I don't know anything else traducir turco
174 traducción paralela
I don't know anything about him or the flat next door or anything else.
Onun hakkında da, bitişik daire vb. hakkında da bir şey bilmiyorum.
I don't know. It's not like it used to be when I knew all about Eve White... and she didn't know anything about me, and there wasn't anybody else.
Eskisi gibi değil, eskiden Eve White hakkında her şeyi bilirdim, o benim hakkımda hiçbir şey bilmezdi.
I don't know anything else about him.
Onunla ilgili başka bir şey bilmiyorum.
I don ´ t want to know anything else.
Başka bir şey bilmek istemiyorum.
- I don't know anything else.
- Başka bir şey bilmiyorum.
I don't know anything else.
Başka bir şey bilmiyorum.
I only follow orders and don't know anything else
emir eriyim sadece, fazlasını bilmem
I don't know anything else!
Başka bir şey bilmiyorum!
I don't know anything else about him.
Onla ilgili başka bir bilgim yok.
I don't know anything else in life that behaves like light.
Işık gibi davranan başka hiçbir şey bilmiyorum.
I don't know anything else.
Başka hiçbir şey bilmiyorum.
I don't know anything else.
- Başka bir şey bilmiyorum.
You know, I don't think I could do anything else than paint.
Resimden başka elimden bir şey geleceğini sanmıyorum.
I don't care about anything else all I know is that we are going home!
Sus be kadın! Sen ne bilirsin ki? Başka hiçbir şey umurumda değil,..
And I don't want to know anything else... worth knowing in the future.
ve daha başka bir şey bilmek istemiyorum... sonra bilmek daha iyi.
I don't know how to do anything else.
Başka bir iş yapmayı bilmiyorum.
I don't know anything else, sir!
- Lâkin, ben biliyorum..
Pumpkin, I don't have time to know anything else.
Tatlım, başka bir şey bilecek kadar zamanım yok.
I don't know if I want to play anything else.
Başka bir şey çalmak istediğimden emin değilim.
I don't know anything about the numbers or anything else in here.
Dış yüzeyi. Ne sayılardan ne de diğer şeylerden haberim yok.
If you want to tell me you are getting married or anything else from your play life, I don ´ t want to know.
Evleneceğini falan söyleyeceksen duymak istemiyorum.
I don't know me as anything else.
Ben bile başka türlü tanımıyorum.
And... I don't know anything else.
ve... başka birşey bilmiyorum.
I-I don't know anything else.
Başka bir şey bilmiyorum.
I've never asked the church for anything, but I don't know where else to turn.
Daha önce kiliseden birşey istemedim, ama şimdi ne yapacağımı bilemiyorum.
Look, i know you don't care about being smart Or going to school or anything else, But just because your lives are such lost causes,
Bakın, zeki olamayı, okula gitmeyi bu tür şeyleri umursamadığınızı biliyorum ama sırf hayatlarınız amaçsız diye benimkini de öyle sanmayın.
I don't know if Buffy's thinkin'too clear on that one, or anything else right now.
Buffy'nin bu konuda doğru düşünebildiğini sanmıyorum. Ya da herhangi bir konuda.
Anything else you do, I don't wanna know about.
Diğer yapacakların hakkında bir şey bilmek istemiyorum.
I mean, Harvard is hard to get into... and I don't know why I even spend my time thinking about anything else. Because you have a pulse.
Neden başka bir şeyi düşünerek zaman harcadım, onu bile bilmiyorum.
I don't know anything else.
Başka birşey bilmiyorum.
Because I don't know if he's alive or dead or anything else.
Öldü mü, yaşıyor mu bilmiyorum...
Yeah... but I don't know anything else... about Scarrans.
Tabii... ama Skarralılar hakkında başka şey bilmiyorum.
I don't know, anything else you wanna blame me for you big bitch?
Bilmem, beni suçlamak istediğin başka bi'şey var mı, seni büyük o * * * pu? Sen bi'karmaşasın.
I don't know anything else.
Bildiğim başka bir şey yok.
I don't know what you're talking about. Was there anything else?
Neden bahsettiğin hakkında fikrim yok Başka bir şey var mı?
I don't want to know anything else. But good luck anyway!
Başka bir şey öğrenmek istemiyorum.
After six years in the White House and eight as the governor's daughter, I don't really know anything else.
Beyaz Saray'da 6 yılın ardından ve 8 senedir bakan kızı olmaktan... Başka da birşey bilmiyorum.
I don't know how to do anything else.
Nasıl başka bir şekilde yapılacağını bilmiyorum
- I told you. I don't know why Angel gave up that kid or anything else.
Angel o çocuğu neden bıraktı bilmiyorum.
You know, I don't think I should say anything else without calling Brad's criminal attorney.
Brad'in ceza avukatı gelmeden daha fazla konuşmak istemiyorum.
I told you guys I'd throw you free fries... not a big deal since they're usually ones... we wind up throwing out anyway from making too many... which means you don't have to call them wink-winkers... or nudge-nudgies or know-what-I-meanies... or anything else in verbal code, especially if it's cute-cutesy.
Bedava kızarmış patates verebilirim. Çünkü sonunda hep onları atıyoruz. Fazla yapmış oluyoruz.
I don't want to know anything else about you.
Hakkında daha fazla hiçbir şey bilmek istemiyorum.
- I really don't know anything else.
- Gerçekten başka bir şey bilmiyorum.
And I'm fighting'cause I don't know how to do anything else.
Ben de savaşıyorum çünkü... Başka bir şey yapmayı bilmiyorum.
I honestly don't know anything else.
Gerçekten başka bir şey bilmiyorum.
I mean, I've never seen him before or anything. [Sobbing] I just don't know where else to go.
Yani daha önce onu hiç görmemiştim Nereye gideceğimi bilemedim Daha çok ağlayacak mısın?
Even if I don't know anything, it might stop someone else from getting killed.
Bir şey bilmiyor olsam bile, bu birinin daha öldürülmesini durdurabilir.
I believe I just said I don't know anything else.
Sanırım az önce hiçbir şey bilmediğimi söyledim.
Anything else? - I don't know.
- Hayır, bilmiyorum.
I don't really care about anything else, but I need to know that I can keep the new land that I'm developing.
Geliştirmekte olduğum yeni yeri elimde tutabileceksem gerisi hiç umurumda değil.
I don't know anything else.
Tek bildiğim bu.