Gradient traducir turco
78 traducción paralela
When we reach there, there's a steep gradient, the train slows down there.
Oraya ulaşınca, sarp bir yokuş var, tren orada yavaşlar.
The isallobaric gradient is changing rapidly.
İzallobarik irtifa hızla değişiyor.
Looks like we have the beginning of a temperature gradient at 50 feet.
91 metre derinde ısı değişikliği başlangıcı var gibi kaptan.
So that he could see The gradient signs outside swanborough.
Swanborough'da meyilli yol tabelalarını görebilsin diye.
Activate the pain-pleasure gradient, please.
Acı-haz gradyanını başlatın Iütfen.
The tubular filtration gradient may be more than 500 milliequivalents.
Borulu süzme eğimi, 500 milieşitlikten daha büyük olabilir.
The concentration gradient increases along this vector.
Bu doğrultuda iyon konsantrasyonunda belirgin bir artış var.
Particle gradient, four over seven.
Partikül eğimi, 7 üzeri 4.
And the question was, with those rules built into it, would there be a smooth gradient of improvement, starting out with a flat retina and ending with the proper eye, like ours.
Soru şuydu : Düz bir retinayla başlayıp bizimkisi gibi düzgün bir gözle sona eren bir süreçte, pürüzsüz bir gelişme eğrisi olacak mıydı?
And the point is that we have a smooth gradient all the way, up higher and higher, heights that you could fall from to drive the lineage, to drive the species towards ever longer wings.
Buradaki önemli nokta, pürüzsüz bir eğim olmasıdır. Bu eğim, düşülebilecek yüksekliğe göre gittikçe artan bir eğimdir ve canlıyı daha uzun kanatlı olmaya doğru yönlendirir.
Now we've got a smooth gradient.
"Pürüzsüz bir eğim" demiştik.
His biomolecular diffusion gradient all ready suggests that his cellular mitosis has been artificially enhanced.
Biyomoleküler yayılma değişimi zaten hücresel bölünmesinin yapay olarak geliştirildiğini gösteriyor.
A thermal inversion gradient is causing unusually strong and unpredictable currents in the upper levels of the atmosphere.
Bir termal ters eğim, atmosferin yüksek seviyelerinde sıra dışı bazı olaylara neden olmasıdır.
I'm reading a temperature gradient of nine million kelvins, massive discharges of plasmatic energy and there's a perfectly calm eye at the center.
Okuduğum sıcaklık değeri dokuz milyon Kelvin derece eğiminde, kocaman plazmatik enerji patlamaları ve tam merkezde, mükemmel derecede sakin bir göz.
Malon export vessel, eleventh gradient.
Malon ihracat gemisi, onbirinci gradyan.
What's a word that rhymes with gradient?
Gradyan ile hangi kelime kafiyelidir?
Gradient... gradient...
Gradyan... gradyan...
Look for inconsistencies in the spatial gradient.
Uzaysal eğim ile ilgili tutarsızlık ara.
Open the forward nacelle ports and reverse the pressure gradient.
Ön motor beşiği kapağını açın ve basınç derecesini tersine çevirin.
We have years of experience aboard freighters of this gradient.
Bu bölgede, kargo gemileri konusunda yeterince tecrübe sahibiyiz.
intersects ours... at the 18th dimensional gradient. Voyager entered through... a trimetric fracture.
bizimkiyle kesişir 18'inci boyut eğimine Voyager bir trimetrik kırılma yoluyla girdi.
18th gradient, trimetric fracture.
18'inci eğim, trimetrik kırık.
Naturally. Of course, if we operate at peak efficiency, we'll be missing some interesting phenomena along the way- - an anomalous gradient to the curvature of space, unusual bioharmonic readings from a binary system we'll reach about six months from now.
Elbette en yüksek hızda gidecek olursak, yol boyunca karşımıza çıkabilecek birçok ilginç fenomeni kaçıracağız- - uzayın eğriliğinde oluşmuş bir anormal düğüm, altı ay içinde ulaşabileceğimiz mesafede olan, alışılmamış biyo uyumlu, ikili sistem.
We're in some kind of gravimetric gradient.
Bir çeşit gravmetrik eğim içindeyiz.
Seven's found an increase in the neutronic gradient at the trailing edge of the wavefront.
Seven, nötronik dalgada bir artış tespit etti, dalganın arka tarafında.
The neutronic gradient's rising- - 30 million terajoules... 40 million.
Nötronik eğim artıyor... 30 milyon terajul... 40 milyon.
The gradient's rising fast- - 90 million.
Eğim hızlanılarak yükseliyor - - 90 milyon.
- Keep pumping up the gradient.
Gradyantı yüklemeye devam edin.
This stretches for about 150 miles from the coast, sloping in a gentle gradient, down to a maximum depth of 4,000 metres.
Bu, kiyidan yumusak bir egimle meylederek yaklasik 150 mil uzaga en fazla 4,000 metre derinlige kadar ulasir.
This stretches for about a hundred and fifty miles from the coast, sloping in the gentle gradient down to a maximum depth of four thousand metres.
Bu, kıyıdan yumuşak bir eğimle meylederek yaklaşık 150 mil uzağa en fazla 4,000 metre derinliğe kadar ulaşır.
Despite what some people may think, psychic powers- - telepathy, telekinesis, precognition, all the rest, have no moral gradient.
