I don't know yet traducir turco
2,394 traducción paralela
Oh, that's great,'cause you know what you can do? You can move me. You don't know that I have smallpox yet.
Bu harika ne yapabilirsin biliyor musun?
I don't know yet.
- Henüz bilmiyorum.
I don't know yet. The one good thing is that no one has seen those recordings yet.
- Bilemiyorum ama o kayıtları henüz kimsenin izlemediğinden eminim en azından.
I don't know yet.
Henüz bilmiyorum.
I don't know yet.
Henüz karar vermedim.
since I don't know everyone very well yet...
Herkesi çok iyi tanımıyorum, bana böyle söyleme.
I don't know what's going on, but the employees outside haven't left yet.
Neler oluyor bilmiyorum, fakat çalışanlar hâlâ burada.
- That just locks it up for you? - I don't know yet. All right.
Henüz bilmiyorum.
I don't know if you've met the security guard yet, but he is... yeah.
Güvenlik görevlisiyle henüz tanıştınız mı bilmiyorum ama o, evet.
I don't yet know.
Henüz bilmiyorum.
Well, um, I don't know... if Woodrow and Milly are gonna be back yet, but on Wednesday night - it's my birthday, so I'm gonna have a party at Milly's house.
Şey, Woodrow'la Milly dönerler mi bilmem ama... Çarşamba akşamı doğum günüm. Milly'nin evinde parti veriyorum.
I just got to town, so I don't really know anybody yet.
Şehre yeni geldim ve henüz kimseyi tanımıyorum.
- I don't know yet.
- Şimdilik bilmiyorum.
I don't know him yet.
Henüz karar vermedim.
I don't know yet. Work.
Henüz bilmiyorum.
I know you don't want to celebrate, because you guys haven't gotten a line yet.
Biliyorum kutlamak istemiyorsun, çünkü istediğiniz hedefe henüz ulaşamadınız.
I don't know that yet.
Bunun için daha güzel bir kelime bulunabilir fakat daha bulabilmiş değilim.
I don't know yet. It depends.
Henüz karar vermedim.Değişebilir.
- I don't know yet.
Henüz bilmiyorum.
I don't know yet, but thank you, Dennis, and call me if you see anything strange.
Henüz bilemiyorum fakat sağ ol Dennis, garip bir şey görürsen beni ara.
I don't know if I told you this yet, but our - - our film got scheduled to screen on Sunday, which is prime real estate.
Söyledim mi bilmiyorum ama filmimiz pazar günü yayınlanacakmış. Yani en önemli günde.
I don't know. She hasn't responded to my email yet.
Bilmiyorum, daha e-postama cevap vermedi.
If I did leave, which I don't know yet because all I did was take one meeting, I'd write you a check for your bonus.
Henüz bir kez buluştuğum için bilmiyorum ama gidecek olursam... sana ikramiyeni ben veririm.
I don't know yet. We have to go over it.
- Bilmiyorum ama yapmalıyız.
Well, you don't even know where we're going yet. I'm sure they have great burgers there, though.
- Daha nereye gideceğimizi bile bilmiyorsun.
Point blank, the challenge in working with me Is that I don't know all the buyers in that world yet.
Açık olmak gerekirse, benimle iş yapmanızın tek olumsuz yanı bu piyasadaki tüm alıcıları henüz tanımıyor olmam.
You know, I don't know why we haven't beaten the shit out of you yet.
Biliyor musun, hala seni eşek sudan gelinceye kadar neden dövmedik, bilmiyorum.
I just don't want anyone to know yet.
Henüz kimsenin bilmesini istemiyorum sadece.
So I-I don't know if it's been made presentable yet, but I should be the one to take him out there, right?
Fabrikanın henüz kontrole hazır olup olmadığını bilmiyorum ama onu oraya götürecek kişi ben olmalıyım, değil mi?
Megan, the only reason I didn't say anything about the relationship before is because I don't even know yet if it is a relationship.
Megan, daha önce söylemememin tek sebebi bunun bir ilişki olup olmadığını bilmememdi hala da bir ilişki mi bilmiyorum.
I don't know yet.
Nedenini bilmiyorum.
I don't really know yet.
Henüz bilmiyorum.
- I don't know yet.
- Henüz bilmiyorum.
I don't know if I'm in love yet.
Aşık olup olmadığımı hâlâ bilmiyorum.
Well, I don't know yet.
Henüz bilmiyoruz.
But you don't know what I'm going to ask yet.
Sorumu duymadın daha.
As I say, We don't know what the change means yet, just that there's been one.
- Değişmenin anlamını henüz bilmiyoruz diyebilirim, ama bir değişim olduğu kesin.
- I don't know yet.
- Henüz emin değilim.
- Oh, I don't know, I'm not ready yet...
- Bilmiyorum, henüz hazır değilim.
As you can see, it's unstable. But that's only because I don't know how to use it yet.
Gördüğün gibi durumu biraz dengesiz.
We don't know each other, yet, but I think you are very cute. - Come to me!
Henüz tanışmıyoruz, ama bence sen çok tatlısın.
I don't know yet...
Henüz bilmiyorum.
I don't know yet. Um.
Bilmiyorum ki
I haven't said anything'cause I don't know if it's true yet, but... If we don't make it there in time, the chances of our survival in this country are gonna be zero.
Daha önce söylemedim çünkü henüz doğru olduğunu bilmiyorum ama eğer zamanında orada olamazsak,... bu ülkede sağ kalma şansımız sıfır.
I don't know if we're friends yet.
Henüz arkadaş olduğumuzdan emin değilim.
I don't know what it is yet, but it includes me.
Henüz ne olduğunu bilmiyorum ama içinde ben de varım.
I mean, maybe you don't know this yet, but the putney girls are crazy jealous.
Belki henüz bilmiyorsundur ama Putney kızları kıskançlıkta son noktadadır.
Well, that I don't know yet.
- Henüz bilmiyorum.
I don't know the specifics yet, but I can feel it coming.
Ayrıntıları bilmiyorum fakat geldiğini hissedebiliyorum.
Cuz, I don't know if you're up for it yet- -
Çünkü buna hazır mısın daha bilmiyorum- -
I know almost everything there is to know- - Yet I don't know what you feel.
Neredeyse bilinecek her şeyi biliyorum ama nasıl hissettiğini bilmiyorum.
i don't care how long it takes 27
i don't think so 6892
i don't speak russian 17
i don't know 71756
i don't care 5140
i don't smoke 209
i don't understand 6275
i don't 12020
i don't understand what you mean 21
i don't give a shit 400
i don't think so 6892
i don't speak russian 17
i don't know 71756
i don't care 5140
i don't smoke 209
i don't understand 6275
i don't 12020
i don't understand what you mean 21
i don't give a shit 400