Giza traducir turco
143 traducción paralela
Here on the plateau of Giza stands forever the mightiest of human achievements.
Burada Giza platosunda insanoğlunun en görkemli başarısı yükseliyor.
Pyramids at Giza Cairo, EGYPT
Giza'daki Piramitler Kahire, MISIR
- Giza Plateau, 1928.
- 1928'de Giza Platosu'nda.
This is a replica of the great pyramid of Giza.
Bu Giza'daki Büyük Piramid'in bir kopyası.
There is a deliberate error in the Great Pyramid of Giza, that some prophets have cited as an error in our calculation of the calendar year.
Büyük Giza Piramitleri'nde kasti bir hata var, bazı kahinlerin, gerçek takvim yılını hesaplama'da yapılan... bir yanlış olarak bahsettikleri mimari bir anormallik.
- Amazing. This is what was missing from the dig at Giza.
Bu..... Giza'daki kazıda eksik olan şey.
Of the fabled Seven Wonders of the Ancient World only the Pyramids of Giza remain made more than 4,000 years ago.
Eski Dünya'nın Yedi Harikası efsanesine göre sadece Giza Piramitlerinin kalıntıları 4,000 yıl önce yapılmıştır.
All of the Giza pyramids are built in perfect alignment with certain stars.
Tüm Giza piramitleri bazı yıldızlarla mükemmel bir hizada yapılmış.
Research within the Giza Pyramids has revealed the brilliance of ancient architects whose sophisticated designs prevented the clooapse of these inner chambers and passageways.
Giza Piramitleri'ndeki araştırmalar bu geçit ve iç odaların çökmesini önleyen karmaşık tasarımların sahibi tarih mimarlarının ihtişamını gösterdi.
New excavations are uncovering the support system of settlements and facilities for the workers who built the Giza pyramids.
Yeni kazılar, Giza Piramitleri'ni inşa eden işçiler için yerleşimler ve imkanların destek sistemini açığa çıkarıyor.
You recruited me to translate the cartouche found at Giza.
Giza'da bulunmuş bir kartuşu tercüme etmem için beni sen işe aldın.
My team translated the cartouche found at Giza.
- Giza'daki kartuşu tercüme eden ekibin başındaydım.
The pyramids at Giza.
Giza piramitleri.
At a dig in Giza.
Giza'da bir kazıda.
If Seth's MO hasn't changed,..... we know certain things from digs in Giza.
Eğer Seth'in çalışma tarzı değişmediyse,..... Giza'daki kazılardan edindiğimiz kesin bilgiler var.
You found the one from Giza.
Giza'dakini buldunuz.
When I stuck it on, I saw the pyramids at Giza.
Koluma taktığım anda Gize'deki piramitleri gördüm.
When he put it on, he said he saw the pyramids at Giza, the temple at Karnak.
Bileziği takınca Gize'deki piramitleri, Karnak'taki tapınağı gördüğünü söyledi.
This is a group of anthropologists from 2769 observing the construction of the Great Pyramid at Giza.
Burdaki bir gurup antropolog 2769'dan beri Büyük Giza Pramidinin yapısını incelemekte.
By combining the latest historical research with the most up-to-date visual technology, we can travel back in time and see the Great Pyramid of Giza through the eyes of the men who built it... and one man in particular.
Son tarihi buluntuları kıyasladığımızda ve son zamanların görsel teknolojilerini buna eklediğimizde zamanda geçmişe yolculuk yapabiliyoruz ve Giza'nın Büyük Piramitini görüyoruz. Hatta onu inşa edenlerin gözüyle. Özellikle içlerinden birinin.
- Giza.
Giza'daydı.
In a room at his Giza palace,
Giza Sarayının içinde bir odada,
On the Giza plateau high above, the site had been leveled and swept.
Giza platosundaki yüksek noktalar, bir seviyeye getirildi ve temizlendi.
Late that morning, we arrived at Giza.
Sabah sona ererken, bizler Giza'ya vardık.
We had traveled 11 days and 11 nights to get to Giza, but my real journey was just beginning.
Biz onbir gün yolculuk yaptık Ve Giza ya gelmek için 11 gece, Ama benim gerçek yolculuğum daha yeni başlıyordu.
I thought that Giza could hold no more surprises.
Ben Giza'nın daha fazla sürpriz barındırmayacağını düşünüyordum.
Five million tons of stone would be needed for the Great Pyramid, the vast majority quarried on site at Giza.
Büyük Piramit için 5 milyon tonluk taş gerekmekteydi. Bu da Giza da muazzam ölçülerde bir inşaat alanı demekti.
It's the taffla, the clay you get at Giza.
Bu işe tafla deniyordu, Giza'ya ulaşmak demekti.
We'd been at Giza a little less than a year.
Bir yıldan az süredir Giza'daydık.
The quarry at Giza was about half a mile to the south of the actual pyramid site.
