English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / I did it all

I did it all traducir turco

1,340 traducción paralela
I did it all for you, and all for nothing...
Her şeyi senin için yaptım.
I kicked a robot in the balls, but I did it all so that so I could tell you one thing.
Bir robotun hayalarına tekme attım, bütün bunları yaptım ki sana bir tek şey söyleyebileyim.
I did it all for you... to have you be spared - - why are you acting like this!
Herşeyi senin için yaptım. Serbest kalman için- - Neden böyle davranıyorsun?
When I was in PR, I did it all the time.
Ben halkla ilişkiler işindeyken hep yapardım.
Honey, seriously, I did it all.
Tatlım, gerçekten hepsini yaptım.
I did it all, man!
- Her şeyi yaptık.
- I learned it when all the Asgard did.
- Tüm Asgard öğrendiği zaman öğrendim.
Well all I know is that's her, and I did it with her, and I'll prove it.
Bütün bildiğim bu o, onunla yaptım bu işi ve size kanıtlıycam.
All I put in his ear about my son didn't do a damn thing, now, did it?
Oğlumu ona söylemiştim, o da hiç bir şey yapmadı, yaptı mı?
IT'S WHAT I DID... EVERY DAY... ALL DAY LONG.
Sadece onu yaptım her gün bütün gün boyunca.
"Brian, if you eat it all up, I will let you sleep with me like I never did when you were little."
"Hepsini yersen, yanımda yatmana izin vereceğim." .. küçüklüğünde hiç yapmadığım kadar..
Tell you the truth, I probably wouldn't have believed it, either. After all, I did live a pretty extraordinary life.
Aslında ben de inanmazdım herhalde ne de olsa çok sıradışı bir hayat yaşadım.
Did I get it all?
Hepsi çıktı mı?
When I asked Niles about it all he did was give me shit about the party.
Niles'a sorduğumda tek dersi dünkü partiydi.
it can be expected of all. I did not think he would take advantage of me.
Böyle bir şey yapacağı hiç aklıma gelmezdi Senden para istedi mi?
Lola, I thought you'd appreciate how I did it, you of all people. Hey, hey.
Lola, yaptığımı herkesten çok, senin takdir edeceğini sanıyordum.
I did have half an hour ago. What have you done with it, then? All right.
Yarım saat önce yaptım.
Thank God our mothers did it, though you would not be here at all, nor would I
Yine de şükürler olsun annelerimize, ne ben, ne de sen olmazdık yoksa.
Castro gave us hope he did oh yes, he's better than the Pope... I'd love to shake his hand - You heard me, Cuba I'd love to see the place, the people the reality of how it all turned out
Küba.
They did it all wrong! I said : a horizontal radiator.
Söylediklerimin hiçbirini yapmadılar.
I doubt it, it sounded like a cork popping, anyway. Did you hear anything at all, after retiring?
- Yattıktan sonra bir ses duydunuz mu?
All I did was tighten it later.
yalnız bıraktım.Daha sonra tek yaptığım sadece biraz rütuştu.
If it did, i've no evidence. I'd have tried to take the thing all whole if they hadn't offered on the claim.
Teklifte bulunmasalardı... bütün maden arazisini almaya çalışacaktım.
Some guy wanted it, and she got him to buy all her other crap, so if I wanted the boat I had to take everything, and that's what I did.
Adamın biri istemiş ve yanında diğer eşyaları da alacakmış. Tekneyi istiyorsam benim de her şeyi almam lazımmış. Ben de aldım.
All I did was incite the Believers of the order, and they began killing each other, while the military just made it worse by trying to quell the disorder.
İnanaları biraz fazla teşvik etmişim galiba... Birbirlerini öldürmeye başladılar, ve ordu da onları durdurayım derken işleri daha da kötüleştiriyor.
We did an M.R.I. on all the babies, and, unfortunately, we didn't find anything, so we're starting them on the strongest antibiotics that we've got, and we're hoping that that will take care of it.
Tüm bebeklerin MR'ını çektik ama ne yazık ki bir şey bulamadık. Bu yüzden elimizdeki en güçlü antibiyotikleri vereceğiz ve işe yaramasını umacağız.
IF YOU'RE GONNA DO IT, YOU CAN'T DUMP HER THE SAME WAY I DID, ALL RIGHT?
Bu işi yapacaksan onu benim yaptığım gibi terk edemezsin.
