I'm trying to protect you traducir turco
406 traducción paralela
If I was to capture you as the co-conspirator... Chief Secretary Kim, who's trying to protect his only niece, will be hurt.
Seni suçlu olarak yakalasaydım yeğenini koruyan kişi incinecekti.
I'm trying to help you and protect you. We all are.
Hepimiz yardım etmeye, seni korumaya çalışıyoruz.
I'm only trying to protect you from your own worse instincts.
Sadece seni, yanlış içgüdülerinden korumaya çalışıyorum.
- I was trying to protect you.
- Ben sadece onu korumaya çalıştım.
I'm trying to protect you.
- Seni korumaya çalışıyorum.
I mean, uh, I'm trying to protect myself... because, really, there are these abrasive beatings to be avoided everywhere you look.
Kendimi korumaya çalışıyorum çünkü etrafında nereye baksan kaçınman gereken bu yıpratıcı etkenleri görüyorsun.
- I'm trying to protect you. - Protect us?
Bizi korumak mı?
I'm trying to tell you that I've been sent here to protect you, and I'd like you to come with me now.
Buraya seni korumak için gönderildiğimi ima ediyorum. Ve şu an benimle birlikte gelmeni istiyorum.
I'd have kicked Jennings'ass, if I wasn't trying to protect you.
Seni korumaya çalışmasam Jennings'in kıçına tekmeyi basardım.
I'm trying to protect you! - Come on!
Seni korumaya çalışıyorum.
I'm trying to protect you.
Seni korumaya çalışıyorum.
The Honorable Elijah Muhammad is trying to teach you and I that just as the white man and any other man on this earth has the God-given right, the human right, the civil right the natural right, and any other rights you can think of to protect himself just as this white man has the right to defend himself we have the right to defend ourselves too.
Elijah Muhammed'in anlatmaya çalıştığı beyaz insanlar gibi, bu dünyadaki herkesin hakları olduğudur. Doğal haklar, medeni haklar konu kendini koruma olduğunda aklınıza gelebilecek tüm haklar. Tıpkı beyaz adamın kendini koruma hakkı olduğu gibi bizim de kendimizi koruma hakkımız var.
I'm sure he's trying to protect you from having to lie for him, but....
Eminim ki sizi onun için yalan söylemekten koruyacaktır, ama...
Listen to me! I'm only trying to protect you!
Ben sadece seni korumaya çalışıyorum.
I'm trying to take you out of harm's way to protect you.
Zarar görmen konusunda seni korumaya çalışıyorum.
I'm sorry if I tried to run things, but I was just trying to protect you.
Üzgünüm. Eğer güvenini yıktıysam... - ama sadece seni korumaya çalışıyordum.
I have spent my life trying to protect plants from extinction... ... and now you... ... corrupt my research...
Ben ömrümü bitkileri yok olmaktan kurtarmaya adamışım siz ise kalkmış çalışmalarımı hedefinden saptırıp dünyaya egemen olmak için delice planlar kuruyorsunuz.
I'm trying to protect you.
Yalnızca seni korumaya çalışıyorum.
No, I'm not trying to protect you.
Hayır, seni korumaya çalışmıyorum.
I understand you're trying to protect me, but it's a risk I'm willing to take.
Beni korumaya çalışmanı anlıyorum ama bu riski göze alıyorum.
The arrow wound I inflicted upon you when you were trying to protect that woman, it seems to be bothering you!
Şu kadına attığım okla yaralanmıştı!
Neelix... I realize you care about Naomi and you are only trying to protect her, but you've got to tell her the truth.
Neelix... Naomi ile ilgilendiğini ve sadece onu korumaya çalıştığının farkındayım, ama ona doğruları söylemelisin.
I am trying to protect you, man.
Seni korumaya çalışıyorum, adamım.
I don't need you skulking around, trying to protect me.
Etrafımda gizlice dolaşıp, beni korumana ihtiyacım yok.
Alex, I'm trying to protect you.
Alex, seni korumaya çalışıyordum.
I'm just trying to protect you, ma'am.
Sadece sizi korumaya çalışıyorum bayan.
Clayton, I'm trying to protect you.
Clayton, seni korumaya çalışıyorum.
Scamp, I'm only trying to protect you.
Scamp, sadece seni korumaya çalışıyorum.
So long as I'm trying to protect them, you can force me to cooperate.
Uzun zamandır onları korumaya çalışıyorum benimle güç birliği yapabilirsin.
I'm trying to protect her privacy. You should be protecting her life.
Karmaşık bir durum.Mahremiyetini korumaya çalışıyorum
You're part of the family I was trying to protect.
- Sen korumaya çalıştığım ailenin bir parçasısın.
I'm only trying to protect you from those people.
Ben sadece seni bu insanlardan korumak istiyorum.
You don't understand. I'm trying to protect that boy.
O çocuğu korumaya çalışıyorum.
I'm just trying to protect you.
Sadece seni koruyorum.
Jokes. I'm trying to protect you, and you're making jokes.
- Ben seni korumaya çalışıyorum, sen ise espiri yapıyorsun.
I'm sure your dad is just trying to protect you but... ultimately, it's just between you and Chase.
Babanın seni korumak istediğinden eminim ama... Sonuçta, bu seninle Chase arasında bir şey.
I'm trying to protect him and you.
Onu ve seni korumaya çalışıyorum.
If you can't see that I'm trying to protect everyone in this operation, then I overestimated your intelligence.
Bu operasyon merkezindeki herkesi korumaya çalıştığımı anlamıyorsan, zekânı gözümde çok abartmışım.
I know that I am not the perfect Carol Brady mom but I love you, and I am trying to protect you.
Mükemmel bir anne olmadığımı biliyorum ama seni seviyorum ve seni korumaya çalışıyorum.
I'm trying to protect you from... pissing all over yourself.
Her şeyi berbat etmeni engellemeye çalışıyorum.
I guess he was trying to protect you.
Sanırım sizi korumaya çalışıyordu.
I was trying to protect you, man!
Seni korumaya çalışıyordum, adamım!
I was sentenced to hibernation for trying to protect people like you.
Senin gibi insanları korumaya çalışmak için uykuya dalmam yüzünden yargılandım.
Sweetie, I am just trying to protect you.
Tatlım, sadece seni korumaya çalışıyordum.
I think I've done a pretty good job at breaking the rules... - trying to protect a friend and that baby... wouldn't you say?
Sanırım bir arkadaşımı ve bebeği korumak için kuralları çiğneyerek oldukça iyi bir iş çıkardım, öyle değil mi?
Mr Tyler, I know you're trying to protect your family, but you must realise that by staying here, you could be in serious danger.
Bu yüzden güvenlik ekibi kiraladım. Bay Tyler, ailenizi korumaya çalıştığınızı biliyorum fakat burada kalarak, kendinizi ciddi bir tehlikenin içine attığınızı fark etmeniz gerekiyor.
- I'm trying to protect you.
- Seni korumaya çalışıyorum.
But I want you to know, I'm only trying to protect you.
Ama şunu bilmeni istiyorum ki ; Bütün çabam seni korumak için.
I'm only trying to protect you.
Tek yaptığım seni korumaya çalışmak.
If you'd stop trying to protect me from this, I wouldn't have to.
Beni bundan korumaya kalkmasaydın yapmak zorunda kalmazdım.
I was just trying to protect you.
Sadece seni korumaya çalıştım.