English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / I don't think i can do this

I don't think i can do this traducir turco

415 traducción paralela
I don't think I can do this here.
Daha fazla kalamayacağım burada.
- I don't think I can do this.
- Bunu yapabileceğimi zannetmiyorum.
I appreciate your position, but I don't think I can do this alone.
Seni zor duruma düşürdüğümü biliyorum Teğmen ama bu işi tek başıma başarmama imkan yok.
I don't think I can do this!
Bunu yapabileceğimi zannetmiyorum!
.l don't think I can do this.
- Bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
I don't think I can do this alone.
Tek başıma indirebileceğimi sanmıyorum.
I DON'T THINK WE CAN DO THIS TODAY.
Bunu bugün yapabileceğimizi sanmıyorum.
I really don't think I can do this again so soon.
Hemen bir kere daha becerebileceğimi sanmıyorum.
- This is kicking my ass, man. I don't think I can do it.
Bunun yerine temizlik yapmaya bile razıyım.
- Look, I don't think I can do this.
- Bak bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
- Oh, Sam, I don't think I can do this.
- Sam, bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
I really don't think that this is something that I should get involved in... but I'll tell you what I can do.
Bunun karışmam gerek bir şey olduğunu hiç zannetmiyorum ama sana ne yapabileceğimi söyleyeyim.
- Listen I don't really think I can do this.
- Dinle bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
I don't think I can do this.
Bunu yapamayacağım.
I want to be with you more than anything but I don't think that I can do this.
Her şeyden çok seninle olmak istiyorum ama yapabileceğimi sanmıyorum.
I just don't think you can say, "If I do this, then that will happen."
"Böyle yaparsam şöyle olur" diyemezsin bence.
Until this Jackal is captured or killed, I don't think we can afford to do the less.
Çakal yakalanıncaya veya öldürülünceye kadar, en azını yapmaya bile gücümüzün yeteceğini sanmıyorum.
Don't think,'cause I'm talking... Oh, I can't do this.
Bunu yapamazsın.
I don't think I can do it this weekend.
- Bu hafta sonu olabileceğini sanmıyorum.
If I don't think about 14 down, then I'm just gonna have a nervous breakdown in this elevator, and I can't do that right now.
Yukarıdan aşağıya 1 4'ü düşünmezsem sinir krizi geçireceğim. Şu an bunu yapamam.
You don't think I can do this?
Bunu yapabileceğimi düşünmüyor musun?
I don't think I can do this.
Bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
I don't think your home-cooked jungle juice can do her this time.
Ev yapımı ilacın bu kez şifa olacağını pek sanmıyorum.
I don't think I can do this anymore, Dharma.
Bunu daha fazla yapabileceğimi düşünmüyorum, Dharma.
God, Red, I don't think I can do this.
Tanrım, Red, yapabileceğimi sanmıyorum.
Are you saying you're back in, Ms.I-Don't-Think-I-Can-Do-This-Anymore?
Geri döneceğim diyordun, Bayan Artık-bunu-yapamayacağım?
I don't think I can do this anymore.
Bunu daha fazla yapabileceğimi sanmıyorum.
- You guys don't think I can do this?
Sizce bunu beceremem mi?
I don't think I can do this.
Ben yapamayacağım.
Oh, I don't think I can do this.
Bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
Just don't think I am complaining about this or asking for your help because there's nothing anyone can do.
Yalnız size mızmızlandığımı sanmayın ya da yardımınızı istediğimi falan çünkü dünyada bana yardım edebilecek kimse yok.
- You don't think I can do this job.
- Bu işi yapamayacağımı düşünüyorsun dimi?
Okay. we- - we gotta slow down here. I don't think I can do this.
Biraz yavaşlamalıyız.
I can do this. You just don't think...
Yani şey düşünmüyorsun...
I don't think I can do this.
Yapabileceğimi sanmıyorum.
How you think I feel, you laid up with this thug-ass nigga you don't know, who wants to kick me out so he can do whatever.
İstediğini yapabiImek için beni kapı dıŞarı etmek isteyen... bu tanımadığın zenciyIe yaŞarken ben ne hissediyorum, biIiyor musun?
Katlin, you know, I just don ´ t think I can do this anymore.
Katlin biliyormusun? Ben artık bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
- I don't think I can do this.
- Bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
I don't think I can do this.
Bu işi yapabileceğimi sanmıyorum.
I don't think I can do this shawl collar.
Yuvarlak yaka hoşuma gitmedi.
I don't think I can do this.
Bunu yapabileceğimi zannetmiyorum.
What? - I don't think I can do this.
Bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
I don't think I can do this. I'm sorry.
Bunu yapabileceğimi zannetmiyorum.
I don't think I can do this any more, this SD-6 story.
Artık bu SD-6 hikayesini yapabileceğimi sanmıyorum.
You know, sometimes I don't think I can do this.
Bazen bunu yapamayacağımı düşünüyorum.
- l don't think I can do this.
- Bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
I don't think I can do this.
Buna devam edemeyeceğim.
I don't think I can do this.
- Yapabileceğimi sanmıyorum.
"I don't think I can do this anymore. " The nightmares are getting worse.
"Bunu artık daha fazla yapabileceğime inanmıyorum."
Please, I don't think I can do this on my own.
Lütfen, bunu tek başıma yapabileceğimi sanmıyorum.
I think people sometimes don't understand about the fact that a man like Charlie, who was a millionaire can do this poverty-stricken Tramp.
Sanırım insanlar Charlie gibi zengin bir adamın nasıl olup da Tramp gibi fukara birini oynadığını anlayamıyorlar. " Boş ver

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]