Frannie traducir turco
205 traducción paralela
Frannie.
Frannie.
- Little Frannie Boo.
- Küçük Frannie Boo.
Chico, you know this is where Frannie got pregnant by Stanley not too long ago.
Chico, biliyorsun burası, geçen gün Fran'in Stanley'den hamile kaldığı yer.
- Did you say Frannie's pregnant?
- Frannie hamile mi demiştin?
Frannie, that's all yellowy!
Frannie, bu fazla sarı!
Hey, if it isn't Annie and Frannie!
Hey, Annie ve Frannie geldi!
Hey, Annie and Frannie!
Hey, Annie ve Frannie!
It's Annie, from Frannie and Annie.
- Chico! Annie ve Frannie geldi.
Let's go, Frannie.
Gidelim, Frannie.
"I was dumb enough to show Frannie Malincanico a $ 1600 ring."
"Frannie Malincanico'ya, 1.600 $'lık bir yüzük gösterecek kadar aptaldım."
Frannie, I'm gonna cancel the rest of the tour.
Frannie, turneyi iptal edeceğim.
Freni, go to the new list of stations.
Frannie, güncel istasyon listelerini getir, Charlie acil hatta dinlemede.
Can you imagine how much work found, Freni.
Aldığımız şeyleri görmelsin Frannie.
How can you live here and Fresnel...
Burada gerçekten başarabiliriz, Frannie.
Fresnel?
Frannie?
Freni, what?
- Oh, Frannie, hadi...
Freni?
- Frannie?
Say, Franny... you looking for anybody special up there?
- Frannie, aradığın özel biri var mı?
Hey, Franny.
Hey, Frannie!
Hey, Franny, the truck's here to take us back down.
Frannie, kamyon bizi geri götürmeye geldi.
Glad to see you staying straight, Franny. I believe that I've got a job for you.
Sarhoş olmadığına sevindim, Frannie.
Franny, the ambulance this morning wouldn't take her anymore when she was bleeding to death.
Frannie, kan kaybından ölecek gibi olmadıkça almazlar onu.
I always thought you were an intelligent man, Franny.
Seni hep zeki bulmuşumdur, Frannie.
That you, Franny?
- Sen misin Frannie?
Oh my God, Franny, there must be a God that protects some bums.
Frannie, bazı serserileri koruyan bir tanrı var herhâlde.
Franny, I'm gonna kill myself.
Frannie, kendimi öldüreceğim.
- I'm all right, Franny.
İyiyim, Frannie.
Hey, Franny... you know where that Milky Way is?
Hey, Frannie? Samanyolu nerede, biliyor musun?
Frannie says she's into witchcraft and all sorts of creepy stuff.
Frannie, onun cadılık ve onun gibi garip şeylerle ilgilendiğini söylüyor.
Come on, Max and Frannie are going.
Hadi, Max ve Frannie'de geliyor.
Uh, yeah, Max and Frannie are waiting.
Evet, Max ve Frannie bekliyor.
Oh, um, you know, I think it's time that, you know, Frannie and I did some exploring on our own.
Sanırım şey zamanı geldi.. ... Frannie ve benim bir şeyler keşfetme zamanımız.
Frannie, isn't it exciting!
Frannie, ne heyecanlı, öyle değil mi?
Now,..... you can see it would be best for everybody if you just went home..... and forgot all about this.
Şimdi..... eve gitmenin ve her şeyi unutmanın herkes için en iyisi olacağını..... anlıyorsun. Öyle değil mi, Frannie?
Frannie?
Frannie?
- I really don't think so. Frannie.
- Maalesef değil Frannie.
Frannie loves you.
Frannie seni çok seviyor.
Frannie. Wipe my forehead off.
Frannie, alnımı sil.
I love you. Frannie.
Seni seviyorum Frannie.
Stand up. Frannie. Let them see how pretty you look with your dress on.
Ayağa kalk Frannie, o elbiseyle ne kadar güzel olduğunu görsünler.
I miss you. Frannie.
Seni özlüyorum Frannie.
Then I want you to take me home to see Frannie.
Sonra da beni eve, Frannie'yi görmeye götürmeni istiyorum.
- Le s not think about that now. Frannie.
- Şimdi bunları düşünmeyelim Frannie.
Frannie's Fish and Chips.
Frannie'nin balık ve patates lokantasına.
Frannie, can you spray me?
Frannıe, Beni spreyler misin?
Frannie, come here.
Frannie, gel buraya.
- Cousin Frannie's wedding.
- Kuzen Frannie'nin düğününden. Yarın gece.
From the ages of 7 to 9, Frannie and I were inseparable.
7 ile 9 yaşlarımız boyunca Frannie'yle hiç ayrılmazdık.
Maybe since the age of 9, Frannie's made some new friends.
Belki 9 yaşından sonra Frannie yeni arkadaşlar edinmiştir.
You call her and tell her that when we were kids... her precious Frannie tried to undress me several times.
Onu arayıp de ki ; çocukken kıymetli Frannie'si beni soyundurmaya çalışıyordu.
- I worked with Frannie.
- Franni'yle çalışıyordum.