I'm going up traducir turco
5,179 traducción paralela
Well, at least that's what I'm going to tell... whoever asks after I call the cops to pick up whatever is left of you two.
En azından polisi arayıp sizden kalanları götürmesini isteyince anlatacaklarım bunlar.
I am going to stay up all night brainstorming ways to find him.
Bütün gece onu nasıl bulabileceğime dair kafa patlatacağım.
I'm going to freshen up and we'll get out of here.
Makyajımı tazeleyeyim ve sonra buradan hemen gidelim.
I'm just hoping we're not going to find this girl chained up in a dungeon somewhere.
Umarım kızı bir zindanda filan zincirlenmiş bulmayız.
I am going to end up in a great hospital that appreciates me for my doctoring, not because I'm Bill's protégé.
Beni Bill'in çırağı olduğum için değil doktorluğum için takdir edecek harika bir hastanede çalışacağım.
- I'm not going to leave it like this. Just piling up.
- Boyle birakmayacagim, Sen koy yemekleri,
Well, I'm going to pack up.
Tamam, duzeltirsin.
I'm going to pick him up right now.
Gidip onu alacağım.
I'm going up a staircase...
Beni merdivenden çıkartıyorlar.
No offense, but any second, I'm going to wake up someplace awful.
Alınmayın ama her an uyanıp korkunç bir yere gidebilirim.
I thought I was going to freeze to death waiting for you to wrap up your interviews.
Muhabirleri atlatmanı beklerken ölümüne donuyorum sandım.
I'm going to put them up around the estate.
Buralara bunlardan asacağım.
I'm going to have to wrestle you to the floor, pin you down and fuck you up the arse until I take your power.
Seninle boğuşup, seni yere yatıracağım ve gücünü alana kadar seni götünden sikeceğim demek.
Yeah, joke it up, laddy, because this is the year I'm going to win.
Evet, geç bakalım dalganı, Gözlüklü, çünkü bu sene ben kazanacağım!
Yeah. I'm just going to stick with super villain mash-up.
Ben hala kötü adamların karışımı olduğunu düşünüyorum.
If this keeps up, I'm not going to make it to Rigel-3.
Eğer böyle devam ederse, Rigel-3'e varamayacağım.
Or am I going to need to snap an arm off and shove it up his arse?
Yoksa kolunu kırıp götüne mi sokayım?
I also said I wasn't just going to slap someone else's name up there next to mine, but I did.
Ayrıca benim ismimin yanına başka bir isim koymayacağımı da söylemiştim ama yaptım.
I went up slowly, and I kept calling her, going, please, God, let me not...
Yavaşça yukarı çıktım. Ona seslenmeye devam ediyordum. Lütfen Tanrım düşündüğüm şey lütfen olmasın.
I'm going to blow up this building.
Şu anda bu binayı... -... havaya uçuruyorum.
I'm going to start it up now, Naomi.
Şimdi başlatıyorum Naomi.
Well, I'm going to take a ride up in the mountains.
Tepelere doğru bir gezintiye çıkıyorum.
I need you to find me a charity that I can represent for this goddamn Dragon Boat shit I got going on. Shut up!
Gideceğim Ejderha Botu haltının yardım etkinliği için temsil edebileceğim muhtaç birilerini bulmalısın.
Man, I'm going up against some heavy hitters, dude.
Ağır toplarla karşılaşacağım ben ahbap.
If I'm going to make it through this weekend without my husband, I need you to hook a lady up.
Bu hafta sonunu kocamsız geçirirsem bu kadına yardımcı olmanı istiyorum.
I'm going to get Alec, get Kiera's piece of the time travel device before the police clean up the place.
Alec'i getirmeye gidiyorum. Kiera'nın zaman makinesi parçasını polis mekanı temizlemeden önce ele geçirmeliyim.
Might be trouble up ahead where it is I'm going.
Gittiğim yerde bela çıkabilir.
Paige, can you hold the phone up so I can hear what's going on?
Paige, telefonu kaldırabilir misin, biz de duyalım neler olduğunu?
I'm going to break off an extra large branch of Mountain ash, wrap it in wolfsbane, roll it in mistletoe, and shove it up your freaking... whoa, Stiles, okay.
Üvez ağacından büyük bir dal koparacağım etrafına kurtboğan dolayacağım, ökse otuyla saracağım... -... ve onu senin...
Okay, I'm just going to close it up.
Tamam, şimdi dikeceğim.
I mean, Sarah's going to be furious with you all when she finds out I haven't got my name up there.
