English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / I'm from the future

I'm from the future traducir turco

239 traducción paralela
Brother John, I've come down from town... to tell you that I'm very sorry... for all the trouble I have given you... and that I fully intend... to lead a better life in the future.
Kardeşim John, kasabaya sana yaşattığım tüm sorunlar için üzgün olduğumu söylemeye geldim. Gelecekte daha iyi bir yaşam sürme konusunda niyetim gerçekten ciddi.
From the moment I felt you in my arms as we were dancing our future has been clear to both of us.
Dans ederken, seni kollarımın arasında hissettiğimden beri ikimizin geleceği, gözümde canlandı.
And in future, when I'm having a private conversation, keep the hell away from me.
Bundan sonra, özel bir görüşme yaparken benden uzak dur.
I'm willing to change. If you're free in the near future, I'd, well... we'd... like to show you Yonkers from top to bottom.
Eğer, bu aralar boş zamanınız olursa... size Yonkers'ı göstermek isterdik.
If I should fail to return from the unknown, the whole future ofour civilization may be yours to preserve or destroy, so think well before you act.
Eğer bu bilinmeyene yapacağım yolculuktan dönemezsem, uygarlığımızın geleceği yaşaması ya da yıkılması sizin elinizde olacak, o yüzden herşeye çok dikkat edin.
I believe that time is like an endless motorway with an infinite number of lanes all running from the past into the future.
Ben tamamı ile otoyolların geçmiş ve gelecek arasındaki sonsuz bir köprü olduğuna inanırım.
I suppose, to save them from the world of the future.
Sanırım, onları gelecekteki dünyadan kurtarmak için.
Away from the city, I am able to reflect about my life and make decisions about my own future.
Şehirden uzak, Hayatımı gözden geçirebilir ve geleceğim hakkında kararlar alabilirim.
I'm from the future.
Ben gelecekten geliyorum.
I'm going to catch this kid and put a dent in his future 15 years from now, when he looks back on the ruin his life has become, - he will remember Edward Rooney
Bu çocuğu yakalayıp geleceğini mahvedeceğim. 15 yıl sonra, mahvolmuş hayatına geri dönüp baktığı zaman, Edward Rooney'i hatırlayacak.
The world seems to be sinking into dust, but I recount... as in the beginning... in my sing-song voice, which sustains me... saved by the tale from present troubles... and protected for the future.
Sanki dünya tozun içine batıyor, ancak ben yeniden anlatıyorum... başlangıçta olduğu gibi... beni güçlendiren güzel sesimle... günümüz belalarından gelme masallar sayesinde kurtardığım... ve gelecek için korunan...
I'm back from the future.
Gelecekten geri döndüm.
Alright, let's assume that I believe you, that you are indeed from the future.
Tamam, size inandığımı, gerçekten de gelecekten geldiğinizi farzedelim.
I'm from the future.
Ben gelecekten geldim.
I mean, fellow policemen my son, Ted "Theodore" Logan and his friend Bill Preston, Esquire have been murdered and replaced by evil robots from the future.
Yani, polis arkadaşlarım. Oğlum Ted "Theodore" Logan ve arkadaşı Bill S. Preston, Esquire.. ... gelecekten gelen kötü robotlar tarafından öldürüldü ve..
Just give me the box and I'll free you from the future.
Bana kutuyu ver. Seni gelecekten kurtaracağım.
I'm from what you would consider the future, the 24th century.
Ben sizin "gelecek" olarak bildiğiniz zamandan geldim. 24'üncü yüzyıldan.
I'm from the future that you and Superman created.
Senin ve Süpermen'in yarattığı gelecektenim.
I'm from the future!
Ben gelecektenim!
Hey, in the future if I should come here for my sweatshop needs should I go directly to you or to your boss Gary, from Gary's Shoes?
Seninle de. Gelecekte eğer sömürüyle ilgili bir işim olursa buraya mı geleyim yoksa doğrudan Gary'ye, Gary Kundura'ya mı gideyim?
Tell them I'm from the future.
Gelecekten geldiğimi söyleyin.
I received your memo from the future.
Gelecekten, notunuzu aldım.
I mean the future Dubuque, which is where I'm from.
Yani geldiğim zamandaki, yani gelecekteki Dubuque'tan bahsediyorum.
I'm a time-traveler from the future, Mr. Hall.
Gelecekten gelen bir zaman yolcusuyum Bay Hall.
