I'm gonna go in traducir turco
1,720 traducción paralela
Uh... No, my mom... she was here the other day, and, uh, she forgot some stuff, so I'm gonna go stash it in the car.
Şey annem geçen gün buradaymış, ve, şey, bazı eşyalarını unutmuş, gidip arabaya bunları koymam lazım.
I'm just gonna go in the other room and wash this dirt off.
Ben gidip üstümü başımı temizleyeyim.
Now I'm gonna go upstairs, and I am gonna break every bit of glass that I can find, because you owe me for this long night's journey into dawn, for the bruises on my kisser,
Hemen yukarı çıkacağım ve bulduğum her bir camı kırıp parçalayacağım. Çünkü, bu uzun gece yolculuğu ve dudağımdaki yaralar için bunlardan çok daha önemlisi Bay Hertz'in lanet arabalarına yaptıklarından dolayı borçlusun.
I'm gonna go to the bathroom... and bring my jacket, wallet, and keys with me... in case there's a fire.
Ben tuvalete gidiyorum yangın çıkma ihtimaline karşı ceketimi, cüzdanımı ve anahtarlarımı da yanıma alıyorum.
Uh, i'm gonna go in there,
- İçeri gireceğim ve on dakika içinde geri dönmezsem destek ekipleri arasınız. !
Look, Agent McSweetheart's gonna go wherever you go, so you, you gotta go to the school and I'm just... Just talk me through the break-in.
Bak, Ajan McRomantik sen nereye gidersen peşinden gelecektir yani sen okula gidiyorsun ve ben sadece sadece benimle ara verildiğinde konuşursun.
I'm gonna go check in at the office and then go home.
Ofise uğrayıp eve gideceğim.
I'm gonna go see if Elena needs some help in the kitchen.
Gidip Elena'nın yardıma ihtiyacı olup olmadığını kontrol edeceğim.
I'm gonna need some help holding this go-cart together, cause there is now way in hell I'm leaving here without her.
Bu go kartı idare etmek için biraz yardıma ihtiyacım olacak. Çünkü buradan onsuz ayrılmamın hiçbir yolu yok.
I'm gonna go wait in the car until they get back.
Ev sahipleri dönene kadar gidip arabada bekleyeceğim.
I'm still in theerimeter.I'm gonna go after him.
Halen binanın etrafındayım. Peşlerinden gideceğim.
- I'm gonna go scrub in.
- Değil mi?
I'm gonna go and get another bag of popcorn, just in case.
Ben gidip ne olur ne olmaz diye bir tane daha mısır alacağım.
Wait a second! If you go, I'm gonna be all by myself in the bar.
Bekleyin, sen de gidersen barda tek başıma kalırım.
I'm gonna be fine. I mean, you should go to washington. And you can fly back in time for the wedding.
Washington'a gitmelisin ve düğün için zamanında geri dönmelisin.
I'm not gonna go in front of the cameras and lie.
- Çıkıp o kadar kamera önünde yalan söylemeyeceğim.
I'm gonna go check in the bathroom.
Gidip banyoya bakacağım.
All I'm gonna do is go in and just say, "We're so sorry, it's entirely our fault"...
Yapacağım tek şey içeri girmek ve "Çok üzgünüz, bu tamamiyle bizim suçumuzdu" demek.
- i'm gonna go wait in the car.
Arabada bekleyeceğim.
I'm gonna check this in, th let's go.
Eğer Chicago'da olduğunu biliyorduysa, şimdi de nerede olduğunu bilebilir.
I'm gonna go to every vendor in town, and I'm gonna buy a copy, and I'm gonna see if they recognize me from my picture...
Kasabadaki her gazete bayisine gidip birer kopya alacağım. Bakalım beni sabah gazetesindeki resmimden tanıyacaklar mı?
I'm just gonna have to go in and...
Sadece içeri girmem lazım ve...
I'm--I'm gonna go cry in the toilet.
Gidip tuvalette ağlayacağım.
I think I'm gonna go wait in the car.
Sanırım ben gidip arabada bekleyeceğim.
I'm gonna go see if his car's in the parking lot.
Her kim ile birlikte olduysa, DNA'sı mevcut değil.
I'm gonna go see if his car's in the parking lot.
Park ettiği yerde duruyorsa, gidip aracını inceleyeyim.
I am gonna go talk to Tara's BFF Before the media requests come in and it gets too crazy.
Medya gelip de işleri karıştırmadan önce Tara'nın kankisiyle konuşacağım.
I'm gonna go publicly brush my teeth in the men's room And make everyone uncomfortable.
