Hite traducir turco

Let the record show that State Senator Hite is speaking.

Eyalet Senatörü Hite'ın konuşma... kayıtlarını dinleyin.

Hite.

Hite.

( HITE KING AND MESSENGER SCATTING ) ALL : * The Lion and the Unicorn were fighting for the crown *

Aslan ve Tekboynuz taç için dövüşüyordu,

You rack your brains to recall Masters and Johnson... Shere Hite, the Gspot debate... Germaine Greer, Nancy Friday...

Masters ve Johnson tekniği Shere Hite, G-noktası tartışması Germaine Greer, Nancy Friday'i hatırlamak için biraz saksıyı çalıştıracaksın.

... hite beech, an oak frame lined with copper...

Beyaz kayın, bakır kaplı meşe iskelet...

Our place, Clell Miller's, Sammy Johnston, the Creeders', Will Hite.

Bizim evimiz, Clell Miller'ın evi, Sammy Johnston, Creederlar, Will Hite...

Plump m / hite rasgullas. Piping hot gulabjamuns.

Beyaz limonlu parfeler sıcacık börekler.

Get me a Hite.

Bana Hite bul.

Wood Hite had been spurned by Martha in his affections and his attempt to switch his pursuit to her daughter was being thwarted by Dick Liddil.

Wood Hite, hisler beslediği Martha tarafından geri çevrilmişti ve kızına kendini sevdirme çabaları Dick Liddil tarafından baltalanıyordu.

You too, Wood Hite.

Sen de, Wood Hite.

Wood and Dick would bicker across the entire state of Kentucky until they made Russellville, home of Major George Hite, Wood's father and uncle to Frank and Jesse James.

Wood ve Dick Kentucky eyaletini atışarak geçtiler ta ki Russellville'e, Wood'un babası, Frank ile Jesse'nin dayısı Vali George Hite'ın evine varana dek.

You and the Hites don't get along too well if I'm to trust Wood and his version of the situation.

Wood'un yaklaşımından anladığım kadarıyla Sen ve Hite'lar pek iyi anlaşamıyorsunuz.

Most of the Hites wouldn't spit on me if I was on fire.

Cayır cayır yansam, Hite'ların çoğu üzerime tükürmez bile.

Wood Hite's downstairs.

Wood Hite alt katta.

Have you seen Wood Hite lately?

Yakınlarda Wood Hite'ı gördün mü?

I got a letter from George Hite.

George Hite'tan bir mektup aldım.

About Wood Hite, for example.

Mesela Wood Hite hakkında.

And then, created a map of the Harbison property leaving out the creek where Wood Hite's remains now moldered.

Sonra, Wood Hite'ın kalıntılarının çürümekte olduğu dereyi eklemeden, Harbison mülkünün bir haritasını çizdi.

That dude needs another hit.

Adamın bir hite daha ihtiyacı var.

That your ransom video already has 47,000 hits on YouTube.

Fidye istediğin video şimdiden YouTube'da 47.000 hite ulaştı.

Like Silver drinking that drink right there? He can make that into a hit.

Tıpkı Silver'in şurada içtiği şey gibi onu bir hite dönüştürebilir.

That's when it hite me.

İşte o zaman anladım.

There was a guy across the street who had one snare drum, and his name was Milford Hite.

Sokağın karşısında trampeti olan biri vardı, adı Milford Hite'dı.

Milford Hite NEIGHBOUR

Milford Hite KOMŞU

Robert Hite NEIGHBOUR - GARY, INDIANA and give them some pointers on tightening up the group.

- GARY, INDIANA gelip önerilerde bulunmamı istediler.

We turned it into a hit.

Onu bir hite dönüştürdük.

Post has gone viral. It's already received over a million hits and retweets.

Şimdiden bir milyon hite ve retweet'e ulaştı.