I'm afraid that in the future, things will go from bad to worse, and that whatever form it will take, the media will be a spineless affair, seeking to sell its merchandise by appealing to the lowest instincts.
Ailemin hem toprağını hem de mülkünü ellerinden aldılar. Sizce bu olağan bir şey mi? Direnmeliyiz...
But I'm from the past and you're in the future
Ama ben geçmişteyim sense gelecekte
Look. I'm a prostitute robot from the future.
Ben gelecekten gelmiş bir fahişe robotum.
On the contrary, my feelings of remorse help me remember what I did and prevent me from taking similar actions in the future.
Aksine, pişmanlık hissi gelecekte aynı hataları yapmamı önlemede bana yardım etti.
- I'm from the future.
- Ben gelecekten geldim.
Someday, I'll meet someone from the future.
Bir gün, gelecekten birisiyle tanışacağım.
You may not believe it, but I think I met an old man from the future.
Bana inanmayabilirsin ama sanırım sonunda gelecekten birisiyle tanıştım.
I'm you from the future.
Gelecekten geliyorum.
I'm you, obviously, from the future.
Ben gelecekten, belli ki, senim.
I'm gonna ask you a question from the future.
Sana gelecekten bir soru soracağım.
- No, I'm you from the future!
Hayır, ben gelecekteki senim.
I'm from the future.
gelecekten Ben.
I'm... from the future.
Ben... gelecekten.
I understand Captain Archer believes... that the vessel travelled here from the future.
Anladığım kadarıyla, Kaptan Archer..... bu geminin geleceğe yolculuk yaptığına inanıyor.
I'm not sure the person I spoke to was from the future or not.
Benimle konuşan kişinin gelecekten olup olmadığına emin değilim
I'm going to call it blast from the future.
- Adı "Gelecekten Patlama" olacak.
And if in some distant place in the future we see each other in our new lives, I'll smile at you with joy and remember how we spent a summer beneath the trees learning from each other and growing in love.
Eğer bir gün uzak bir yerlerde... yeni hayatlarımızda karşılaşırsak... sana mutlulukla gülümseyip... ağaçlar arasında geçirdiğimiz yazı hatırlayacağım... birbirinden öğrenerek, aşk içinde büyüdüğümüz o yazı...
Look, I didn't come all the way from the future just to lose him now, all right?
Bak, şimdi onu kaybetmek gelecekten tüm yol gelmedi, tamam mı?
The vision that i had in the farm house where i'm injured. It was not from the future.
Çiftlik evinde iken elimi yanarken gördüğüm imlegem gelecekle ilgili değildi.
I didn't see Rachel when I touched Stillson, I saw a vision I've gotten before from him... a vision of the future... a future I'm certain... he causes...
Stillson'a dokunduğumda Rachel'ı görmedim, daha önce onunla alakalı gördüğüm bir imgelemi gördüm.. gelecekten bir imgelem..
A good word from her boss, future city councilman... -... might go a long way. - I'm aware of the situation.
Şehir meclisi üyesi olacak patronunun iyi raporu işine yarar.
There was the gun I hid from you. The time I sued the church. Ruining Lisa's wedding in the future.
Senden silah sakladım, kiliseyle davalık oldum gelecekteki Lisa'nın düğünün berbat ettim.
- I'm you, from the future.
- Gelecekten gelen senim.
I'm traveling from the past into the future with a druid at my back.
Sırtımda bir druidle geçmişten geleceğe seyahat ediyorum.
I hate to sound like Michael J. Fox, but I'm from the future.
Kulağa Michael J. Fox gibi gelmesinden nefret ediyorum,... ama ben gelecekten geldim.
Look, I'm pulling double duty here, so no guilt from the future for me.
Ben, burada çifte görev çekerek, bak benim için gelecekten hiçbir suçluluk kadar.
I wiped a booger on your shirt, I made a dog and a cat kiss, I swiped a bolted-down TV from a Holiday Inn I coveted the wife in Jaws II, I lied to a waiter, I masturbated eight billion times and I have no plans to stop masturbating in the future.
Gömleğinize sümük yapıştırdım, bir köpekle kediyi öpüştürdüm, bir tatil köyünden televizyon araklamıştım Jaws II'deki kadına kötü gözle baktım, bir garsona yalan söyledim, sekiz milyar defa mastürbasyon yaptım, ve bunu gelecekte durdurmak amacıyla hiç plan yapmadım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]