Ben erkekler tuvaletine gidip dişlerimi fırçalayacağım ve herkesi iğrendireceğim.
... all my friends and I were gonna go camping in my backyard.
Arkadaşlarım ve ben arka bahçemizde kamp yapacaktık.
I'm gonna be downstairs, waiting in my car, to go.
Aşağı inip gitmek için arabamda bekleyeceğim.
I'm gonna go to bed in a while.
Ben şimdi yatmaya gidiyorum.
Okay, look, are you gonna bring her out, or do I need to go in there and get her?
Onu siz mi dışarı çağırırsınız yoksa ben mi girip alayım?
I was supposed to go to Harvard in'98, and I was gonna live in the building next door.
- Ben de 98'de Harvard'a gidecektim ve yan apartmanda oturacaktım.
It's hot, I'm gonna go hop in your pool.
Hava sıcak. Havuzuna atlayacağım.
I'm gonna go crazy in here.
Burada delirmek üzereyim.
I'm gonna go back in there.
Oraya geri döneceğim.
I'm gonna go cover the back in case he rabbits.
Kaçmasın diye arkayı kollayayım.
Hey, I'm gonna go put these in some water.
Bunları biraz suya koyayım.
All right. I'm gonna go to Ohio first thing in the morning.
Pekâlâ, sabah ilk iş Ohio'ya gideceğim.
OK, Walter, I'm gonna get in trouble, I gotta go, but I'm gonna show you a few things, OK?
Pekâlâ Walter, gitmem lâzım, yoksa sorun çıkabilir, ama öncesinde sana birkaç şey göstereyim.
You know, you told me yourself, every time you go out on a call you're taking your life in your own hands, and I'm gonna be around a long time.
Müşteriye gittiğinde kelle koltukta gittiğini sen kendin söylemiştin. Ben de uzun süre ortalıkta olacağım.
If there's something you need to tell me before we go down this road if I'm gonna have a surprise in the delivery room I would just appreciate it that you erase any and all- -
Bu yola tamamen baş koymadan önce söylemen gereken bir şey varsa doğumhanede bir sürprizle karşılaşacaksam şimdiye kadar olan her şeyi silip...
So I guess I'm gonna go out there and tell him that you're staying in L.A.?
Bu hoşuna gitmeyecek. Andy.
Now my son is waiting out there in the car to go to the movies, and I ain't gonna disappoint him.
Oğlum arabada sinemaya gitmek için beni bekliyor. Ben onu hayal kırıklığına uğratmayacağım.
Lorenzo, I'm gonna go back to California in 18 days.
Lorenzo, 18 gün içerisinde California'ya geri döneceğim.
Can I have the keys? I'm gonna go wait in the car.
Anahtarları versene, arabada bekleyeceğim.
Give us the card, or I'm gonna go berserk in this motherfucker.
Kartı hemen bize ver yoksa nasıl deliriyorum görürsün orospu çocuğu!
I'm gonna immobilize X and then we go in for the kill.
X'i hareketsiz hale getireceğim, sonra da öldürmek için harekete geçeceğiz.
- I'm gonna go sleep in the other room. - Oh.
Ben diğer odada uyuyacağım.
If you can't come in, I'm gonna have to let you go.
Eğer gelemezsen, işine son vermek zorunda kalacağım.
I don't want anyone but me handling that dynamite, so I'm gonna go in alone.
Benden başka kimsenin dinamitlere dokunmasını istemiyorum. Bu yüzden yalnız gireceğim.
i'm gonna go in there 16
i'm gonna fuck you up 17
i'm gonna kill you 458
i'm gonna die 222
i'm gonna miss you guys 17
i'm gonna get you 199
i'm gonna miss you 302
i'm gonna go take a shower 38
i'm gonna be okay 71
i'm gonna be late 100
i'm gonna fuck you up 17
i'm gonna kill you 458
i'm gonna die 222
i'm gonna miss you guys 17
i'm gonna get you 199
i'm gonna miss you 302
i'm gonna go take a shower 38
i'm gonna be okay 71
i'm gonna be late 100
i'm gonna 781
i'm gonna miss you so much 38
i'm gonna try 76
i'm gonna tell you something 74
i'm gonna do it 218
i'm gonna help you 108
i'm gonna go 694
i'm gonna ask you one more time 70
i'm gonna go to the bathroom 40
i'm gonna go with 35
i'm gonna miss you so much 38
i'm gonna try 76
i'm gonna tell you something 74
i'm gonna do it 218
i'm gonna help you 108
i'm gonna go 694
i'm gonna ask you one more time 70
i'm gonna go to the bathroom 40
i'm gonna go with 35