How long has it been traducir turco
1,078 traducción paralela
It's been... how long has it been?
Ne kadar... ne kadar zaman oldu?
How long has it been closed down?
Burası kapanalı ne kadar olmuş?
- How long has it been?
- Kaç saat olmuş?
[Sighs] How long has it been?
Ne kadar oldu?
How long has it been since we were together?
En son burada beraber olduğumuzdan beri ne kadar zaman geçti?
Well, how long has it been since it's worked?
Çalışmaya başladığından bu yana ne kadar zaman geçti?
how long has it been since we've seen a movie?
Vardı.
How long has it been?
Ne zamandır yoksun!
How long has it been?
Ne kadar oldu?
- I hope not. How Long has it been, Cowboy?
Ne kadar oldu Kovboy?
- So, how long has it been going on?
- Bu ne zamandır devam ediyor?
Lord, how long has it been?
O ne zamandır oradaydı?
How long has it been since the two of you saw each other?
Görüşmeyeli ne kadar oldu?
How long has it been since we saw each other last?
En son ne zaman görüştük?
How long has it been?
Aradan ne kadar zaman geçti?
- How long has it been?
- Ne kadar oldu?
How... how long has it been?
Nasıl... Ne kadar zamandır bu haldeyim?
So, how long has it been since you've seen John?
Peki sen John'la görüşmeyeli ne kadar oldu?
How long has it been since we've seen each other?
Birbirimizi görmeyeli ne kadar oldu?
How long has it been here?
Kim bilir ne zamandır burada?
And just work it out. How long has it been since we've had a bed to ourselves?
Ayrıca şu da var aynı yatakta tek başımıza yatmayalı ne kadar zaman geçti?
Well, how long has it been? When was the last time I saw you?
Seni en son ne zaman görmüştüm?
How long has it been?
Ne zamandır kapalı?
How long has it been like this?
Ne zamandır böyle?
How long has it been?
Kaç dakika geçti?
Tish, how long has it been since we've waltzed?
Tish, nasıl da uzun zaman olmuş vals yaptığımız zamanlar?
How long has it been, Bob, since you could see your dick?
Aletini en son ne zaman görebildin Bob?
So how long has it been in the basement?
Peki, bu ne kadardır bodrumda?
- how long has it been?
- Gideli ne kadar oldu?
- How long has it been, eight months?
- Ne kadar oldu, sekiz ay? - Sekiz buçuk.
- How long has it been your room?
- Burası ne zamandır senin odan?
How long has it been happening?
Bu ne zamandan beri oluyor?
How long has it been since your last diplomatic contact?
Son diplomatik bağlantıyı ne zaman yaptınız?
How long has it been since you left convent, Isabel?
Manastırdan ayrılalı ne kadar oldu, Isabel?
How long has it been since you've had a real hemorrhage?
Gerçek bir kanama geçirmenin üzerinden ne kadar zaman geçti?
Well, how long has it been, you know, since you... used it?
Ne kadar oldu? Yani uygulama yapmayalı.
- So how long has it been now, Charlie?
- Kaç hafta geçti?
- Well, how long has it been?
Ne kadar oldu?
Captain, how long has it been since you've seen a doctor about your lrumodic Syndrome?
Kaptan, Irumodik Sendromunuz için en son ne zaman bir doktorla görüştünüz?
How long has it been anyway?
Sahi, ne kadar zaman oldu?
How long has it been since I've seen you?
Sizi en son ne zaman görmüştüm?
How long has it been since your last period?
Son adetiniz ne zamandı?
Mr. Luck, how long has it been since you were dialyzed?
Bay Luck, diyalize en son ne zaman bağlandınız?
How long has it been, Stab? About five years?
Ne kadar oldu Stab?
How long has it been since you've seen that many customers waiting to get in here?
İçeri girmek için bekleyen bu kadar müşteriyi en son ne zaman gördün?
- How long has it been on?
- Ne zamandan beri açık?
How long is it since Abel has been outside?
Abel ne zamandır dışarı çıkmıyor?
Since I know both sides, to bring the proof of maidenhead after nuptial her mother was staying at groom's house in a room downstairs Prosecuter demanded that it's asked how she knows the suspect, whether he has disturbing behaviour and it's been asked she knows him well, that he's quite, hardworking person, one evening he shouted on his mother because she didn't cook lentil soup and long while ago while his mother, was praying in the afternoon he approached from back and fired a cork gun right next to her ear thus distruptep her praying Witness Hasan Balcõ invited to court.
İki yanı da tanıdığımdan, gerdek ertesi gelinin kızlık nişanını anası evine götürmek için o gece oğlan evinde alt katta bir odada yattığını söyledi Savcı sanığı nasıl tanıdığını, dengesiz davranışları olup olmadığının sorulmasını istedi, soruldu İyi tanıdığını, az konuşan, çalışkan biri olduğunu, bir akşam tarla dönüşü, niye mercimek çorbası pişirmedi diye anasına bağırdığını, eskiden bir gün de, ikindi namazı kılarken arkasından yaklaşıp, kulağının dibine mantar tabancası patlatarak namazı bozdurduğunu söyledi Tanıklardan Hasan Balcı duruşmaya alındı.
Hey, you old son of a gun, where you been all these days? How long has it been, six, seven years?
Pekala.
- How long has he been at it?
- Ne kadar oldu peki?
How long has it been?
Ne kadar olmuştu?