Yani Sarah adımın orada olmadığını anlayınca size çok sinirlenecek.
I just woke up and I realized, man, I've been going about this all wrong.
Bugün uyandım ve fark ettim ki en başından beri yanlış yapıyormuşum.
I'm not going to Malibu just'cause you're hung up on some bimbo.
Sırf sen karının teki ile takılacaksın diye Malibu'ya gitmem ben.
- Listen to me. I've worked nonstop to build the perfect academic record... and I'm not going to let you screw it up now.
Muhteşem bir transkript için hiç durmadan çalıştım ve bunu mahvetmene izin vermem.
Maybe it's because I didn't screw up my life or because I take responsibility for things, so going after my girlfriends... it's always been like this little game to him.
Belki de sebebi benim kendi hayatımı mahvetmemiş olmam ya da bir şeylerin sorumluluğunu üstlenmiş olmamdı. Yani kız arkadaşlarımın peşine düşmek... onun için hep böyle küçük bir oyundu.
Next up, we have some comedy jokes for you that I'm sure we're all going to find utterly hilarious.
- Sırada hepimizin oldukça komik bulacağı birkaç komik esprimiz var. - Bravo.
Oh, I think I'll just keep going up.
Az daha üstlere çıkacağım sanırım.
Hey. I'm going to stick around, in case she wakes up.
Belki uyanır diye ben burada kalacağım.
- With you. I'm not going to let you go out there without any back-up.
Desteğin olmadan oraya gitmene izin verecek değilim.
I'm going out on a limb here and say these boys were up to no good.
İçimden bir ses diyor ki bu herifler niyeti bozmuş.
I'm going up to my room and getting rid of everything.
Odama çıkıp her şeyden kurtulacağım.
I'm going to go over to Ivan's casting studio and dig around a little and see what I can come up with.
Ivan'ın aktörlük stüdyosuna gideceğim ve oratlığı araştırıp bir şeyler bulmaya çalışacağım.
And I'm going up while this is playing?
Sanırım en zor kısmı buydu.
I'm gonna be late, so I better get going, but, um, we'll catch up after shift?
İşe geç kalacağım. Şimdi gitsem de vardiyadan sonra konuşsak olur mu?
Tomorrow's our big day, so I'm going to pick you up from school early.
Yarın büyük gün. O yüzden sizi okuldan erken alacağım.
If you don't talk to me, I'm going to lock you up in jail.
Eğer benimle konuşmazsan ben seni hapisaneye tıkacağım.
Because if I don't show up in 15 minutes, my friends are going to ruin you.
Çünkü on beş dakika içinde gitmezsem arkadaşlarım seni mahvedecekler.
Okay, so daddy is gonna drop you off at day care, and I am going to pick you up, okay?
Baba seni yuvaya bırakacak sonra ben seni gelip alacağım, tamam mı?
I'm going to kiss that sweet, young FBI agent on the cheek and say, "good night," and then go down to docks and pick up my next shipment of girls.
O hoş FBI ajanının yanağına bir öpücük kondurup "iyi geceler" diyeceğim ve daha sonra rıhtıma gidip kızlarımın olduğu nakliyeyi alacağım.
In about ten seconds, I'm going to turn the heat up in that chubby melon of yours, and I'm gonna turn your brains to scrambled eggs.
On saniye kadar sonra o şişko karpuz kafandaki sıcaklığı arttıracağım ve beynini çırpılmış yumurtaya çevireceğim.
I guess she ended up going without being able to decline.
Çok fazla çökmeden hayatına devam etmeyi düşünüyor sanırım.
i'm going up there 16
i'm going upstairs 44
i'm going home 825
i'm going out tonight 18
i'm going to sleep 71
i'm going to work 99
i'm going to die 127
i'm going to take a shower 34
i'm going crazy 146
i'm going to school 41
i'm going upstairs 44
i'm going home 825
i'm going out tonight 18
i'm going to sleep 71
i'm going to work 99
i'm going to die 127
i'm going to take a shower 34
i'm going crazy 146
i'm going to school 41
i'm going home now 31
i'm going to kill you 225
i'm going to bed 414
i'm going to bed now 24
i'm going to go home 29
i'm going to the bathroom 78
i'm going to 311
i'm going out 251
i'm going to tell you something 34
i'm going now 157
i'm going to kill you 225
i'm going to bed 414
i'm going to bed now 24
i'm going to go home 29
i'm going to the bathroom 78
i'm going to 311
i'm going out 251
i'm going to tell you something 34
i'm going now 157