Honey bunny traducir turco
90 traducción paralela
Hello, honey bunny, you want to come with me?
Merhaba tatlım, benimle gelmek ister misin?
My honey bunny was never very good behind the wheel.
Minik Tavşanım çok iyi araba kullanamaz.
- Oh, honey bunny.
- Hayatım.
Honey bunny?
Al, hayatım?
It's about time you did honey bunny!
Tanıma vaktin geldi tatlım.
- Goodbye, Mommy's honey bunny.
- Hoşçakal annesinin bir tanesi.
- I love you, Honey Bunny.
- Seni seviyorum balım.
- I think we got a hero, Honey Bunny.
- Sanırım burada bir kahraman var.
Be cool, Honey Bunny, be cool.
Sakin ol tatlım sakin ol.
- I'm proud of you, Honey Bunny.
- Seninle gurur duyuyorum bir tanem.
- I love you too, Honey Bunny.
- Ben de seni aşkım.
But instead, I just ripped the head off Mr. Honey Bunny!
Ama bunun yerine, Bay Tatlı Tavşan'ın kafasını kopardım!
Mr. Honey Bunny!
Bay Tatlı Tavşan!
Little honey bunny.
Benim küçük kurabiyem.
Hey, honey bunny. Come here, Farrah.
Farrah, gel biricik kurabiyem.
Come here, honey bunny. Come and see Uncle Bo.
Bo amcanın kucağına gel.
Can a store call you "honey bunny"?
Bir dükkan sana "aşk böceğim" diyebilir mi?
- Honey bunny, Happy birthday to you
- Ballı tavşan, doğum günün kutlu olsun.
You had a wet dream, honey bunny.
Islak bir rüya görmüşsün tatlım.
Hi, honey bunny.
Merhaba, tatlım.
- My honey bunny has the flu.
- Tatlı kızım grip oldu. Ne kötü.
- Thanks, honey bunny.
- Teşekkürler tatlı tavşanım.
Honey bunny?
- Tavşanım?
This is honey bunny.
Behiye, tavşancık.
Honey Bunny.
Tatlı tavşanım.
Honey bunny?
Tatlım.
Yes, honey bunny...
Evet, sevimli tavşanım...
Honey bunny, come on!
Hadisene hayatım!
You're still fucked, honey bunny!
Hala b.ku yemiş durumdasın tatlı tavşancık!
- You're my Honey Bunny.
- Sen beni Tatlı Tavşanımsın.
- Honey Bunny.
- Tatlı tavşan.
I just want to look great for my honey bunny.
Ballı çöreğime harika görünmek istiyorum.
No way, honey bunny. He's not through with you.
Hiç şansın yok, tatlı kız.
A bunny for my honey
Sevgilime bir tavşan
Are you a bunny, honey!
Sen tavşan mısın, tatlım?
Honey funny bunny.
Tatlı neşeli tavşancık.
There's my big bunny, honey-woney
İşte benim tombul tavşanım!
When I see one that looks nice I'll put my honey-bunny bride down on the bed.
Güzel bir motel bulunca sevgili yeni eşimi yatağa yatıracağım.
- It's still cool, Honey Bunny.
- Sakin ol.
It's time to show me what you've learned, honey bunny. Students : Shh.
Şimdi bana ne öğrendiğini göster bakalım tatlım.
A nice, low-key party just like my honey-bunny insisted. DAPHNE :
Tatlı tavşanımın istediği gibi sakin bir parti olacak.
Oh, oh, it's okay, Bunny, honey.
Oh, tamam Bunny, tatlım.
Are you okay, honey-bunny?
İyi misin tavşancık?
Aww, honey-bunny-boombox...
Ovv, minik tavşanım... köpeğini ve en iyi dostunu özlediğini biliyorum... ama yarın eve dönüyoruz ve...
- Well, Barney Bunny should be in the bottom dresser drawer, honey, because that's his very own bed.
- Şey, Barney Bunny kıyafet dolabının en alt çekmecesinde olmalı hayatım. Çünkü o onun kendi yatağı.
My honey bunny.
Minnoş tavşanım.
The way her little nose is turned up just a little bit is so honey-bunny!
O, küçük sivri burnu, tatlı bir tavşan gibi.
Hi, honey bunny, boozie, boozie,
Merhaba, benim tatlım, hayatım, şekerim,
Bunny B... Is a honey bee.
"Bunny B. Bir balarısıydı."
there's my little honey bunny.
İşte benim tatlı tavşanım.
- What, honey-bunny?
- Ne, bal-bunny?