English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ H ] / He didn't come back

He didn't come back traducir turco

265 traducción paralela
You always said, "He'll come back," didn't you, Nanine?
Sen hep "O geri gelecek," demiyor muydun Nanine?
Suppose George didn't come back no more. Suppose he took a powder, and he ain't coming back. What'd you do then?
Tut ki George bir daha geri gelmedi.
- He didn't come back.
- Çünkü gelmedi.
- That ain't why he didn't come back.
- Gelmemesinin sebebi bu değil.
No, he didn't even come back to get his messages.
Hayır, bırakılan notları almak için bile gelmedi.
He told me to wait for him but he didn't come back.
Bana beklememi söyledi ama geri gelmedi.
- I drove slow but he didn't come back...
- Yavaş sürdüm ama geri dönmedi -
He didn't come back last night.
Dün gece geri gelmedi.
He didn't have to come back today.
Bugün dönmek zorunda değildi.
"He's sure to come back". And you did, didn't you, Peter?
"Nasıl olsa, mutlaka gelecek" Ve geldin, değil mi, Peter?
- He didn't come back last night.
- Dün gece eve gelmedi.
But he didn't come back?
Geri gelmedi mi?
He didn't come back last night.
Dün gece dönmedi.
If your father found gold and a river, why didn't he come back?
Eğer baban altını ve nehri bulduysa neden geri dönmedi?
Why didn't he come back?
Neden dönmedi?
He said if she didn't come back to him, he would sue for custody, and charge that...
Ona geri dönmediği taktirde, velayet davası açacağını, ve... söyledi
- What's wrong? - He went on leave, didn't come back.
İzne çıktı ve geri dönmedi.
I-I'd only see my husband 2 times a week, and he didn't come back.
Kocamı haftada iki defa görüyordum, ve sonra gitti.
One day he just didn't come back.
Günün birinde gitti ve geri gelmedi.
Why didn't he come back?
Neden geri gelmedi?
- He didn't come back here?
Dönmedi mi?
He was supposed to come back here and talk to us after he talked to the mother, and he didn't.
Anneyle konuştuktan sonra dönmesi gerekiyordu.
And he didn't come back?
Geri gelmemiş mi?
He was to come back soon, but he didn't.
Yakın zamanda dönecekti ama dönmedi.
Maybe he didn't have the nerve to come back and face us when he didn't have the nerve to do it.
Belki de bunu yapacak cesareti bulamadı diye bizimle yüzleşmek istemedi. Hiç sanmam.
If the fisherman didn't come back, He found his peace in the sea.
Eğer balıkçı dönmediyse geri, Denizin içinde bulmuştur huzuru.
I've just been told he was on a mission, didn't come back.
Göreve gittiğini söylediler, geri dönmemiş.
He didn't come back to the castle to beg my forgiveness.
O benin affımı dilenmek için kaleye geri gelmedi.
Well... he, when we went away... we left the tie hanging there and when we came back, it was still hanging there,... so I guess he didn't come.
Şey... o... biz giderken kravatı ağaçta asılı bıraktık geri döndüğümüzde hala orada asılı duruyordu.
He didn't come back to see Oyabun!
Oyabun'u görmek için geri dönmedi!
Didn't he leave you, come back late?
Seni evde bırakıp, geç gelmiyor muydu?
When he didn't come back, the factor sent it on to me.
Geri dönmediğinde, bana göndermişler.
I thought if he didn't come back I'd have to talk to you.
Geri dönmeseydi seninle konuşmak zorunda kalacağımı düşündüm.
He didn't come back that New Year nor the following New Year
Ama yılbaşında ve sonraki yılbaşında da dönmedi.
He went to see a friend and didn't come back.
Bir arkadaşı görmeye gitti ve geri dönmedi.
Within six months, he'd taken us into the war, and 115,000 young Americans didn't come back.
Altı ay içinde bizi savaşa soktu ve 115,000 Amerikan genci öldü.
He didn't come back yet.
Henüz geri dönmemiş.
He went to work. He didn't come back.
Çalışmak için gitti bir daha da dönmedi.
When he didn't come back to the office, Lisa called the airport.
Ofise geri gelmeyince, Lisa havaalanını aramış.
He didn't come back till sundown.
Gün batana kadar gelmedi.
He didn't come back, did he?
Geri mi geldi?
He didn't come back yesterday.
Dün geri gelmedi.
He was writing and didn't really wanna come, but I really encouraged him to come back to the location.
Senaryoyu yazıyordu ve gerçekten gelmek istemedi. Ama o lokasyona gelmesi için onu ciddi derecede ikna ettim.
He didn't come back last night.
Gece geri gelmedi. O artık AWOL.
Daddy said he didn't come back the same.
Babam bir daha eskisi gibi olmadığını söylerdi.
He told me to wait two minutes, and I waited, but he didn't come back.
Beni iki dakika bekle demisti. Beklemistim ama geri donmemisti.
Didn't he come back with you?
Seninle birlikte donmedi mi?
He said he didn't know if he could ever come back to Yonkers but said he was now the richest guy in Guadalcanal.
Bir daha Yonkers'a gelip gelemeyeceğini bilmediğini... ama artık Guadalcanal'daki en zengin adam olduğunu söyledi.
He said that If I didn't come back he was going to disfigure me.
Geri dönmezsem beni çirkinleştireceğini söylüyordu.
And when I asked a mall guy if he would ever come back again... he said he didn't know.
Ve görevliye geri gelecek mi diye sorduğumda... bilmediğini söyledi.
He ran into the woods and he didn't come back.
Ağaçlara doğru koştu ve geri gelmedi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]