I'm gonna go to the bathroom traducir turco
150 traducción paralela
I'm gonna go to the bathroom.
Tuvalete gideceğim.
You know, because eventually I'm gonna have to go to the bathroom.
Çünkü er geç tuvalete gitmem gerekecek.
- Listen, I'm gonna go to the bathroom.
- Ben tuvalete gideceğim.
I'm gonna go to the bathroom and powder my nose.
Ben tuvalete burnumu pudralamaya gidiyorum.
I'm gonna get a snack and maybe go to the bathroom.
Ben biraz atıştıracağım ve belki sonra da banyoya girerim.
Will you hold this? . I'm gonna go to the bathroom and throw up.
Şimdi tuvalete gidip, kusacağım.
I'm gonna go to the bathroom and throw up.
Kusura bakma.
- I'm just gonna go to the bathroom.
- Lavaboya gidiyorum.
- I'm gonna go to the bathroom real quick.
- Hemen WC'ye gitmeliyim.
I'm just gonna go to the bathroom first.
Ama önce tuvalete gitmeliyim.
I'm gonna go to the bathroom in there.
Orada tuvalete gireceğim.
I'm gonna go to the bathroom and go have a little talk with myself.
Ben lavaboya gidiyorum ve kendimle biraz konuşmalıyım.
I'm gonna go to the bathroom.
- Ben tuvalete gidiyorum.
Okay, I'm gonna go to the bathroom.
Ben şimdi lavaboya gidiyorum.
I'm gonna go to the bathroom.
Ben tuvalete gideceğim.
I HAVE TO PEE. WELL, WE'RE NOT GONNA STOP NOW. YOU CAN GO TO THE BATHROOM IN THE STADIUM.
işemem lazım şimdi duracak değiliz stadyumda gidersin tuvalete.
All right. I'm gonna go to the bathroom.
Tamam, ben tuvalete gidiyorum.
I'm just gonna go to the bathroom really quick.
Hemen döneceğim.
- I'm gonna go to the bathroom.
- Tuvalete gideceğim.
All right, well, now that I'm up, I'm gonna go to the bathroom.
Sağ ol. Uyandığıma göre tuvalete gideyim.
All right, you two. I'm gonna go to the bathroom.
Bakın, tuvalete gidiyorum.
You know what, I'm gonna go to the bathroom.
Ben tuvalete gideceğim.
I'm gonna go to the bathroom.
Banyoya gideceğim.
Dwight... I'm gonna have a bathroom... go to the drink... in the bathroom.
Bir duş alacağım... bir içki içeceğim... tuvalette.
I'm gonna to go to the bathroom.
Ben banyoya gidiyorum.
I'm gonna go to the bathroom, then we'll go.
Bir tuvalete uğrayayım da sonra eve gidelim.
I'm gonna go to the bathroom.
Ben tuvalete gidiyorum.
- Steve, I'm gonna go to the bathroom, all right?
- Steve, tuvalete gidiyorum. - Tamam, ahbap.
- I'm just gonna go to the bathroom.
Tuvalete gidiyorum
I'm gonna go to the bathroom.
Banyoya gidiyorum.
- I'm gonna go to the bathroom.
- Ben lavoboya gidiyorum.
SO I'M GONNA GO TO THE BATHROOM AND LIE DOWN FOR A BIT.
Ben banyoya gidip biraz uzanacağım.
I said I was gonna go to the bathroom, and in fact I did
Tuvalete gideceğimi söyledim, ve çıktım.
I'm gonna go to the bathroom.
Tuvalete gidiyorum.
I'm gonna go to the bathroom.
Lavaboya gideceğim.
I'm gonna go to the bathroom. Honey, can you just get me some water?
Tuvalete gideceğim.
I'm just gonna go to the bathroom first. Excuse me.
Ama önce bir lavaboya gideyim.Müsadenizle.
Yeah I just drank too much and got sick... I ´ m gonna go ahead to the bathroom.
Çok fazla içmek beni hasta etti. Doğrudan banyoya gideceğim. Birazdan görüşürüz.
NO--YEAH--I'M GONNA GO TO THE BATHROOM.
Tuvalete gitmem lazım.
I'm gonna go to the bathroom.
Şimdi şöyle yapıyoruz.
I think you're gonna feel a lot better... go to the bathroom... take off your clothes... Wash yourself.
Sanırım kendini daha iyi hissedeceksin banyoya git üzerindekiler çıkar, kendini yıka.
- I'm just gonna go to the bathroom.
- Banyoya gidebilir miyim?
I'm just gonna go to the bathroom.
Tuvalete gidiyorum.
I'm gonna go to the bathroom unless you'd like me to piss myself right here.
Tuvalete gidiyorum. Tabi buraya yapmamı istemezsen.
I'm gonna go try to find her in the bathroom.
Onu tuvalette bulmayı deneyeceğim.
I'm gonna go to the bathroom.
Lavaboya gidiyorum.
I'm gonna go to go to the bathroom, and then I'm gonna go out, outside.
Önce bir banyoya gideceğim, sonra dışarı çıkacağım.
Well, I'm gonna go to the bathroom.
Ben banyoya gidiyorum.
I'm gonna go to the bathroom.
Ben tuvalete kadar gidiyorum.
- I'm gonna go to the bathroom.
Tuvalete gideceğim.
I'm gonna go to the bathroom... and bring my jacket, wallet, and keys with me... in case there's a fire.
Ben tuvalete gidiyorum yangın çıkma ihtimaline karşı ceketimi, cüzdanımı ve anahtarlarımı da yanıma alıyorum.