Horn honks traducir turco
204 traducción paralela
Margaret, listen to me. [Car Horn Honks]
Margaret, beni dinle.
( Horn honks ) This must be Rex and his mysterious woman.
Rex ve onun gizemli kadını olmalı.
- [Car Horn Honks] - Hey : I don't want to miss my flight :
- Hey, uçuşu kaçırmak istemem.
[Car Horn Honks]
[Car kornası çalıyor]
[Horn Honks]
[Korna çalıyor]
He's throwing away money.! [Horn Honks]
Adam para saçıyor!
And me, a serious actor, gets to play the first off-stage Nazi. [HORN HONKS ] [ HORN HONKS]
Ve ben, ciddi bir aktör, Nazi komedisi oynayacağım.
[Horn Honks] Hey, you.
Hey, sen!
You're sure that you have? [Horn Honks]
Yanına aldığına emin misin?
Whoa! [Tires Screech, Horn Honks] Hold it!
Dur orada!
♪ we're headed home so we can ♪ [horn honks] ♪ start to celebrate ♪
Eve gidiyoruz Kutlamaya başlayabiliriz
Come on in. ( horn honks ) Hello.
Girin.
[Horn honks]
[Korna çalar]
- ( horn honks ) - MOM, PLEASE, YOU GOTTA TAKE IT BACK.
Anne, lütfen, geri alman gerekiyor.
[CAR HORN HONKS]
Gitmiş!
It's hard to find a man of his caliber. " ( horn honks )
Onun kalibresinde bir adam daha yoktur.
This guy's fresh out of the asylum! [CAR HORN HONKS] Oh, that's my date.
Yani, işten eve geliyor ve hiçbir şey yapmadan, kanepeye oturup tv izliyor..
[Horn honks]
- Haklıydım Ebby.
I'll tell you about it. Taxi! [Horn honks]
Taksi!
[Car horn honks]
[Korna Sesi]
[Car horn honks]
[Araba Kornası]
[Horn Honks ] [ Man] Watch it.
Dikkat et.
- Milo, shhh. - [Horn Honks]
- Milo, shhh.
- Will you bring me back something? - [Horn Honks]
Gelirken bana birşey getirecek misin?
- [Horn Honks]
Taksi! Taksi!
[CAR HORN HONKS]
[ARAÇ KORNASI ÇALIYOR]
Look out! - [Horn Honks] - It's Toad on the road!
Kurbağa tekrar yolda!
- It's Gene, KC Trucking. Local 59. - [Horn Honks]
- Gene KC Kamyon, 59 alanı - [korna]
( Car horn honks )
En yakın zamanda yine gelin.
( Horn Honks ) Bye, Paul.
Bye Paul.
¶ ooh-ooh inspector gadget ¶ [horn honks]
Mm-hmm. Mm-hmm. Aha.
( horn honks ) Speed up, jerk!
HIZLANSANA PİSLİK!
( car horn honks ) Oh, well, there's your cab.
Taksin geldi.
- [Horn Honks] - Come on! Geez!
Hadisene!
Bart, the Internet is more than a global pornography network. - It's a - - [Horn Honks]
Bart, internet küresel bir pornografi ağından çok daha fazlasıdır.
We're going to die! [Horn Honks]
Öleceğiz!
It's still the same dark street, isn't it? - And the signal is three honks on the horn.
Aynı karanlık sokak, parola üç korna değil mi?
All the time I was thinking about that dark street on the way to the station... where I was to do it... and the three honks on the horn that were to be the signal.
Sürekli bu işi yapacağımız karanlık sokağı düşünüyordum. Ve parolamız olan üç kornayı.
Evidently the man honks the horn and that's the signal.
Belli ki adam korna çalıyor, işaret bu.
François! Oh, my! ( Honks horn )
François!
Some guy honks his horn, you come running?
Her korna çalan erkeğin peşinden mi gideceksin?
[CAR HORN HONKS]
CD'Sİ ÇIKTI
[HORN HONKS]
Eric!
[Horn Honks ] [ Chatter]
Gel.
Nobody honks this horn but me, okay, pal?
Klaksonumu kimse kullanamaz, tamam mı, dostum?
Sit down! You don't have to run off when she honks the horn.
Kornayı çaldığı anda gitmek zorunda değilsiniz.
- [Horn Honks]
Dogru.
Got that? ( honks car horn ) ( telephone ringing )
Anladın mı? Evet.
[Horn Honks]
Taksii, dur!
Let's see how well you fly without those wings! [TRUCK HONKS HORN ] [ ROARS]
O kanatlar olmadan nasıl uçabileceğini görelim bakalım! Bana yardım et.
( car horn honks ) Well, there's my cab.
İşte, taksim geldi.