Hooked traducir turco
3,630 traducción paralela
Just a classic club kid hooked on speed because I was stupid.
Hızlı yaşayan klasik bir kulüp çocuğuydum. Çünkü aptaldım.
Yeah, my fruit guy Farique hooked us up with some next-level dates, so we're gonna stay inside and house those bad boys.
Biz de evde kalıp o afacanları tırtıklayacağız.
Problem is, Doc, you're hooked.
Sorun şu ki ; Doktor. Sen kancamdasın.
Oh, I am not hooked.
Kancanda falan değilim.
Looks like you've hooked your fish.
Görünüşe göre balığın oltaya geldi.
All right, I'm hooked.
Pekala, taktım.
It's just the method in which they were hooked up is the variable that is probably weakest.
Hangi kayışlara asıldığı yöntemi... muhtemelen zayıf noktası o.
Kyle hooked on painkillers?
Kyle ağrı kesicilere mi bağımlıymış?
They hooked the keys from the hall table.
Girişteki masanın üzerinden anahtarı almışlar.
He got me hooked.
O beni bunun bağımlısı yaptı.
How many kids join gangs, get hooked on drugs, die during that time?
Bu süre zarfında kaç çocuk çetelere üye olacak, uyuçturucu çekecek ya da ölecek?
My team already hooked into the security cameras in the Rayburn building.
Ekibim, Rayburn binasındaki güvenlik kameralarını çoktan ayarladı.
Then I can find them'cause he's hooked up to a network.
O zaman ben onları bulabilirim, çünkü bir internet ağına bağlıymış.
So you hooked up the artery, and you sewed it shut?
- Arteri birleştirip diktin mi yani? - Böyle şeyler olur Joel.
Blood flow is reestablished, bones plated, nerves, tendons hooked back up.
Kan akışı yeniden sağlandı, kemikler kaplandı, sinirler ve tendonlar bağlandı.
Yeah, it has to be hooked up to something like a lamp or a computer screen.
Evet, lambaya ya da bilgisayar ekranına bağlanması gerek.
They got him hooked up to a lot of machines.
- Onu bir sürü makineye bağladılar.
You know, I haven't hooked up yet, and I'm mad horny, son!
Daha kimseyle tanışamadım biliyorsun. Üstelik fena azdım evlat!
Doctors have to notify the police of all gunshot wounds, fake names are flagged by insurance computers, and hospital security is often hooked into law enforcement.
Doktorlar tüm silah yaralanmalarını polise bildirmek zorundadır, sahte isimler sigorta bilgisayarları tarafından tespit edilir..... ve hastane güvenliği genellikle güvenlik güçleriyle irtibat halindedir.
You got hooked, right?
Bağımlısı oldunuz değil mi?
The guy that I hooked up with...
Beraber olduğum çocuk- -
If that mad dog of west sect found out I hooked you up with this deal You'll be damned to hell,
Batı mezhebinin kızgın köpeği sana bu anlaşmayı benim bağladığımı öğrenirse cehennemi boylarsın.
Uh, I pulled some strings with Liam's wardrobe department, and they seriously hooked us up.
Liam'ın gardırop departmanından torpil yaptırdım. Ve onlar da bize bunları ayarladılar.
You know, I wasn't actually that bothered when you first hooked up with her.
Biliyor musun onunla ilk yattığında kızgın bile değildim.
This is hooked up to U.S. immigration.
Bunun ABD göçmenlik ve vatandaşlık bürosu bağlantısı var.
I wanted you to see what kind of guy he was before you hooked up with him.
Onunla birlikte olmadan önce, nasıl biri olduğunu gör istedim.
Hooked up with him?
Onunla birlikte olmadan önce mi?
It was just hooked onto my bag.
Çantama takılmıştı.
Hong Shouting is too hooked on opium.
Hong afyon bağımlısı. Bir yere gidemez.
Could the weirdness be that Steven hooked up with your mom in a dungeon when you were in grade school?
Sen ilkokuldayken Steven'ın annenle bir zindanda yatmış olmasının garipliği yüzündendir belki de?
She's hooked.
Çok sevecek.
You're hooked now.
İşte benim hocam.
Everyone was hooked.
Herkes müptelası olmuştu.
She and my cousin hooked up once.
Kuzenim ve o bir kere takılmıştık.
If these, uh, claims hold water, this counterfeiting ring you're hooked into is quite extensive.
Eğer iddialarınızın geçerli bir yanı varsa, bu kalpazanlık şebekesi bayağı büyük.
- Yeah, right... right after we hooked up.
- Evet, işi pişirdikten hemen sonra.
They hooked you up to vodka.
Sana votka bağlamışlar yukarda.
Hooked up with the Ijil Rebels somewhere along the border, then he followed the pied piper across Pakistan, into Afghanistan.
Sınır boyunda bir yerlerde Ijil İsyancıları'yla takılmış. Daha sonra Pakistan üzerinden Afganistan'a geçmiş.
Hooked in to Texas oilman Clay Stinson, away from the dunes and into our house.
Clay Stinson adında Teksaslı bir petrolcü Dunes yerine bizim mekâna gelecek.
Is this the guy you hooked up with a couple of weeks ago who never called back?
Bu çocuk seninle birkaç hafta önce birlikte olup da bir daha aramayan değil mi?
Many became hooked on alcohol and tobacco.
Çoğu alkol ve sigara bağımlısı oldu.
You ever hooked a baby up to ECMO before?
Daha önce hiç bir bebeği ECMO'ya soktun mu?
Well, now that he's hooked up to ECMO, the baby needs to be monitored 24 / 7.
ECMO'ya bağlandığına göre bebeğin 7 gün 24 saat takip edilmesi gerek.
You hooked her O-2 to the I.V.
Oksijeni seruma bağlamışsın.
She totally got me hooked on genealogy.
Beni cidden soybilime bağımlı hale getirdi.
He probably hooked up with somebody.
Muhtemelen takılacak birini bulmuştur.
- He's not hooked yet.
- Ağzı çengele oturmadı daha.
And Andrew had done a movie with Spike Jonze and he hooked me up with Spike.
Andrew, Spike Jonze'la bir film çekmişti. Beni Spike'la tanıştırdı.
And Spike hooked me up with some people from Girl Skateboards.
Spike da beni Girl Skateboards'dan birileriyle tanıştırdı.
He hooked up at Warehouse 1 0-2 yesterday
Dünkü depo 10-2 işini bağlamıştı.
Hart of Dixie 02x07 Baby, Don't Get Hooked On Me Original Air Date November 20, 2012
Çeviri :