English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ H ] / He's my brother

He's my brother traducir turco

1,968 traducción paralela
Except he's not my boyfriend - he's my baby brother.
Erkek arkadaşım olması dışında, o benim küçük kardeşim.
He's my brother.
Ama o benim abim.
He's my little brother.
Kardeşim.
To be exact, it was what he did to my brother.
Aslına bakarsan... Abime yanlış yaptı.
E-Excuse me. How very rude. I-It's just... you're the spitting image of my brother when he was a young man.
Ağabeyimin gençlik hâlinin adeta kopyasısınız.
HE'S MY BROTHER-IN-LAW.
Eniştem.
But, I mean, he's my brother so, I love him.
Ama o kardeşim, onu seviyorum.
I was told by one of my sons... that drugs had such a strong hold on him... that when he and his brother would go down to use... they would ask the dealer at the bar if he had... and the dealer would show him the white stuff in the palm of his hand... the heroin.
Oğullarımdan birinin anlattığına göre bu uyuşturucular üzerlerinde çok güçlü bir etki yaratıyormuş. O ve kardeşi kullanmak için gidip elinde mal var mı diye torbacıya sorarlarmış ve torbacı avucundaki beyazı yani eroini gösterirmiş.
He gave us the news about my brother's murder an hour ago, and he said you people from Crisis Response would be here to help us.
Bize kardeşimin cinayetini 1 saat önce haber verdi, ve Kriz yanıtlama masasından sizlerin gelip bize yardım edeceğini söyledi.
They were my brother-in-law's and he ate them.
Benim kayınbiraderindi onlar, zaten yedi hepsini.
My brother Darrell was a racecar driver, also, and his brother Quizno, he invented the toasted sub.
Benim kardeşim de araba yarışçısı, ve onun kardeşi Quizno da, yengen tostu bulan adamdı.
That's what my mama said when I was gonna have a baby brother but he didn't live long because he didn't breathe right.
Küçük kardeşim olacağı zaman annem de böyle söylemişti ama çok fazla yaşamadı. Çünkü nefes alamıyordu.
And then he takes the vibrator, and me and my brother, we know that run, we know what's happened.
Gelip vibratörü elinden aldı. Ben ve kardeşim bu koşuşu iyi biliyorduk, ne olduğunu biliyorduk.
And i think he's worried about you, six- - he's not my brother.
- O benim kardeşim değil.
He's trying to take me and my brother away from our mother... and nobody's helping.
Beni ve kardeşimi annemden uzaklaştırmaya çalışıyor,... ve kimse yardım etmiyor.
- You know he's my brother, right?
Kendisinin ağabeyim olduğunu biliyorsun değil mi?
When I'm sad, he's my brother.
Hüzünlendiğimde, kardeşim.
He's my younger brother.
O benim küçük kardeşim.
And thirdly... My brother's father, he was a terrible man.
Ve üçüncü olarak kardeşimin babası berbat bir adammış.
My brother Jay is a choreographer, he's been trying to get this playhouse to put on a bollywood-style show for years.
Abim Jay dans organizatörüdür, bu tiyatroda yıllar boyu sürecek Bollywood tarzı bir gösteri için çabalıyor.
He killed my brother, and he's walking out of here!
O benim kardeşimi öldürdü. Ve çekip gidiyor!
Saying that my brother was a druggie, That he was aggressive, that he was mentally unstable.
Kardeşim lafta uyuşturucu bağımlısıymış agresifmiş, zihinsel olarak rahatsızmış.
He's my brother!
Kardeşim benim!
He's my brother!
Kardeşim o benim!
He's my brother!
- Kardeşim o benim!
He's gonna kill my brother!
Kardeşimi öldürecek!
He's my little brother.
O benim kardeşim.
Since my brother and I are both extremely anxious for me to get my own place- - me, because I'd like a sense of autonomy, and him, because he's a spiteful turd- -
- Gibi. Ağabeyim ve benim ikimizin de kendi yerim olması için fazlasıyla can attığımızdan beri... Ben can atıyorum çünkü otonomi hissini seviyorum, o can atıyor çünkü o bir kinci hergele.
He's not coming, thanks to my brother.
Gelmiyor, ağabeyime teşekkür et.
It's just that he's my only brother and... it's the biggest fight we ever had.
O benim tek kardeşim ve bu ettiğimiz en büyük kavgaydı.
He did work for my brother on a foreclosure, and he's very good, but, um, thank you.
Bir ipotek fekkinde kardeşim için çalışmıştı oldukça iyidir yine de teşekkürler.
He's not my real brother.
O benim gerçek kardeşim değil.
Look, he's my brother.
Bak, o benim kardeşim.
In fact, my brother and I have been compared to Donny and Marie, except he's a little bit country and I'm a little bit more rock and roll.
Aslında kardeşimi ve beni Donny ile Marie'ye benzetirler ama kardeşimin sesi halk müziğine, benimki de rock and roll'a yatkındır.
He's my blood brother.
Kan kardeşim o benim.
He's my brother.
O benim kardeşim.
He's my brother, Eva! I must protect him!
O benim kardeşim Eva, onu korumalıyım.
He's a really close friend of my brother's
O gerçekten kardeşimin yakın bir arkadaşı.
- He's not my brother.
- O benim ağabeyim değil.
He's my big brother.
O benim ağabeyim.
He's come to do research on my brother's biography.
Kardeşimin biyografisi için araştırma yapmaya geldi.
He's my half-brother.
Aslında yarı kardeşim sayılır.
He's a good guy, my brother, right?
Kardeşim iyi adamdır, değil mi?
I loved my brother so much, and I just want him to know... if he's out there, that I miss him.
Kardeşimi çok seviyorum, ve burda olmasa bile onu çok sevdiğimi bilmesini isterdim.
He's my brother.
Benim erkek kardeşim.
He's my brother.
Kendisi ağabeyim.
My brother, Kevin Fayhey, he's one of your pledges.
Kardeşim, Kevin Fayhey, kardeşliğinizden biri.
The King of Naples, being an enemy to me inveterate hearkens my brother's suit which was, that he, should presently eradicate me and mine out of the dukedom and confer fair Milan with all its honours upon my brother
Benim ezeli düşmanım olan bu Napoli Kralı kardeşimin isteklerine kulak veriyor. Beni ve ailemi dukalıktan sürmeye ve Milano Dükü unvanını tüm onur ve imtiyazlarıyla birlikte kardeşime vermeye razı oluyor.
He's my brother.
Kardeşimdir.
Brother, He's stolen my packet of hash for delivery and not returned.
Abi, bu benim esrar paketimi çaldı ve geri de vermedi.
At my brother's funeral he was furious at my mother for crying too loud- - for making a scene.
Kardeşimin cenaze töreninde anneme, yüksek sesle ağladığı için sinirlenmişti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]