Getaway traducir turco
1,261 traducción paralela
Getaway driver.
Sürücüyü teşhis ettik.
Getaway driver... except everyone got away but him.
Kaçış aracını kullanıyordu. Ama o hariç herkes kaçtı.
If this getaway driver's stupid enough to get whacked by his partners, he's stupid enough to leave something behind.
Bu herif, ortakları tarafından öldürülecek kadar aptalsa arkada bir şey bırakacak kadar da aptaldır.
Easy getaway.
Kaçışı kolay oldu.
So he got out of the truck over there, and ended up in what was probably... a getaway vehicle over here.
Burada kamyondan atlamış. Burada iz bitiyor. Muhtemelen burada kaçış aracına binmiş.
And we catch him making his getaway.
Kaçarken de bize yakalanıyor.
They stole our getaway car.
Geçit aracımızı çaldılar.
Well, the getaway.
Şey, kaçış.
You move it to the aft ramp for a fast getaway?
Hemen kaçmak için mi kıçtaki rampaya götürdûnüz?
Thank you, and now I would like to ask my daughter Kaitlin to pick the winner of the Romantic Getaway Raffle.
Teşekkür ederim, ve şimdi kızım Kaitlin'den... Romantik Kaçış Piyangosunu kazananı seçmesini isteyeceğim.
After all their work on behalf of the Children's Hospital, if anybody deserves a Romantic Getaway for two, it's my mom and Caleb Nichol.
Çocuk Hastahanesi için yaptıkları onca şeyden sonra, eğer Romantik Kaçış Piyangosunu hakeden birileri varsa, bunlar annem ve Caleb Nichol olmalıdır.
A romantic getaway for two.
Romantik bir kaçış.
We're gonna tie him up, stick him someplace safe till we hit the money train. Then we're gonna leave him dead in the getaway truck.
Onu bağlayacağız, para trenini vurana kadar bir yere kapatacağız sonra araçta ölü bırakacağız.
It'll mask our getaway.
Kaçışımızı gizler.
He's got a white Ford van that matches the getaway car's description.
Otoparktaki arabayla uyuşan beyaz bir Ford minibüsü var.
And they've gone as far as circling the getaway train in bright red ink?
Kaçakcakları treni de kırmızı kalemle işaretleselerdi.
Where a getaway car is waiting. How does Stanton's alibi hold up?
Barmen gece yarısından sonra ona içki verdiğini hatırlıyor.
He's a surgeon... which means that if he's not working, he's thinking about working, but... but we're planning a little weekend getaway.
O bir cerrah... yani çalışmıyor olsa bile, çalışmayı düşünüyordur, fakat... fakat biz haftasonu için ufak bir kaçamak yapacağız.
Hey, Casey Jones... grab the bills and fire up the getaway express!
Hey, Casey Jones. Afişleri al ve kaçış arabasını yak.
[Thinks] So, romantic getaway has turned into lawyer's reunion.
Böylece romantik bir kaçış, avukat toplantısına dönüştü.
With a toy gun. Made a clean getaway.
Oyuncak tabanca ile... güzelce tüyebilirsin.
He spotted me as I was making my getaway.
Görevli, kaçarken beni gördü.
Chapter one, "Getaway."
Birinci bölüm : Kaçış.
I'd say I just beat your little getaway simulation.
Diyebilirim ki sizin kaçıp-kurtulma simülasyonunuza darbe indirdim.
Getaway simulation?
Kaçıp-kurtulma simülasyonu mu?
Freelance getaway man.
Serbest kaçırma uzmanı.
I got to the scene, took a few shots at the getaway car.
Olay yerine varıp, kaçarken birkaç el ateş ettim.
* Let's take a little time for a getaway
* Bir süreliğine biz alıp kaçıran
It's my own private getaway.
Kendi özel kaçamak yerim.
Had to pop a couple librarians to make me getaway.
Paçayı kurtarmak için kütüphanecileri patlatmak zorundaydım.
We're gonna need something for the getaway.
Kaçmak için bir araca ihtiyacımız olacak.
We go and we all have a romantic getaway.
Biz gideriz ve hepimiz için romantik bir kaçamak olur.
We found the getaway car.
Biz kaçak arabayı bulmamız lazım.
- Is this the getaway?
- Burası kapı mı?
And we'll make a getaway in public
ve halkın içinden kaçacağız
- Just your father's getaway car.
- Babanın kaçış aracı.
So we may have our getaway bikes.
Yani kaçtıkları bisikletleri bulduk.
A getaway.
Kaçış arabası.
Recognize those getaway sticks.
Şu bacakları bir yerden hatırladın mı?
It's almost as if this wasn't built for a quick getaway.
Sanki bu şeyler çabucak kaçmak için tasarlanmamış.
- It's my getaway car.
Bu, benim kaçış arabam.
A little getaway, just the gang.
Ufak bir kaçamak. Grupla beraber benden.
So you give up a little ass, play house till you can make your getaway?
Kaçabilmek için biraz bacaklarını açtın, evcilik oynadın, öyle mi?
Just that it's going down tonight and Jantell's providing getaway and layoff cars.
Sadece bu gece yapılacağını ve Jantell'in kaçışı ve gözcü arabaları sağladığını.
Kelso, remember when we put eggs in sister mary catherine's mail slot, and you were the getaway driver?
Kelso Yumurtaları rahibe Mary Catherine'ın posta kutusuna koyduğumuzda senin arabayla gittiğini hatırla?
I was the getaway driver, and I got away.
Benim arabayla gitmem gerekiyordu, ve bende gittim.
That would make us the duped getaway drivers.
Bu durumda biz de erketeye yatmış soygun arabası oluyoruz.
This dame walks in, and you should have seen the getaway sticks on her.
Bir bayan geldi. Nasıl çirkef ve iğrenç birisi görmen lazımdı.Kocasından şikayetçi.
We may need to make a quick getaway.
Hızlı bir şekilde kaçmamız gerekebilir.
Not with you driving the getaway car.
Kaçan arabayı sen kullanırken değil.
You're looking for a shortcut and I'm looking for a getaway I need someone to help me...
Bense bir kapı arıyorum.