Here's my offer traducir turco
81 traducción paralela
All right, Mr. Wise Man, here's my last offer.
Pekala Bay Bilge Adam, işte sana son teklifim.
As the son and heir of the dearly departed. I stand here, by his coffin and offer you his mother's, his wife's and my own thanks for coming here today.
Merhumun oğlu ve varisi olarak onun tabutu başında duruyor ve size onun annesi, karısı ve kendi adıma teşekkür ediyorum.
Here's my offer now.
İşte teklifim :
Here's my offer, fast, firm, nonnegotiable.
İşte teklifim. Çabuk, kesin, pazarlıksız.
I'd be remiss in my duty if I didn't do all in my power to see to it that you take every advantage of what we have to offer here.
Diğerleri ile birlikte olmak için mi? Yapmazsan görevini yerine getirmezsen ihmalkarlık etmiş olursun. Burada sunduklarımızdan yararlanmalısın.
Then here's my final offer.
Öyleyse son teklifim.
I'm here to offer my services.
Hizmet sunmak için buradayım. Çok yaşlısın İsveçli.
So here's my offer.
Pekâlâ, işte teklifim.
Here's my offer.
İşte teklifim.
- He's considering the offer? - Besides you, what's keeping him here? Barry does not stay in Central City on my account.
Eddie'ni sorununa müdahil olacak son kisi ben olmaliyim ama anlayamadim Joe.
It's an appealing offer, but I think I'd rather get here on my own merits.
Bu cazip bir teklif ; fakat sanırım burada, kendi meziyetlerimle ilerlemeyi tercih edeceğim.
Well, here's my offer.
Pekala, benim teklifim.
If you recall, my first response to my mother's offer to live here was absolutely not.
Hatırlarsan, annemin burda yaşama teklifine ilk tepkim kesinlikle hayırdı.
Here's my final offer :
İşte son teklifim :
You'll get your raises by the end of the week but the union dies here... today... and that's my final offer.
Zammınızı hafta sonuna kadar alacaksınız ama sendika burada biter... bugün... ve bu son teklifim.
Here... take this... take it...! Eh my conjugal duties require... that I uphold my husband's offer... Hmmm...
Kocamınkiyle idare etmek zorundayım kusura bakmazsınız, değil mi?
So here's my offer.
İşte teklifim.
Here's my card if you wanna make an offer.
Eğer almayı düşünürseniz, işte kartım.
Here's my best offer.
Sana en iyi teklifim şu.
And here's my counter-offer to your counter-offer.
Yeni teklifine karşı benim de yeni bir teklifim var.
Commander, I'm not sure what I can offer you here besides my moral support.
Kaptan, moral vermek dışında ne yapabilirim pek bilemiyorum.
But here's my counter offer :
İşte benim teklifim :
Here's my offer.
İşte benim teklifim.
Okay, well, here's my final offer : we're history!
Bu da benim son sözüm ; unut bizi!
Yeah, here's my counter offer.
Evet. İşte karşı teklifim.
Okay, well, here's my final offer :
İşte sana son teklifim :
If there's one thing I've learned about life, From being here at this school and with my family, It's that the people with the most to offer
Hayat hakkında öğrendiğim bir şey varsa burada okulda ve ailemde en birikimli insanların kendilerine en az güvendiklerini gördüm.
- Here's my offer- - - Yeah? - -Mr.
Bay enerji danışmanı.
Okay, here's my offer :
Pekala, işte teklifim :
I don't care if the company makes a profit, here's my offer :
Şirketin kâr etmesi umurumda değil işte teklifim :
Okay, here's my "one time, expires immediately" offer - - you tell carla someone elsewent after her operatives, and we're friends, the kind of friendswho don't go bowling, don't go for beers, don't even really speak... but also don'ttry to kill each other.
Tamam, işte benim "bir seferlik, anında geçerli" teklifim. Carla'ya ajanları başkasının öldürdüğünü söyle, ve dost kalalım. Bowling'e gitmeyen,.... bira içmeye gitmeyen, gerçekte konuşmayan, ama bunun yanında, birbirini de öldürmeye çalışmayan tür bir arkadaş.
- Okay, here's my counter offer :
- Tamam, benimde teklifim şu ;
There's something writen here. To all of my beautiful future children, who taught me how to believe. I offer all of you now my sincerest hopes and wishes, that the future world will become more and more beautiful.
Burada bir şey yazıyor Geleceğimin güzel çocuklarına Bana inanmayı öğrettiniz, Size en içten dileklerimi ve umutlarımı sunuyorum, Eminim ki geleceğin dünyası çok çok daha güzel olacak.
Here's my offer.
İşte sana teklifim.
Here's my final offer to you.
Benim son teklifim de şu :
Here's my offer :
Sana teklifim şu...
Okay, here's my final offer.
Pekâlâ, işte son teklifim.
Here's my offer from Stern.
Stern'den aldığım teklif.
Look, here's my final offer.
Bak, İşte son teklifim.
We moved up here from Tennessee, you know,'cause my dad got a great... job offer, and... the economy went to hell, and it's last ones in, first ones out.
Babam çok iyi bir iş teklifi aldığı için Tennessee'den buraya taşındık ve ekonomi bozulunca, son gireni ilk önce çıkartıyorlar.
That's why I'm here with my one-time only, not-to-be-repeated offer. Unconditional surrender right now, and I'll let you walk away.
Bu yüzden bu tek seferliğine geçerli olan teslim olma şartlarını sunmaya geldim ki başınız derde girmesin.
But it is a very generous offer, and I figured if that's my value in the marketplace, that maybe I should be... Doing a little better here.
Ama bu çok cömert bir teklif, eğer piyasada değerim bu düzeyde ise, belki de burada... daha iyi bir yerde olmalıyım.
No... Okay, Sam, here's my final offer,
Tamam, Sam son teklifim.
Here's my opening offer.
İlk teklifim şöyle :
-'Cause that's why I came here, to offer you the difference in my salary from yours, make us even.
Niye? - Buraya o yüzden geldim iste. Maaslarimizdaki farki sana teklif ediyorum, esit olalim.
Here I was, ready to offer comfort to the forlorn. It's supposed to be my specialty.
Ben de terk edilmiş birine teselli vereceğimi sanıyordum.
My hope here, sir, is Mr. Smith respond to a good-faith offer to settle all these open questions.
Benim umudum, efendim, Bay Smith'in bu iyi niyetli teklife bu cevaplanmamış sorularla birlikte cevap vermesidir.
Here's my offer.
İşte sana teklifim. Davayı alacaksın.
Here's my offer :
İşte sana teklifim.
Here's my offer.
- İşte teklifim.
Now, here's my offer.
İşte benim teklifim.
here's my number 71
here's my 20
here's my problem 23
here's my plan 19
here's my card 173
here's my question 27
my offer still stands 30
offer 51
here's the thing 1106
here's your ticket 24
here's my 20
here's my problem 23
here's my plan 19
here's my card 173
here's my question 27
my offer still stands 30
offer 51
here's the thing 1106
here's your ticket 24
here's your mail 22
here's your change 33
here's your coffee 53
here's the deal 647
here's your chance 81
here's your money 51
here's yours 26
here's your lunch 22
here's your key 21
here's to you 130
here's your change 33
here's your coffee 53
here's the deal 647
here's your chance 81
here's your money 51
here's yours 26
here's your lunch 22
here's your key 21
here's to you 130