All right, I did it, but it serves you right.
Tamam, ben yaptım. Ama sen de hak etmiştin.
I did it, all right?
Ben yaptım, tamam mı?
When Commander Voss died, all he had was savings that were reasonable for a Lieutenant Commander in the Navy, which is why I'm not certain he did it.
Binbaşı Voss ölünce, hesabında bir donanma binbaşısına göre normal miktarda para vardı. O yüzden, onun yaptığından şüpheliyim.
It seems like all I did was make everything more complicated.
Görüyorum ki her şeyi daha karmaşık bir hale getirdim.
Now I know how you'd hold it against me for not telling you, but... did you ever think that maybe I did it... to protect you from it all?
Bunu sana söylememiş olmamı aleyhimde nasıl kullanacağını biliyorum, ama hiç, tüm bunları seni korumak için yapmış olabileceğimi düşündün mü?
I mean, all these chances you keep talking about... did it ever occur to you that maybe they were chances for her?
Yani, senin bahsettiğin tüm o şanslar belki senin ona verdiğin şanslar olamaz mı?
And after all that, the loans, the bail, the kidney I gave her which even though it wasn't mine, was still money out of pocket did she appreciate my sacrifices?
Ve tüm bunlardan sonra, verdiğim borçları, ödediğim kefaleti, bağışladığım böbreğimi... Gerçi böbrek benim değildi ama yine de parası cebimden çıkmıştı. Peki benim bu fedakarlıklarımın değerini bildi mi?
I mean, I passed all my classes this year and I did it on my own.
Yani, tüm sınıfları geçtim ve hepsini de kendi başıma yaptım.
I guess it's because he still loves you despite all the lousy stuff you did to him. I beg your pardon?
Sanırım ona yaptığın pisliklerden sonra seni hâlâ seviyor da ondan.
I did not do anything wrong that was not in the interest In all the time that I worked for Enron Corporation, it was in the interest of the shareholders of the company.
Enron ` da çalıştığım süre boyunca hissedarların çıkarlarına aykırı hiçbir şey yapmadım.
Ma'am, I don't doubt the steak was overcooked, but did you have to eat it all before you complained about it?
Hanımefendi, bifteğin fazla pişmiş olduğundan şüphem yok ama şikayet etmeden önce hepsini yemek zorunda mıydınız?
Or was it all the lying that did us in? I have a theory.
- Ya da yalanlar yüzünden mi?
I was just wondering, did it hurt at all?
Acıdı mı diye merak ediyordum.
Yes, I did. " "Sluts." " I wrote it down, all right? .
Evet duydum. "Kahpeler." Not aldım, tamam mı?
I did it all at school.
Bugünkü ders konumuz renklerdi.
All right, all right! I did it, I did it!
Tamam, tamam, ben yaptım.
They say you can't get it all of a sudden, but I did.
Birden bire anlayamazsın derler, ama ben anladım.
I really don't know why you did all of this. What am I supposed to do about it?
Ben... gerçekten tüm bunları niye yaptığını bilmiyorum Bu konuda ne yapabilirim?
You've got fans here, when I quoted you at the start they all cheered, did you hear it?
Burada çok popülersin. Başlangıçta birkaç mısranı okuduğumda tüm salon alkıştan çınladı, duydun mu?
I really did pick it all up.
O çöpleri gerçekten topladım.
I gave them a special price and did it all in one car.
Özel fiyat karşılığında hepsini bir arabada hallettim.
It all made sense in retrospect... but I can't tell you what it did for my self-esteem.
O zamanlar anlamlı görünmüştü... ama kendime güvenimi nasıl zedelediğini anlatamam sana.
So what I'm thinking is that maybe if I went to a prostitute one last time and just did everything I always fantasize about doing, then I think maybe I could get it out of my system once and for all.
Düşünüyorum ki, eğer son bir kez bir fahişeyle fantazilerimi tamamen uygulayalarak seks yaparsam, Bu takıntımdan tamamen kurtulabilirim.
One, the kind that does just one thing all their lives and... the kind that does... just about everything in one life I didn't say that, they did and they didn't just say it, they lived it
Biri ; hayatı boyunca tek birşeyi gerçekleştiren diğeri ; ... istediği herşeyi gerçekleştiren. Onların gerçekleştirip gerçekleştirmediğini söylemiyorum ; onlar sadece birçok şey yaşadılar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]