English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / I'm sorry about this

I'm sorry about this traducir turco

1,425 traducción paralela
Hey, I'm sorry about this morning.
Hey, bu sabah için üzgünüm.
I'm sorry about this.
Özür dilerim.
Look, I'm sorry about all of this.
Tüm olanlar için özür dilerim.
I'm really sorry about this but I got to go.
Bunun için çok üzgünüm ama gitmem gerekiyor.
Well look, I'm really sorry about this but I don't think this is going to work out.
Bakın, bunun için çok çok üzgünüm. Ama sanırım bu işi yoluna koyamayacağım.
Sorry about this I gotta do this, uh, witness statement thing
Affedersin. Şu tanık ifadesini almam lazım.
- Yeah. I'm really sorry about this weekend.
Bu hafta sonu için çok üzgünüm.
I'm so sorry about this.
Bunun için çok üzgünüm.
Look, I'm sorry we bothered you about this. It's nothing, trust me.
Seni bununla meşgul ettiğimiz için üzgünüm.
Look, I'm just sorry I brought this whole mess up to begin with because frankly nobody's gonna do shit about it anyhow.
Bak, bu rezaletle ortaya çıktığım için üzgünüm çünkü açıkçası kimse bu konuda bir bok yapmayacak.
I'm sorry about all this that I put you through.
Seni içine düşürdüm durumlar için özür dilerim.
- [Buzzer Sounding] - I'm really sorry about all this.
Tüm bunlar için gerçekten üzgünüm.
Uh... look, I'm really sorry about the drop-by... but I- - I found this in a box, and it didn't look like mine... so I figured it had to be yours... and I didn't wanna- -
Habersiz geldiğim için üzgünüm ama bunu bir kutuda buldum ve benim gibi gözükmüyordu ben de senin olabileceğini düşündüm ve bende kalması- -
- I'm sorry about this.
- Üzgünüm.
I'm sorry about... I'm sorry about your seeing Ivan like this.
- Üzgünüm... lvan'ı böyle öğrendiğin için üzgünüm.
I'm frightfully sorry about this.
Bunun için çok üzgünüm.
I'm really sorry about this, everyone.
Gerçekten üzgünüm bunun için.
I'm so sorry about this.
Bunun için üzgünüm.
Tracy, I'm sorry about this week about asking you that and fuck up this for sure.
Tracy, bu hafta için üzgünüm. Bunu senden istediğim için üzgünüm. Kesinlikle çuvalladım.
We have our agreement after all... and I'm sorry about what happened at the cafe this afternoon... disturbing you like that when you're enjoying your radio.
Sonuçta bir anlaşmamız var... ve bu akşamüstü kafede olanlardan ötürü kusura bakmayın. Keyifle radyo dinlerken sizi rahatsız ettik.
I'm sorry about this, Mom.
Bunun için çok üzgünüm anne.
And honestly, if you spent as much time selling as you do goofing around with Dwight and hanging out at reception, we wouldn't be having this conversation. I'm sorry, is this because I talked to Wallace about your website?
Jo'nun bir hayatı yok diye, bizim de hayatımızın olmaması gerekmiyor.
I'm sorry about all this.
Olanlar için üzgünüm.
I'm sorry about this part.
Bu kısmı için üzgünüm.
Look, I'm really sorry about this but...
Cidden çok üzgünüm ama...
I'm really sorry about this whole thing.
Her şey için gerçekten çok üzgünüm.
I'm sorry about this.
Bunun için üzgünüm.
I'm sorry about all of this.
- Bütün olanlar için üzgünüm.
I'm sorry about all of this.
Tüm bunlar için üzgünüm.
Mr. Johnson, I'm so sorry about this.
Bay Johnson, çok özür dilerim.
Look, I'm sorry if I've been a jerk about all of this.
Bak, tüm bu hakkında bir pislik olmuştur, ben özür dilerim.
- I'm so sorry about this.
- Çok özür dilerim.
Look, I'm sorry about this.
Dinle, bunun için üzgünüm.
I'm sorry. Are we talking about this now?
- Pardon, şimdi mi konuşacağız?
I'm sorry, but I'm really upset about this, and I'm far too sober to put it in any sort of perspective.
Herhangi bir bakış açısı sağlayamayacak kadar ayığım.
Oh, God, I'm so sorry about this.
Bunun için çok özür dilerim.
I'm sorry we had to stop by like this, but we really need to talk to you about something.
Habersiz geldiğimiz için özür dilerim ama sizinle konuşmamız gereken bir konu var.
Look, Alex, I'm sorry, but can we talk about this another time?
Bak, Alex, Üzgünüm, ama bunu başka zaman konuşabilir miyiz?
Anyway, I-I-I'm sorry about all this.
Neyse, özür dilerim.
I'm really sorry about this jury duty.
Bu jüri görevi için gerçekten üzgünüm.
I'm sorry, Dewey, but I know a little bit more about this than you do.
Kusura bakma Dewey. Bu konuları senden biraz daha iyi bilirim ben.
I'm sorry I can't be more ladylike about this.
Affedersiniz ama daha fazla kibar olamayacağım.
I should have done this weeks ago, actually. Mr. Deckerd... I'm sorry about that.
Bay Decker, üzgünüm.
I'm sorry about this morning.
Bu sabah için özür dilerim.
I'm sorry about this, it's the'60s, he thinks he's living in the'60s.
Özür dilerim. Bu 60'lar mantığı. 60'larda yaşadığını sanıyor.
I'm sorry about this. It's not your fault, honey. I'm sorry about this.
- Bunun için üzgünüm.
I'm sorry, but this is one of the things we talked about.
Üzgünüm ama bu konuştuğumuz şeylerden biri.
Listen Hyde, I'm sorry about this mess man.
Dinle Hyde, bu olay işin senden özür dilerim.
I'm really sorry about this, Julie.
Bu durum için gerçekten üzgünüm, Julie.
I'm sorry but we needed to know whether you knew anything about this.
Üzgünüm, ama bunlardan haberiniz olup olmadığını öğrenmem gerek.
Look, I'm sorry about this morning.
Bu sabah için özür dilerim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]