English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ G ] / Grannie

Grannie traducir turco

63 traducción paralela
Grannie!
Nine!
Hello, Grannie.
Merhaba, büyükanne.
- Got some tea, Grannie? - Everything settled?
- Her şey ayarlandı mı?
Bring Grannie.
Büyükanneyi de getir.
There's Grannie.
Büyükannem evde.
- Give it to me, Grannie. There was decency in him.
- Onu bana ver büyükanne.
Sanju, wha  s this I hear? - Hello Grannie
Sanju, neler duyuyorum?
Did you see my grannie?
Büyükannemi gördün mü?
Yes Grannie?
- Evet Grannie?
- Grannie, this is not fair
Kızın farklı bir dini var Bu hiçte adil değil büyükanne
No, Grannie. This isn't fair. You're putting me into a corner I got this melodrama up and running.
Hayır, babaanne bu lütuf değil Sen beni zorluyorsun
You're my grannie! How can you do this to me? Unfair
Büyükanne bana bunu nasıl yaparsın
Or is it your Grannie?
Annen mi yoksa, ninen mi?
Now how about that rendezvous with your darling grannie, eh Grandpa?
Büyükannen ile randevu isi ne oldu, büyükbabacigim?
Hello Grannie.
Merhaba Grannie.
Grannie.
Grannie.
It's my son, Grannie.
Benim oğlum, Grannie.
Hello, Grannie.
Merhaba, Grannie.
Grannie, how are you?
Grannie, nasılsın?
Don't worry, Grannie.
Üzülme, Grannie.
We've got to go, Grannie.
Artık biz gitmeliyiz, Grannie.
Goodbye, Grannie.
Hoşça kal, Grannie.
Grannie mastered all her strength to raise him.
Grannie onu büyütmek için varını yoğunu harcamış.
When I held Grannie's hands. I thought of Mom.
Grannie'nin elini tuttuğumda, aklıma annem gelmişti.
Neither does Grannies about her grandson.
Tıpkı Grannie'nin torunundan şikayetçi olmadığı gibi.
Grannie is so naive
Büyükanne, öyle toyum ki
I'll go to college! Grannie!
Üniversiteye gideceğim!
Grannie became sick.
Büyükanne, hasta oldu.
That isn't the case, Grannie. Dad is getting this wrong
Durum böyle değil büyükanne, baba, bu yanlış.
Your Grannie just paid me a compliment.
Büyükannen sadece iltifat etti.
It's for Grannie's sake that I'm here
Burada olamam büyüannen için.
The first one, exactly like Grannie
İlk ki tam olarak Büyükanne gibi.
Grannie is fine now.
Büyük anne şimdi iyi.
You, Grannie, everyone at home
Seni, büyükanneyi, evde herkesi
I saw him with my own eyes, Grannie!
Bu süslü hikayeye kim inanacak? Ama o, olabilirdi, değil mi?
I'd like to call you grannie too.
Bende sana büyükanne demek isterim.
Grannie.
Nine.
You know, grannie.
Biliyorsun, nine.
Grannie's a little sick.
Büyükannen biraz hastaymış.
- Grannie!
- Büyükanne!
- I know grannie's got some.
- Büyükannemde vardır. - Gerçekten mi?
kids, Grannie wants everyone downstairs
Çocuklar, Grannie herkesi aşağıya çağırıyor.
- Oh no Grannie...
- Yok, hayır büyükanne.
My Papa, my grannie in Bombay
Bombay'da yaşayan bir babaanne var
Look, my Grannie
Şuraya bak, babaannem
9 hours Grannie!
Lakshmi'nin kulu
Grannie, may I leave?
Sen ve sen
Grannie, he is young.
Grannie, o genç.
The grandson is Grannie's life.
Grannie'nin tüm hayatı torunu.
A gift for you from Grannie on this scared occasion
Bunu nasıl kabul edebilirim?
Grannie
Büyük annem mi?
granny 525

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]