I'll get you something to eat traducir turco
63 traducción paralela
I'll get you something to eat.
Yemek getireyim.
Now you girls set yourselves down, and I'll get you something to eat.
Şimdi siz kızlar oturun, ben yiyecek bir şeyler getireceğim.
I'll get you something to eat.
Sana yiyecek bir şeyler hazırlayayım.
Now, I want you to get yourself something to eat, and I'll go and see what I can do for you with Mr. Corvier.
Şimdi bir şeyler yemeni istiyorum. Ben de Bay Corvier'e gidip senin için ne yapabileceğine bakayım.
I'll get you something to eat.
Sana yiyecek bir şey getireyim.
I'll get you something to eat.
Sana yiyecek bir şeyler getireceğim.
I'll get you something to eat.
- Sana yiyecek birşeyler hazırlayayım.
I'll get you something to eat
Sana yiyecek bir şeyler getireyim.
I'll get you something to eat.
Size yemek getireyim.
Well I thought you might want to get some rest, maybe have something to eat then we'll have one of the boys show you around.
İsterseniz önce biraz dinlenin, bir şeyler yiyin. Sonra çocuklardan biri size etrafı gezdirir.
I'll get you something to eat
Size yiyecek bir şeyler getireyim.
I'll go to get some milk, and something to eat for you.
Gidip, yemen için bir şeyler ve süt alacağım.
Wait, I'll get you something to eat
Bekle de sana biraz yiyecek getireyim.
Let's go in the kitchen and get something to eat then we'll get changed, then I'll bet you in 30 seconds Bruce and Scotty will come through the door laughing their heads off...
Hadi mutfağa gidip yiyecek bir şeyler alalım. Sonra da düzeleceğiz, bahse girerim 30 saniye sonra Bruce'la Scotty birbirini köstekleyerek, kahkahalar içinde kapıdan içeri girecekler.
- I'll get you something to eat.
- Yiyecek bir şey getireyim.
Come on in. I'll get you something to eat.
Gelsene, bir şeyler yeriz.
Come on, I'll get you cleaned up and fix you something to eat.
Hadi seni temizleyip yiyecek bir şeyler hazırlayım.
Now I'll really get you something good to eat, Setsuko!
Şimdi sana yiyecek bir şeyler alacağım Setsuko!
You go to the car, I'll get us something to eat.
Sen arabaya git ben yiyecek alayım.
I'll get you something to eat.
Sana yemek yapayım.
I'll get you some fresh clothes and something to eat, too.
Sana yiyecek ve giyecek bir şeyler ayarlayalım.
I'll get you something to eat.
Ben de sana yiyecek birşeyler vereyim!
You sleep. I'll go and get something to eat.
Ben de gidip yiyecek bir şeyler bulayım.
I'LL GET YOU SOMETHING TO EAT.
- Kıza biraz cin verin. Sana yiyecek bir şeyler getireyim.
Come on, I'll get Nathan to bring you both something to eat, and we can catch up.
Gelin haydi Nathan yiyecek bir şeyler getirsin biz de hasret giderelim.
I'll get you something to eat.
Seni eve götüreceğim ve yiyecek bir şey vereceğim.
Now, why don't you go get us something to eat for the road, and I'll deal with Needlenose.
Şimdi, neden bize yol için yiyecek bir şeyler almıyorsun? .. ben de İğneburun'la anlaşacağım.
I'll get you something to eat.
Size yiyecek bir şeyler alalım.
All right well you'll have to wait till I get something to eat.
- Bekle. Açlıktan ölüyorum.
I'll get you something to eat.
Sana yemek getireyim.
I'll go get you something to eat.
Gidip sana yiyecek birşeyler alayım.
I'll get you something to eat.
Ben yemek hazırlayayım.
I'll find you something to eat, don't worry, I'll get food for you.
Sana yiyecek bir şeyler bulacağım. Güven bana, sana yiyecek bir şeyler bulacağım.
I'll take you to get something to eat.
Seni yemeğe götüreyim.
I'll get you something to eat.
Gidip yiyecek bir şey getireyim.
I'll get you something to eat.
Sana yiyecek bir şeyler getiriyim.
I'll get you something to eat.
Sana yiyecek bir şeyler getireyim.
Now I'll really get you something good to eat, Setsuko!
simdi sana yiyecek bir seyler alacagim Setsuko!
Well, why don't you fix us something to eat... and I'll go get some.
Sen yiyecek bir şeyler hazırla ben de gidip bira alayım.
I'll have them warm you something to eat, and get you an injection as well.
Gidip hemşireye sana yiyecek bir şeyler getirmesini ve bana da bir iğne yapmasını söyleyeyim.
I'll get you something to eat.
Yiyecek bir şeyler getireyim.
I'll get you guys something to eat.
Size yiyecek bir şeyler getireyim.
Why don't you dry off and get something to eat and I'll go take care of the car?
Neden üstünü kurulayıp da yiyecek bir şey bulmuyorsun? Ben de o arabayla ilgilenirim.
All right, I'll go get you something to eat.
Pekala, sana yiyecek birşeyler getireceğim.
Right, let's get this sold and I'll get you something to eat.
Pekala, bunu satalım. Sana yiyecek bir şeyler alacağım.
Come on, I'll get you something to eat.
Haydi, sana yiyecek bir şeyler alacağım.
You've done it. I'll get you something to eat.
Sana yiyecek bir şey getireceğim.
Um, I'll just- - can I get you something to eat?
Yiyecek bir şey ister misiniz?
I'll get you something to eat.
Sana bir şeyler ikram edeyim.
All right. Well, I'll get you something to eat.
Pekala, yiyecek bir şeyler bakalım.
– I'll get you something to eat.
- Yiyecek bir şeyler getireyim.