çaldı.
Did you choose the CityDart flight?
- Uçuşu siz mi seçtiniz?
- It was the best flight. - For what?
- En uygunu oydu.
She'd worked on a technique for in-flight emergencies like loss of cabin pressure.
Uçuşlardaki acil durumlar için bir teknik üzerinde çalışıyormuş. Mesela kabin basıncının düşmesi gibi.
The mystery continues to deepen around flight CD T718.
CDT 718 numaralı uçuşun etrafındaki gizem artıyor.
There were people on that flight who link to Gregor Baturin.
O uçakta Gregor Baturin ile bağlantılı birden çok insan vardı.
No, my flight arrived at 7, not 9.
Hayır, uçağım saat 7'de geldi, 9'da değil.
Yes, the flight number is...
Evet, uçuş numarası :
Have a safe flight.
Güvenli uçuşlar.
I'm sorry to bother you, but your flight leaves in an hour.
Rahatsız ettiğim için özür dilerim ama uçuşuna bir saat kaldı.
Men always think in terms of fight or flight.
Erkekler "ya savaş ya kaç" diye düşünürler her zaman.
There's a flight leaving Belfast City in just over an hour.
Bir saat sonra Belfast'tan kalkacak bir uçak var.
Wound up throwing him down a flight of stairs.
Kavganın sonunda çocuğu merdivenden aşağı itmiş.
Threw him down a flight of stairs.
Çocuğu merdivenlerden aşağı uçurmuş.
- Have a safe flight.
- İyi uçuşlar.
Safe flight, huh?
İyi uçuşlar.
What time is your flight from Frankfurt?
Frankfurt'tan uçağın kaçta kalkıyor?
Miller, come on. There's a 1 : 30 flight to Texas, and I want to be on it.
Miller hadi. 13.30'da Teksas'a bir uçak var, ona yetişmek istiyorum.