I just want you to be happy traducir turco
235 traducción paralela
I just want you to be happy.
Sadece mutlu olmanı istiyorum.
I just want you to be happy, that's all.
- Sadece seni mutlu etmek istiyorum, hepsi bu.
I'm so fond of you, I just want you to be happy.
Sana aşığım, sadece mutlu olmanı istiyorum.
- I just want you to be happy, that's all.
- Yalnızca senin mutlu olmanı istiyorum.
I just want you to be happy.
Senin mutlu olmanı isterim.
I just want you to be happy.
Senin mutlu olmanı istiyorum.
I just want you to be happy, see?
Ben sadece mutlu olmanı istiyorum. Anladın mı?
I just want you to be happy, so if that means getting a job, or whatever...
Sadece mutlu olmanı istiyorum, çalışarak mutlu olacaksan...
I just want you to be happy, that's all, and you're not!
Sadece mutlu olmanı istiyorum hepsi bu, ama değilsin.
I just want you to be happy.
Sadece senin mutlu olmanı istiyorum.
I just want you to be happy.
Sadece senin mutluluğunu istiyorum.
I just want you to be happy, Pa.
Ben de senin mutluluğunu istiyorum, babacığım.
I just want you to be happy.
Ben sadece senin... mutlu olmanı istiyorum.
I just want you to be happy.
Ben sadece mutlu olmanı istiyorum.
I just want you to be happy, darling.
Sadece senin mutlu olmanı istiyorum bebeğim.
I just want you to be happy.
Yalnızca mutlu olmanızı istiyorum.
Jenny, I know this is hard. I just want you to be happy.
Jenny, zor olduğunu biliyorum, ama senin mutlu olmanı istiyorum.
I just want you to be happy, Mary.
Sadece mutlu olmanı istiyorum Mary
I just wanna go home! I just want you to be happy!
- Sadece eve gitmek istiyorum!
Secondly, I just want you to be happy.
İkincisi, senin mutlu olmanı istiyorum.
Tarzan, I just want you to be happy, whateveryou decide.
Tarzan, kararın ne olursa olsun,. Yalnızca mutlu olmanı istedim..
I just want you to be happy and healthy, silly.
Sadece senin mutlu ve sağlıklı olmanı istiyorum, budala.
Well you know me Kelso, I just want you to be happy.
Şey, beni bilirsin Kelso. Ben sadece mutlu olmak istiyorum.
- I just want you to be happy.
- Sadece mutlu olmanı istiyorum. - Mutluyum.
Maria, I know I'm a pain in the neck. I just want you to be happy.
Maria, başına bela oluyorum biliyorum ama sadece mutlu olmanı istiyorum.
I just want you to be happy, Abby.
Sadece mutlu olmanı istiyorum.
Anyway, I I just want you to be happy, and if being with Rose makes you happy, then she's your answer.
Her neyse, ben- - Mutlu olmanı istiyorum. Ve eğer Rose'la beraber olmak seni mutlu ediyorsa...
- I just want you to be happy.
- Sadece mutlu olmanı istiyorum.
I just want you to be happy.
Ben sadece senin mutlu olmanı istiyorum.
And... I just want you to be happy.
Ve... mutlu olmanı istiyorum.
- I just want you to be happy.
- "Merhaba Müdür Charleston."
- And I just want you to be happy.
- Sadece mutlu olmanı istiyorum.
- Pulled a few strings, greased a few palms, - sold myself to a sous-chef - a very tender man, I might add. - I just want you to be happy.
- Torpil yaptırdım, birkaç kişiye rüşvet verdim, kendimi bir aşçı yardımcısına sattım ve eklemeliyim ki çok nazik bir adamdı.
I just want you to be happy, Lex.
Sadece senin mutlu olmanı istiyorum Lex.
I mean, she would have supported me, she probably would have said, "I just want you to be happy."
Beni desteklerdi. Herhalde "Sadece senin mutlu olmanı istiyorum Roisin" derdi.
I just want you to be happy.
Mutlu olman tek dileğim.
I just want you to be so happy so much.
Seni o kadar mutlu etmek istiyorum ki...
I didn't want to tell you this, but I took a polaroid of the toilet. And we can just mail them a picture of that, and they can walk around Florida, you know, and say it was our grandchild, and your mother will be so happy.
Bunu sana söylemek istemiyordum ama ben tuvaletin bir fotoğrafını çektim ve onlara bu resmi gönderebiliriz ve onlar da bütün Florida'da bu bizim torunumuz diye gezerler böylece annen de çok mutlu olur.
You know, I just- - I just want her to be happy.
Ben yalnızca onun mutlu olmasını istiyorum.
I know you just want everyone to be happy, but you can't help yourself.
Ama kendine faydan yok.
I just want you guys to be happy and together.
İkinizin de mutlu ve birlikte olmanızı istiyorum.
Billy, I just want you to get the help you need so we can all live here together and be happy.
Billy, sana gereken yardımı almanı istiyorum. Böylece burada birlikte mutlu bir şekilde yaşayabileceğiz.
Well, I honestly just want you to be happy, Jen.
Gerçekten sadece mutlu olmanı istiyorum, Jen.
YOU KNOW, I JUST WANT LINDSAY TO BE HAPPY.
Biliyorsun, sadece Lindsay'ın mutlu olmasını istiyorum.
I just want you to look in a mirror and be happy.
Ben sadece aynaya baktığında mutlu olmanı istiyorum.
Fez, I just want to say... that you will never be as happy as you were with me!
Fez, sadece benimle olduğun kadar hiçbir zaman mutlu olamayacağını söylemek istiyorum.
I just want my girl to be happy, you know.
Kızımın sadece mutlu olmasını istiyorum.
- Sure, honey, just tell me what you want first, so as I can write it down and then I can lend it to you, that way we'll all be happy.
- Tabi, tatlım, sadece öncelikle ne istediğini söyle bana, ben de not alayım ve sonra sana kalemimi ödünç verebilirim böylece herkes mutlu olacaktır.
I just want you and Johnny to be happy.
Sadece mutlu olmanızı istiyorum.
I just want you to know that in my way, I want you to be happy and... I love you.
Ama bilmeni isterim ki, kendime özgü bir biçimde de olsa senin mutlu olmanı istiyorum.
Just see you're unhappy and I want you to be happy.
Senin mutsuz olduğunu görüyorum ve mutlu olmanı istiyorum.