I'm an engineer traducir turco
220 traducción paralela
I'm an engineer.
Ben mühendisim.
- I'm an engineer, and naval ordinance just happens to be my subject.
Ben bir mühendisim, branşım da donanma silahları.
- he's all kinds of an engineer, I'm sure.
- Eminim O bütün mühendisliklerden anlıyordur.
I'm an engineer. Scott Henderson, Inc.
- Scott Henderson Şirketi'nde mühendisim.
I'm an engineer.
Ben bir mühendisim.
It's a dam building project. I'm an engineer.
Baraj inşaatı projesinde mühendis olarak.
I ought to be an engineer.
Makinist olmalıydım ben.
I'm an engineer on the 9th Avenue El.
El Bulvarında mühendisim.
I'm sure your chief engineer would welcome the advice of an ex officer of the Royal Marines.
- Çarkçıbaşının eski bir kraliyet donanma memurunun tavsiyesini memnuniyetle karşılayacağına eminim.
I'm an engineer!
Ben bir mühendisim!
I'm an engineer.
Mühendisim.
I'm no line officer. I'm an engineer.
Tahkimat subayıyım.
I want to be an engineer anyway.
Ben mühendis olacağım zaten.
I'm an engineer from Nowa Huta.
Nowa Huta'da bir mühendisim.
I fooled you with the story of an engineer cutting paper!
Seni bir kağıt oymacısı mühendisim diye kandırdım.
Next year I'll get my diploma as an engineer and then it's straight to work.
Önümüzdeki yıl mühendis diplomamı alıp, hemen işe başlayacağım.
But I'm just an engineer, so I don't really know.
Fakat ben bir mühendisim, sahiden bilmiyorum.
- I'm an engineer.
Ya sen?
I was good at math, but I couldn't see teaching or being an engineer.
Matematiğim de iyiydi, ama öğretmenlik veya mühendislik yazmadım.
Please take some days off at work You'll have to be in charge here I can't do that, dad I'm an engineer
Lütfen işinden izin alıp.... burada yerime bakıver baba yapamam
Uncle Chen, I'm an engineer not a boxer
Chen Amca, ben mühendisim boksör değil
- I'm an inspector, not an engineer.
- Ben denetçiyim, mühendis değil.
I just used my college education with job, an electrical engineer.
Sadece üniversite eğitimimi için kullandım, iş için, elektrik mühendisliği.
I'll end up being an engineer... and it'll only be worse for me.
Mühendis olacağım... -... ve benim için sadece daha kötü olacak.
- I'm gonna be an engineer.
- Mühendis olmak istiyorum.
I'm an engineer, goddamn it!
Lanet olsun, ben mühendisim be!
I'm an aerospace engineer.
Havacılık mühendisiyim.
I'm studying to be an electrical engineer.
Elektrik mühendisi olmak için çalışıyorum.
I've ordered an immediate investigation into the death of Assistant Chief Engineer Singh.
Asistan Şef Mühendis Singh'in ölümüyle ilgili... acil bir soruşturma başlattım.
What you were saying before about loneliness, I'm an electrical engineer...
Hani yalnızlıktan söz ediyordun ya? Ben elektrik mühendisiyim ve...
I'm an engineer.
Muhendisim.
Look, I'm an engineer.
Bakın, ben mühendisim.
Speaking as an engineer I think it would be best to bleed you again.
Bir istihkamcı olarak konuşacak olursam sanırım tekrar kan aldırmak sizin için en iyisi olur.
I'm going to be an engineer.
Bir mühendis olacağım.
Just to let you know, I'm an engineer.
Sadece bilmeni istiyorum, ben bir mühendisim.
I'm not an engineer!
Ben mühendis değilim.
Miss Chiaromondo, I'm not an engineer.
Bayan Chiaromondo, ben mühendis değilim.
- I'm not an engineer.
- Ben Mühendis değilim!
You know, I'm glad you're an engineer.
- İyi ki sadece makina mühendisisin.
But what I don't understand is why anybody would want to genetically engineer someone with such an obvious flaw.
Fakat anlamadığım, neden biri genetik yolla böyle bariz kusurlu birisini yapmak istesin ki?
and being able to make decisions that you are responsible for only a drunkard said i'm alright i am a chemical engineer now i'm an alcoholic
Ve kendilerinin sorumlu olacağı kararlar almak gibi. Sadece bir ayyaş, "Ben iyiyim" dedi. Ben bir kimya mühendisiyim.
I'm an engineer in the Maintenance Department.
Ben sadece bir mühendisim.
I am a diagnostic tool, not an engineer.
Ben bir teşhis aracıyım mühendis değilim.
I'll have you know I did two years as an engineer's assistant aboard a Trabalian freighter.
Trabalyan kargo gemisinde iki yıl boyunca, Baş çarkçı asistanı olarak, görev yaptığımı, bilmeni isterim.
I sent an engineer to check the mainframe.
Ana sistemi kontrol etmesi için bir makinist yolladım.
I'm not an orbital engineer.
Ben yörünge mühendisi değilim.
I need an engineer down here right away.
Burada bir mühendise ihtiyacım var.
I'm a genius, not an engineer.
Ben dahiyim ama mühendis değil.
Well, I'm an engineer.
Ben bir Baş Çarkçıyım.
I'm actually an unemployed software engineer.
Aslında ben işsiz bir yazılım uzmanıyım.
Mr. Bornier... I'm an engineer. - I haven't worked in 10 months.
Bay Bornier, mühendisim, on sekiz aydır iş arıyorum.
i'm an accountant 23
i'm angry 120
i'm andy 36
i'm an actor 97
i'm an alien 23
i'm an only child 57
i'm an angel 23
i'm an american 72
i'm an architect 38
i'm an astronaut 23
i'm angry 120
i'm andy 36
i'm an actor 97
i'm an alien 23
i'm an only child 57
i'm an angel 23
i'm an american 72
i'm an architect 38
i'm an astronaut 23