Fourteen years traducir turco
220 traducción paralela
How? Fourteen years have passed since then.
Aradan 14 yıl geçti.
It really has been fourteen years.
Gerçekten 14 yıl geçmiş.
I guess I'm glad that it hasn't changed at all these past fourteen years.
14 yıl geçti ve hiçbirşey değişmedi. Sanırım bu şekilde mutlu oluyorum.
Apparently I'd been sleeping in Eva-01 for fourteen years.
Son 14 yıldır Birim 01'in içinde uyuyordum.
We're nearly at Lilith's barrier. keeping anyone from intruding over the past fourteen years.
Sonunda Lilith'in bariyerine geleceğiz. Ana şaft buraya son 14 yıldır her türlü istilayı engellemek için tamamen kapalı.
Fourteen years after they met, they got married.
14 yıl sonra karşılaşmışlar ve evlenmişler.
Fourteen years of it. And it cost him dear too.
14 sene ona pahalıya mal oldu.
Fourteen years of hard work... and they say we can't make the drive.
14 yıllık emeğin sonucu. Oysa bu yolculuğu bitiremeyeceğimizi söylüyorlar.
Twelve, fourteen years.
12, 14 yıl kadar.
Fourteen years have passed.
On dört yıl geçti.
Fourteen years since I've tasted an impossible love!
On dört yıldır bulamamıştım. Sonu gelmeyecek bir aşkın tadını.
Fourteen years as a matter of fact.
Aslında 14 yıldır.
It's about 14, isn't it? Fourteen years.
14 yıl oldu, değil mi?
Fourteen years have passed without war.
Savaşsız tam 14 yıl geçti.
Fourteen years passed in college, the army, in dormitories and barracks.
14 yıl geçti, üniversite, ordu, yurtlarda ve kışlada.
Fourteen years behind bars.
Parmaklıklar ardına 14 yıl.
Fourteen years old.
Ondört yaşında.
Fourteen years, sir.
14 yıl efendim.
Oh, it's true, Fourteen years, never been here before.
Oh, bu doğru, ondört yıl, daha önce buraya hiç gelmedim.
Well, in fourteen years or rather, in 1 972, to be exact...
On dört yıl içinde. Tam olarak söylemek gerekirse 1972'de.
- Fourteen years.
- On dört yıldır.
Fourteen years.
On dört yıI.
Oh, it's true, Fourteen years, never been here before.
bu doğru, on dört yıldır ilk kez.
It's just as it was ten, fourteen years ago when Nathalie and I were young.
Gene 10, 14 yıl öncesi gibi. Nathalie ile benim genç olduğum zamanlar.
Fourteen years and now this news!
14 yıl ve şimdi bu haber!
And I promise you, Edmond Dantes, imprisoned in the prime of life, banished from the world for fourteen years. I promise you, Edmond Dantes, you shall have your revenge.
- Hayatının baharında hapsolan, kaybolan 14 yıl için sana söz veriyorum Edmundo Dantes öcünü alacaksın
I'm glad to be fourteen years old.
On dört yaşında olduğuma sevindim.
I'm fourteen years old, my mother was a prostitute and my father killed her.
On dört yaşındayım ve annem bir fahişe ve baban onu öldürdü.
Fourteen years.
14 yıl. Çocuksuz.
In January 1933, fourteen years after the defeat of Germany in the First World War,
Ocak 1933, Almanya'nın 1. Dünya savaşında Yenilmesinden 14 yıl sonra,
He was fourteen years old and he died.
Öldüğünde 14 yaşındaydı.
Fourteen years is very different.
14 yaş çok değişiktir.
Dear God I'm fourteen years old.
Sevgili Tanrım, on dört yaşındayım.
This son of a bitch gets out of his car... looks about fourteen years old... and he's got a beer belly already... gets out of his car carrying a tire iron.
Hergele arabasından çıktı, on dört yaşlarında bir şey, zaten göbeği şişmiş biradan, elinde lastik anahtarıyla arabasından çıktı.
Babette had now worked for the minister's daughters... for fourteen years.
Babette artık 14 yıldır bakanın kızları için çalışıyordu.
Fourteen years of devastating civil war have given rise to small but militant groups of fundamentalists who believe the very survival of their faith is at stake.
14 yıl süren yıkıcı bir iç savaş süre geldi fakat kötendinci militan gruplar İnançlarının tehlikede olduğunu düşünerek hayatta kalmaya çalıştılar.
Late for the first time in fourteen years.
Ondört yıldır ilk defa, böyle geç kalmak.
Why keep silent for fourteen years since on that letter the tears were yours?
Neden ondört yıl boyunca sustunuz ; madem ki bu mektup ve bu gözyaşları size ait?
Fourteen years since I held a set of keys.
On dört yıldır elime anahtarlık almadım.
It was fourteen years ago.
On dört yıl önceydi.
Tom, fourteen years ago in this case I had a report on the victim.
Tom, on dört yıl önce... o davada, elime kurban hakkında bir rapor geçti.
$ 50,000 into fourteen years.
On dört yıl için 50.000 dolar.
Fourteen years times 365 days is about 5,000 days.
On dört yıl çarpı 365 gün... yaklaşık 5000 gün eder.
Fourteen years.
On dört yıl.
Fourteen years ago, I was forced to make a commitment to an eight-by-nine cell and now you're going to be forced to make a commitment.
On dört yıl önce 2,5'a 3 metrelik bir hücreye bağlanmak zorunda kaldım... ve şimdi de sen bağlılık göstermek zorunda kalacaksın.
I spent fourteen years in an eight-by-nine cell surrounded by people who were less than human.
On dört yılımı 2,5'a 3 metrelik bir hücrede... insan sayılamayacak yaratıklarla geçirdim.
That report could have saved me fourteen years.
O rapor on dört yılımı kurtarabilirdi.
Fourteen times in fifteen years.
15 yılda 14 kere.
Fourteen motherfucking years.
On dört lanet olası yıI.
Fourteen light years for a vegetable that went squawk and let a fart when you touch it.
Pis kokan bir ot için 14 ışık yılı, hatırlıyor musun?
For fourteen years I have waited for this moment.
14 yıldır bu anı beklemekteydim..
years 15110
years ago 5618
years old 4883
years later 514
years older than you 21
years of experience 32
years older than me 22
years together 37
years ago today 35
years of age 170
years ago 5618
years old 4883
years later 514
years older than you 21
years of experience 32
years older than me 22
years together 37
years ago today 35
years of age 170
years to life 41
years before 33
years older 43
years on the job 27
years earlier 42
years old now 31
years now 204
years apart 22
years of service 23
years of marriage 86
years before 33
years older 43
years on the job 27
years earlier 42
years old now 31
years now 204
years apart 22
years of service 23
years of marriage 86