Get off your high horse traducir turco
62 traducción paralela
Get off your high horse!
Hemen havalara girme!
It's like, " Get off your high horse.
Bu sanki,
- Get off your high horse.
- Kendini ne kadar üstün görüyorsun.
Oh, come on, Arthur. Get off your high horse, huh?
Hadi, Arthur, bırak bu havaları.
Get off your high horse.
Fazla havalanma.
Get off your high horse.
Atından aşağı in.
Get off your high horse.
Gayet de güzel bir sözcük.
- Get off your high horse!
- İn artık şu hayali atından.
Get off your high horse.
Burnunu kaf dağından indirsene.
Oh, get off your high horse, Tosh!
Atından in aşağı, Tosh!
Get off your high horse already!
Başkalarına tepeden bakıp durma!
You ought to get off your high horse.
Asıl sen burnu büyüklüğü bırakmalısın.
"Sincerely, Disappointed." Get off your high horse, richie.
"Saygılarımla, Kırgın." Aşağı in atından seni züppe.
Get off your high horse, mr. Elder.
Uzatma da söyle, Elder.
Get off your high horse and do your sums.
Caka satmayı bırak da şu maliyetlere bir bak.
Get off your high horse.
Artık o at gözlüğünü çıkar.
I say get off your high horse.
Herkesten iyiymişsin gibi davranma.
- Get off your high horse.
- Bilgiçlik taslama.
Then get off your high horse, yeah?
Öyleyse atından in bakalım, tamam mı?
Get off your high horse.
Büyüklük taslamaları bırak artık.
Oh, get off your high horse.
Şu kibirli havaları bırak artık.
So why don't you just get off your high horse, Dad?
Şu küçük dağları ben yarattım tavrından vazgeçsen diyorum, baba.
I would like you to get off your high horse,
Senin atından düşmeni istiyorum,
You need to get off your high horse and come on back down to Earth,'cause, baby, you black.
Atından inip dünyaya dön çünkü sen bir zencisin hayatım.
So get off your high horse.
Küstahlığı bırak.
Get off your high horse, will you, Malcolm?
- Yüksekten uçma bence Malcolm.
Get off your high horse and show your sister a little compassion.
Biraz mütevazi ol ve ablana biraz şefkat göster.
So, maybe you could get off your high horse and help me keep my job.
O yüzden, belki de heybetli atınızdan inip işimi korumama yardımcı olursunuz. - Evet!
I'd get off your high horse if I were you, "Sutton Mercer."
- Senin yerinde olsam attan inerdim "Sutton Mercer."
Get off your high horse...
Böbürlenmeyi kes.
Oh, Daniel, get off your high horse.
Daniel, bırak şu kibrini artık.
Get off your high horse, Maggie.
Ayakların yere bassın artık Maggie.
Oh, please, get off your high horse.
Benden daha iyiymişsin gibi davranmayı kes lütfen.
Seriously, get off your high horse, all right?
Hadi ama yapma! Şu ukalalığı bir kes tamam mı?
Get down off your high horse.
Yelkenleri suya indirsen biraz.
Get off your high horse, Ciro.
Bana böyle davranamazsın Ciro.
You climb off your high horse and you get ready to sign this.
Asıl sen burnu büyük havalarını bırak da şunu imzala.
Look, I respect you, we all respect you, but get off your moral high horse and...
Sana saygı duyuyorum, hepimiz duyuyoruz ama bu konuda ahlak timsali kesilmene gerek yok.
- Will you get off your fuckin'high horse?
- Şu lanet küstahlıktan vazgeçecek misin?
If you'd get down off your high horse you'd start to appreciate Julian.
Eğer atından inersen Julian'ı takdir edebilirsin.
Oh, get off your moral high horse,
Bana ahlak nutku çekmeye kalkma!
Oh, get off your high horse.
Ah, kibirliği bırak.
Hey, will you get off your holier-than-thou high horse?
Hey, benim üstüme gelmeyi bırakır mısın?
You better get off your high fucking horse because if there's an all-out war here's a bulletin - they win.
Sırça köşkünden çıksan iyi edersin, eğer bir paylaşım savaşı çıkarsa onların kazanacağı ortada.
Remember, he keeps a lid on a lot of crap that goes on in this city, so you can get down off your high Hyde horse.
Unutma, bu şehirde dönen pek çok pislik onun elinde. Sakin ol.
So, get off your moral high horse.
Bu yüzden, yüksek ahlaki atından kurtul.
Get down off your high horse and say hello to these people.
Burnunu kaf dağından indir de şu insanlara merhaba de.
Get down off your high horse.
Atından in de, aramıza karış.
Get off your high fucking horse.
Attan inip eşeğe binme.
You know, you might want to get down off your high horse there for a minute, buddy.
Bir dakikalığına yelkenlerini suya indirmek isteyebilirsin dostum.
So why don't you get down off your high horse, and we can make a deal?
Neden şu kibiri bir yana koyup anlaşma yapmıyoruz?