I heard it on the radio traducir turco
94 traducción paralela
I heard it on the radio.
Radyoda duydum.
- I heard it on the radio from London last night.
- Dün gece Londra radyosundan dinlemiştim.
I heard it on the radio.
- Radyoda duydum.
- I heard it on the radio.
- Radyodan duydum. - Evet.
I HEARD IT ON THE RADIO ONE NIGHT. JUST LIKE THAT.
Doğru yere geldin, Johnny.
I heard it on the radio.
Yağmur yağacak.
I heard it on the radio.
- Radyodan duydum.
I told you I heard it on the radio.
Radyoda duydum dedim sana.
I heard it on the radio.
Bunu, orada ki radyoda duydum.
I heard it on the radio.
Radyodan bunları duydum.
- I heard it on the radio
- Radyoda duydum.
- I heard it on the radio.
- Radyoda duymuştum.
Well, I heard it on the radio, but five minutes later... there were bombs going off right down the street.
Radyodan işittim. Beş dakika önce caddede bomba patlamış.
Yeah, I heard it on the radio.
Evet, radyodan duydum.
Yes, I heard it on the radio.
Evet, radyoda duydum.
I heard it on the radio.
Radyodan duydum.
I heard it on the radio. And she could have been mine if it weren't for you.
Bu sabah radyoda duydum, ve o eğer senin olmasaydı benim olabilirdi.
- I heard it on the radio earlier.
- Daha önce radyoda dinlemiştim.
I heard it on the radio.
Evet. Radyoda duydum.
I heard it on the radio.
Telsizden haber verdiler.
I heard it on the radio.
Her şeyi telsizde duydum.
I heard it on the radio!
Radyodan duydum!
I don't know. I heard it on the radio.
- Bilmem, radyoda duydum.
Yeah, I heard it on the radio.
Evet biliyorum, radyoda dinledik.
When I was talking to him... it was raining and when it was thundering, I heard it on the radio.
Şehirde şimşek çaktığında, ses telsizden de duyuluyordu.
Yeah, I heard it on the radio.
- Telsiz konuşmanızı duydum. Burada mı bırakacaksın?
I heard it on the radio.
Telsizden duydum.
I heard it on the radio.
Radyodan duymuştum.
I heard it on the radio. Two more people killed by these robbers - Don is trying to catch.
Evet, radyoda duydum, iki kişi daha, Don'ın yakalamaya çalıştığı kişilerce öldürülmüş.
I heard it on the radio, I think.
Sanırım radyoda duymuştum.
But I showed you the newspaper, and you heard it on the radio.
Fakat sana gazeteyi göstermiştim, sen de radyoda dinlemiştin.
I heard it on the car radio.
Araba radyosunda duydum.
He likes to keep it mysterious, but I heard him on the radio saying something about the Mosquito Coast.
Bunu gizli tutmayı seviyor, ama telsizle konuşurken bir şeyler duydum. Mosquito sahili hakkında.
- I just heard it on the radio.
- Az önce radyoda duydum.
There is a lot of traffic today. I heard them talkin'about it on the radio.
Radyonun söylediğine göre bugün yolda çok trafik olacakmış.
I just heard it on the radio.
Az önce radyodan duydum.
I heard you say it on the radio.
Seni radyoda duydum.
I just heard it on the radio.
Şimdi radyodan duydum.
Yeah, I heard it this morning on the radio.
Evet, bu sabah radyoda duydum.
- I heard it on the radio.
Her şeyi berbat ettim.
I heard it on the car radio.
Radyoda duydum.
I HEARD IT ON THE RADIO MYSELF.
- Radyoda kendim duydum.
First time I heard rock'n'roll on the radio... I felt it was pretty similar to the country music which I'd been listening to.
İlk kez radyoda rock'n'roll dinleyince... bir süredir dinlediğim country müziğine çok benzediğini düşündüm.
Mr. Mayor... studying is mandatory by law. I heard it on the radio.
Sayın Belediye Başkanı...
I heard about it on the radio.
Radyoda duydum.
No, I just heard it on the radio on the way over here.
Hayır, az önce buraya gelirken yolda radyodan duydum.
I remember it was the day of the shooting, You know, I had just heard the report on the radio.
Saldırının olduğu gündü, radyodan olayı dinlemiştim.
I heard on the radio that Einstein did it.
Radyoda Einstein'ın yürüdüğünü duymuştum.
I heard it on the police radio.
Polis telsizinden duydum.
No, I heard about it on the radio.
- Hayır. Bende radyodan duydum.
I heard about it on the radio.
Radyoda duydum hakkındaki haberleri.