Bazı insanların düşündüğünün aksine, psişik güçlerin... - - Telepatik,
Conn, 5-degree gradient at 2-7-0 feet.
Conn, 5 derece ile 2-7-0 feete in.
Waiting on gradient.
Oksijen değişimini bekliyoruz.
Refers to that property of a dielectric which determines the electrostatic energy... stored per unit volume for unit potential gradient.
Birim potansiyel gradiyanttaki bir birim depolanmış.... elektrostatik enerjiyi belirleyen dielektrik mülküne tekabül eder.
A gradient, usually vertical, in the ocean.
Okyanuslarda bir çeşit girdaptır, genellikle dikeydir.
For a straight line graph of Y against X where the gradient of the line is two and the Y intercept is five, what is the value of Y when X is ten?
X ve Y nin olduğu düz bir koordinat düzleminde, X iki iken Y beşse... X, on olduğunda Y kaça denk gelir?
Here, there is no sudden precipitous cliff, here there's a gentle slope, a gradient of evolution.
Burada sert bir yükselme söz konusu değil. Burada narin yükseltiler var, evrimin adımları bunlar.
The extrapolation protocols can't resolve the gradient fluxes in the bone shadings.
Degerlendirme protokolü kemik gölgelerindeki renk geçişleri çözemedi.
I am attempting to achieve adhesion affinity gradient in the proximal blastemal cells in human tissue.
İnsan dokusunda proksimal embriyonik hücrelerinde yapışma benzerlik eğimini elde etmeye çalışıyorum.
What happens is that reducing water that's very hot and has lots of heavy metals, comes out through the ground water and is injected into the ocean itself, and there's a huge gradient in the chemical composition that life can feed off of.
Dünya'da olan şey şu, oldukça sıcak olan ve ağır metallerle dolu olan su dipten gelip okyanusa karışınca, beraberinde getirdiği maddeleri salıyor. Bu maddelerin arasında, yaşamı besliyecek kadar çok kimyasal bileşen var.
- What's the gradient of the beach?
Sahilin eğimi nedir?
A witness in the rock can not allow the river to increase its gradient ( Ð ± ÂÊ ) to flow in providing a real challenge for the cave explorers
Kayalardaki zayıflıklar, nehrin eğim ve debisini arttırmasını sağlıyor. Bu da mağara kâşifleri için ciddi bir meydan okuma demek.
My calculations recommend point-specific analysis gradient to regional demographics as related to current geographic coordinates.
Hesaplamalara göre özel analiz yaparak Bölgenin şeması çıkarılacak. Koordinatlar coğrafi konuma göre verilecek.
We're looking for places where the river is a lot steeper than its average gradient anywhere along a stretch.
Akarsuyun, yolu boyunca meyil derecesinin haddinden fazla olduğu noktaları gözlemliyoruz.
Derives a gradient of "Y."
Y'nin türevi...
something known as the'health socioeconomic gradient'.
Buna da sosyo-ekonomik sağlık değişim ölçüsü denir.
So, a huge issue has been why is it that this gradient exists.
Böylece şu büyük soru akıllara gelir neden böyle bir değişim ölçüsü var?
Let's go. Comment : 0,0 : 01 : 04.58,0 : 01 : 09.58, Title1,0000,0000,0000, gradient @ d35 0, { \ blur1 \ pos ( 923,650 ) \ fsp-1 \ cH6A6282 } Prologue Comment : 0,0 : 01 : 04.58,0 : 01 : 09.58, Title1,0000,0000,0000, gradient @ d35 0, { \ blur1 \ pos ( 1011,657 ) \ fsp-1 \ cH6A6282 } to Comment : 0,0 : 01 : 04.58,0 : 01 : 09.58, Title1,0000,0000,0000, gradient @ d35 0, { \ blur1 \ pos ( 1056,650 ) \ fsp-1 \ cH6A6282 } the
Haydi gidelim.
Temperature gradient.
Sıcaklık gradyeni. ÇN : Gradyen :
And a loop in time without sadness will once again nomikomarete yuku kodoku no kansokusha a lonely observer Comment : 0,0 : 03 : 04.05,0 : 03 : 08.97, Title1,0000,0000,0000, gradient @ e91 0, { \ pos ( 882,650 ) \ cH696A86 } Interpreter Comment : 0,0 : 03 : 04.05,0 : 03 : 08.97, Title1,0000,0000,0000, gradient @ eb0 0, { \ be0.7 \ pos ( 1060,670 ) \ cH66677C } Rendezvous
İçinde hüzne yer olmayan o zaman çarkına emiliyor umarsızca
And a loop in time without sadness will once again nomikomarete yuku kodoku no kansokusha a lonely observer Comment : 0,0 : 03 : 07.95,0 : 03 : 13.00, Title1,0000,0000,0000, gradient @ 7ae 0, { \ fs53 \ pos ( 940,650 ) \ fsp-1 \ cH5E5B70 } Parallel World Comment : 0,0 : 03 : 07.95,0 : 03 : 13.00, Title1,0000,0000,0000, gradient @ 3ab 0, { \ fsp-1 \ cH6A6282 \ be0.7 \ pos ( 1080,695 ) \ fs65 } Paranoia
İçinde hüzne yer olmayan o zaman çarkına emiliyor umarsızca