He's coming with us traducir turco

Ηe's not coming with us, is he?

Bizimle gelmiyor, değil mi?

He's coming in with us To help us hide this mess from hall's glory boys.

Bu karışıklığı Hall'un muhteşem adamlarından... saklamamıza yardım etmek için bizimle geliyor.

This boy's father is with Giuliano, so he's coming with us, or he'll end up shooting at us.

Bu çocuğun babası Giuliano ile birlikte, bu yüzden bizimle gelecek yoksa bu da bize kurşun sıkar.

He's coming with us.

O da bizimle geliyor.

He's coming with us to Malta and going on to Telakia.

Bizimle Malta'ya geliyor ve oradan Telakia'ya gidecek.

Oh, no. He's coming with us.

Bırakamam, bizimle geliyor.

He's coming with us.

O da geliyor.

He's coming at us with no brakes.

Bize doğru geliyor!

Jack, he's coming with us.

Jack, bizimle gelecek.

He's coming back with us, one way or another.

Bizimle geri dönecek, öyle yada böyle.

He's coming with us?

Bizimle mi geliyor?

You just gotta decide whether he's coming with us, and fast.

Bizimle gelip gelmeyeceğine karar verin.

- He's not coming with us.

- O bizimle gelmiyor.

Cause when he's done with Zagrayas...,... he's coming for us.

Çünkü Zagreas'la işi bittiği zaman... bizim için gelecek.

He's coming with us.

Bizimle gelsin.

He's not coming with us.

O bizimle gelmiyor.

? - Get him out of here. - He's coming with us.

- onu burdan çıkarın - bizimle geliyor şurdan çıksın sadece

He's not coming with us, is he? - Yes.

O bizimle gelmiyor, değil mi?

He's coming with us.

Bizimle geliyor.

So, my Uncle Nathan called and he's coming to LA. And he wants to have dinner with us on Thursday night.

Nathan Amcam aradı, Los Angeles'a geliyor ve perşembe gecesi bizimle akşam yemeği yemek istiyor.

- He's coming with us, O'Neill.

- Bizimle geliyor, O'Neill.

Where's Pedro, isn't he coming with us?

Pedro nerede? Bizimle gelmiyor mu?

- He's coming with us. - What?

Bana niye güveniyor?

He's coming with us.

Bizimle gelecek.

- He's coming with us.

- O da bizimle geliyor.

Well, he's not coming up with the drugs until he's got the cash which screws both of us.

O da parayı almadan malı getirmiyor. Bu da ikimizi birden yakıyor.

We have to wait for Fermin, he's coming with us.

Fermin'i beklemek zorundayız, o bizimle geliyor.

Yep. He's coming home with us.

- Evet, bizim eve geliyor.

He's coming home with us.

O bizimle geliyor.

Yeah, he's coming to the river with us.

Evet, bizimle beraber nehre gelecek.

- And your new boyfriend? - Yeah, right. He's coming with us.

- Aslında tam da çıkıyorduk.

Ten minutes later, I was on the phone with the other correspondent, and he said,'There's a plane turning over us,'and now it's coming towards us.

On dakika sonra, diğer muhabirle telefon görüşmesindeydim, ve dedi ki :, "Bize doğru yönelen bir uçak var, ve şimdi üstümüze doğru geliyor."

Said he didn't know when he was coming back. We've been waiting for you to come to us with this. Your uncle's been a person of interest since two hours after the robbery.

Bildiğiniz gibi, bunlar düzenli ve çok çalışan insanlar menfaatleri yok, çoğunun çocukları var ve...

He's coming with us. That's creepy.

Bu tüyler ürpertici bir şey.

Yeah, that's why he won't be coming paintballing with us.

Evet, bu yüzden bizimle paintball oynamaya gelemeyecekmiş

He's coming home with us.

Bizimle eve geliyorsun.

I want us to get in touch with New York Center and let them know he's coming.

New York Merkez'i ara. Onlara doğru geldiğini bildir.

- He doesn't need it. He's, uh, coming with us.

- Gerek yok, bizimle geliyor.

Looks like he's coming to have a talk with us.

Bizimle konuşmak için buraya geliyor gibi görünüyor.

He's coming home with us.

Bizimle eve geliyor.

He's coming behind, we couldn't fit the chair in the rig with us.

Arkamızdan geliyordu. Tekerlekli sandalyesi ambulansa sığmadı.

He's coming with us.

O bizimle geliyor.

- He's coming to sit with us.

- Gelip yanımıza oturacak.

He's coming with us today.

Bugün bizimle geliyor.

He's coming out with us tonight.

Bu gece bizimle geliyor.

He's coming with us today.

Bu Tim. Bugün bizimle gelecek.

He's not coming with us?

Bizimle gelmiyor?

- He's coming with us.

- Bizimle gelecek.

you have to do this later - - he's coming with us.

Bunu daha sonra yapacaksın, o bizimle geliyor.

He thinks if I fall in love with a local, I won't go to university. So, just don't tell him Danny's coming with us.

- babam aşık olmam yerine üniversiteye gitmemi istiyor o zaman sadece Danny'den bahsetme hey, bu sonuncusuydu.hadi gidelim.

Dad's coming tomorrow, and he's gonna take us back with him.

Babam yarın gelip bizi beraberinde götürecek.