English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / I'm feeling

I'm feeling traducir turco

10,177 traducción paralela
♪ I'm feeling older
♪ Yaşlanmış hissediyorum
Well, I'm feeling a little down, but don't worry.
Biraz moralim bozuk ama merak etme.
Feeling like I let you down the other day.
Sizi önceki gün hayal kırıklığına uğrattığımı düşünüyorum.
Shall I end that lingering feeling for you?
O pişmanlık... Senin için sonlandırayım mı?
Why am I the one who's feeling like I'm stuck in the mud?
Neden çamura saplanmış gibi hisseden kişi benim?
Right now, I'm feeling this deposition - is never going to end.
- Şu anda, ifade vermem hiç bitmeyecek gibi hissediyorum.
I'm getting the feeling That i'm not exactly their favorite person right now.
Şu anda tam olarak onların sevdiği kişi olmadığımı hissediyorum.
I hope your husband's feeling better.
Umarım kocanız daha iyidir.
I have been feeling something nearly new.
Yeni bir şeyi hissediyorum. O nedir aşkım?
So excuse me if I'm not feeling more enthusiastic.
Bu yüzden fazla coşkulu olamadığım için kusuruma bakma.
Personally when I start feeling like I'm gonna go over the edge, I begin to salivate in the back of my mouth.
Mesela ben yoldan çıkacağımı hissettiğimde ağzımın arka tarafından salyalar gelmeye başlıyor.
I'm feeling symbolic.
Sembolik olayım dedim.
Ever since we woke up, I haven't been able to shake the feeling I'm pregnant.
Uyandığımızdan beri, hamile olduğum fikrini kafamdan atamıyorum.
I'm not feeling great.
- Ben iyi değilim.
I'm glad you're feeling better.
İyileşiyor olmana sevindim.
I remember feeling relieved.
Rahattım.
You know what I'm feeling about you?
Senin için ne hissettiğimi biliyor musun?
I've been feeling run down lately, my stomach's been weird, and I just did the math in my head and I think I'm a little bit late.
Son zamanlarda bir hayli zayıf düşüyorum, midem bir garipleşti kafadan yaptığım hesaplarda, birazcık gecikmeler olmaya başladı.
What I'm feeling, what I know, is real.
Hissettiklerim ve bildiklerim gerçek.
I'm glad you two are feeling more comfortable with each other.
Birbirinizin yanında rahat etmenize sevindim.
I dont know why I say that. But I want to share with you my feeling.
Nedenini bilmiyorum ama sana duygularımı açmak istiyorum.
♪ You'll know the way I'm feeling ♪
# Hislerimi biliyorsun #
I'm talking about feeling his inexperience as clearly as I can feel this glass.
Onun bahsettiğim tecrübesizliği bu bardağı hissetmem kadar netti.
I've got this terrible feeling that it's more than just a coincidence.
Tesadüften çok daha fazlası olduğuna dair korkunç bir hisse kapıldım.
I liked the feeling.
Verdiği histen hoşlanmıştım.
And I was feeling that way about your sister, but then I woke up this morning... and it was gone, just like that.
Ve kardeşin için de aynı şekilde hissediyordum fakat daha sonra bu sabah uyandım ve birden o his gitmişti.
I have a feeling I've just dodged something and I don't know what.
Az önce bir şeyi ucuz atlattığım hissi var ve ne olduğunu bilmiyorum.
But I have to be cautious as well when one of my doctors tells me that they're feeling dizzy during surgery, I have no choice but to take them off of surgical rotation until they've been cleared.
Ancak benim de tedbirli davranmam gerek eğer doktorlarımdan birisi ameliyat esnasında başım döndü diyorsa, durum netleşene kadar onu cerrahi rotasyondan çıkarmaktan başka şansım yok.
I have a feeling I've just begun to learn The extent of your skills. General renaude.
Sanırım senin yeteneklerinin sınırlarını öğrenmeye başladım.
the patriarchy somehow convinced us that visible panty lines were unacceptable, so now I've just grown accustomed to the feeling of a fabric rope against my actual asshole all day.
Bu yüzden de artık kumaştan bir ipin bütün gün kıç deliğime değmesi hissine alıştım.
Just... I'm feeling a little sleepy.
Sadece biraz uykulu hissediyorum.
I'm pleased to see that you're feeling better, but you need to lie back down...
Daha iyi hissediyorsun, bunu gördüğüme memnunum, ama yalanlarınızı geri çekmeniz lazım.
I'm feeling a little fried.
Biraz sarhoşum.
Whenever I'm feeling overwhelmed, I mentally transition into a better version of myself.
Bunaldığımı hissettiğimde zihinsel olarak daha iyi bir versiyonuma atlıyorum.
Added to which, I'm feeling pretty rough.
Bu arada ben pek iyi hissetmiyorum.
I had this sense, this feeling that I needed to get to the tree line, so I started running.
Ağaç sınırına ulaşmam gerektiğine dair bir hisse, duyguya kapıldım. O yüzden koşmaya başladım.
No, no, no, that-that's not what I'm feeling.
Hayır, hayır, hayır, benim hissettiğim öyle birşey değil.
should I do this in an accent so that I can undercut some of the awkwardness I'm feeling? - No.
Söyleyeceklerimi garip bir aksanla hissettiğim garip duyguyu azaltabilir miyim biraz?
I'm feeling kind of cocky after beating a bat plague with $ 20 worth of used hardware.
20 dolarlık yazılımla yarasa sorununu halletmemden dolayı birazcık ukala hissediyorum.
Instead of dealing with being hurt and alone and afraid that this horrible, empty feeling is all there is, I run from it.
Acımla ve yalnızlığımla yüzleşmek yerine içimdeki berbat boşluk duygusundan korktum ve kaçtım.
I take it you're feeling better?
Daha iyisindir umarım?
I'm-I'm not feeling well.
Kendimi iyi hissetmiyorum.
I'm getting a bad feeling about this.
Bu konuda içimde kötü bir his var.
Gem hates feeling trapped, so I'm not sure a resort's really our kind...
Gem zorlamadan nefret eder, yazlık bir mekanın bizim tarzımız...
I'm afraid I'm not feeling very well.
Korkarım kendimi iyi hissetmiyorum.
I'm sorry, I'm not feeling well.
Üzgünüm kendimi iyi hissetmiyorum.
So, you can imagine something of what I'm feeling.
O yüzden neler hissettiğimi anlarsın.
I stayed with Mary for a year, but she... I was bored of people feeling sorry for me, so I went to London.
Bir yıl Mary'nin yanında kaldım, ama insanların benim için üzülüp durmasından sıkıldım, Londra'ya gittim.
I'm feeling more and more like I'm walking into some dark alleys.
Gitgide karanlık yollara giriyormuşum gibi hissediyorum.
Well, I wasn't feeling heard when I told you that I was frustrated with your endless stream of contractor quotes.
Güzel de. Bende senin bitmek bilmeyen fiyat tekliflerini beklerken dinlenmediğimi hissettim ve hayal kırıklığına uğradım.
Well, I hope you do one day, and I hope they're taken away from you like you took mine from me so you could feel the same pain I'm feeling.
Umarım bir gün olur ve benimkileri aldığın gibi senden alınırlar böylece hissettiğim acıyı hissedebilirsin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]