Giza'daki taş ocağı asıl piramit alanının yarım mil güneyinde bulunuyordu.
Deba and I were as happy that morning as we had been since arriving at Giza.
Deba ve ben Giza'ya geldigimizden beri ilk kez o sabah bu kadar mutlu olmuştuk.
It was then that I knew that I, too, would die at Giza.
Biliyordum Ben de Giza'da ölecektim
Till Deba died, I'd never questioned the real purpose of what we were doing at Giza any more than I'd questioned my grandfather about the great stone steps that he had once built.
Deba ölene kadar gerçek amacımı Giza'da ne yaptığımızı hiç sorgulamamıştım artık Büyükbabama sorduğumda
It is certain that Khufu himself would have been brought up from his palace at Giza to observe the construction of the pyramid.
Kesin olarak, Khufu Giza'daki sarayından piramidin inşasını görmek için geliyordu.
In the desert there is an outcrop of rock, the only place at Giza from which the entire pyramid landscape is visible.
Çöl ortasında yüksek bir kaya bulunuyordu. Giza'da piramit alanının tam görülebilir olduğu yegane yer burasıydı.
Beneath them, the King could have seen some 25,000 workers - conscripts, quarrymen, stone-haulers, setters, masons - for whom he was responsible, whom he had brought to Giza to collaborate as humans never had before.
Onunla birlikte kral oradan 25 bin işçisini, işaretçileri, taşçıları, taş taşıyıcıları, montajcıları, duvarcıları, sorumlu olan herkesi görebiliyordu. Giza'da daha önce hiç kimsenin böylesi bir işbirliği .. oluşturmadığı bir yerdi burası.
Some ten years after work began on the Great Pyramid, a barge approached Giza with a special cargo.
Büyük Piramit için çalışılan on yıldan sonra, Giza'ya büyük ve özel bir kargo getirildi.
The block was one of nine that were being brought to Giza, the most vital nine blocks of all the millions that make up the Great Pyramid.
Bu blok Giza'ya getirilecek dokuz bloktan ilkiydi. Hepsi birlikte şimdiye kadar piramite eklenen milyonlarca bloğa dahil edilecekti.
Dr Jackson theorised that when the gate from Giza was buried 2,000 years ago, that the Goa'uld opened the Antarctic gate.
Dr. Jackson, 2000 yıl önce Giza'daki Yıldız Geçidi gömülünce Goa'uld'un Antartika kapısını açtığını varsaymıştı.
The magnets keep the super-hot plasma contained at all times. Positive air flow keeps the room pressurized, and the walls here are six feet thick, which is two feet thicker than the walls in the pyramids of Giza.
Bu mıknatıslar aşırı sıcak plazmayı kontrol altında tutuyor, hava akımı odanın basıncını koruyor ve bu gördüğünüz duvarlar 2 metre kalınlığında.
In 1928 in Giza, Egypt, archaeologists unearthed an ancient device capable of transportation to other planets by means of a subspace wormhole.
1928'de Giza, Mısır'da arkeologlar, dünya dışı bir cihaz buldular bu cihaz diğer gezegenlere, solucandeliği yoluyla altuzaydan yolculuk etmeyi sağlıyor.
It was discovered in the early 1900s at Giza, not too far from the Great Pyramids.
20 yy başında Giza'da Büyük Piramitler'in yanında keşfedilmiş.
The pyramids at Giza and in the Parthenon at Athens and... and the dimensions of this card.
Giza'da ki piramitler ve Atina'da Parthenon'un içinde ve... ve bu kartın boyutları.
We did a satellite sweep of the Giza plateau, searching for an energy signature like the one given off by the ZPM we found near Teonas.
Giza platosunu uydu taramasından geçirip Teonas'da bulduğumuz ZPM'in yaydığı enerjiye benzer bir işaret aradık.
Giza, 3,000 BC.
Giza, MÖ 3000.
A month before I left, there was a dig that uncovered a tomb near Giza.
Buraya gelmeden bir ay önce Giza yakınlarında bir mezar bulundu.
A month ago, a team of archaeologists from the University of Chicago uncovered an ancient Egyptian tomb near Giza.
Bir ay önce Chicago Üniversitesi'nden bir grup arkeolog Giza yakınlarında Eski Mısır dönemine ait bir mezar keşfettiler.
Giza 3,000 BC.
Giza, MÖ 3000.
And you landed on a gay guy And you did him
Bu kireç taşı mastabada kullanılan boşluklar Giza yakınlarındaki bir mezarda bulunmuş ve II.
Note the use of interior space in this limestone mastaba located in a tomb near Giza
Yoksa kemiklerini- - Dur bir dakika. Sen Eşitlerin Evliliği'ni mi okuyorsun? Ben de okuyorum.
That's a little trivia for you.
Giza Piramiti'nin duvarlarından yarım metre daha kalın.