I should have said something traducir turco
128 traducción paralela
I should have said something yesterday.
Dün de bir şeyler söylemeliydim.
I should have said something.
Bir şey söylemeliydim.
Sam, I know it's my fault. I should have said something sooner.
Sam, benim hatam olduğunu biliyorum Önceden söylemem gerekirdi.
- I know it's really bad timing, But... I should have said something before,
Tamam, zamanlama hiç iyi olmadı, bunu sana daha önce söylemeliydim ama...
- You think I should have said something?
- Bir şey söylemem gerekir mi? - Ne?
I know, I should have said something before.
Biliyorum, daha evvel demeliydim.
I should have said something.
Birşeyler söylemeliydim.
Big Momma, I should have said something.
Big Momma, birşeyler yapmalıydım.
I should have said something.
Bunu size söylemeliydim. Söyleyecektim.
I should have said something more to convince Piper.
Piper'ı ikna etmek için daha fazla şey söylemeliydim.
I should have said something a long time ago.
Uzun zaman önce söylemem gerekiyordu.
I should have said something.
Aileme söylemeliydim.
I should have said something sooner.
Sana daha önce söylemeliydim.
I should have said something last night, but er... I was having such a good time I just didn't, and I'm sorry.
Dün gece bir şeyler söylemeliydim ama o kadar güzel vakit geçiriyordum ki, söylemedim, kusura bakma.
I GUESS MAYBE I SHOULD HAVE SAID SOMETHING.
Sana daha önce söylemeliydim.
I should have said something. But I'm ok.
Biliyorum, haber vermem gerekiyordu ama olsun.
Sorry about yesterday. I should have said something.
- Dün için tekrar özür dilerim.
I should have said something on the spot.
O zor durumda bir şeyler söylemeliydim.
I should have said something to the Russians, but I swear on my children ´ s soul, that it wasn ´ t on purpose!
Ruslara bir şeyler söylemiş olabilirim ama çocuklarım üzerine yemin ederim kasten yapmadım!
I should have said something earlier.
Baştan söylemeliydim.
I should have told you, I know. I should have said something.
Sana söylemeliydim, biliyorum, bir şeyler söylemeliydim.
I know I should have said something before.
Biliyorum daha önce söylemeliydim.
I know I should have said something but...
Biliyorum bir şey söylemeliydim ama...
I should have said something.
Size söylemeliydim.
I know I should have said something, but I'm the one with the record, and I knew I'd be the one to get in trouble.
Biliyorum, birşeyler söylemeliydim. Fakat kayıtlara girseydim, başımı belaya sokardım.
I guess I should have said something - - anything.
Sanırım birşey söylemeliydim... herhangi birşey...
Maybe I should have said something.
Belki bir şey söylemeliyim.
I should have said something to you from the start.
En başta sana anlatmalıydım.
I should have said something.
Sana söylemeliydim.
I should have said something, sorry.
Önce bir seslenmeliydim, üzgünüm.
I guess I should have said something like "This is it!" Or something stupid like.
Sanırım'İşte bu! 'gibi aptalca bir şey söylemiştim.
I should have said something.
Haber vermem gerekirdi.
Please regard what I have said merely as something to draw upon should you ever feel so inclined.
Lütfen az önce söylediklerimi, kendinizi hazır hissetiğinizde hatrınıza gelecek sözler olarak ele alın.
Is it something I've said... or something I've done or should have done?
Söylediğim veya yapmış olduğum bir şey mi?
I didn't expect much from Kramer, but Osborne should have said something.
Kramer'den pek bir şey beklemiyorum. Ama Osborne bir şeyler anlatmalıydı.
You should've said you were coming, I could have made something.
Eğer geleceğini söylemiş olsaydın, bir şeyler hazırlardım.
And I just should have said something.
Bir şey söylemeliydim.
Something I should have said to you a long time ago.
Sana uzun zaman önce söylemem gereken bir şey.
- Should I have said something?
- Bir şey demeli miydim?
And you know, I should have stood up and said something... the moment that you threw us in with the enlisted men... instead of quartering us properly as officers.
Subay muamelesi görmek yerine... er muamelesi gördüğümüz anda... buna isyan edebilirdik.
i should have said something.
Baştan anlatmalıydım.
there's something else i should have said.
Jane, sana söylemem gereken bir şey daha var.
Yeah, I probably should have said something, but he always told me he hired me for my size, not my opinion.
- Evet, onu uyarmam gerekirdi. Ama "seni cüssen için işe aldım, fikir vermen için değil" derdi hep.
I should've said something sooner, but I didn't have any real proof until today.
Daha önce bir şey söylemeliydim ama bugüne kadar kanıtım yoktu.
Before we get started, there's something I have to tell you something I should've said to you before I let you take the case.
Başlamadan önce sana söylemem gereken bir şey var. Aslında bu davayı almadan önce söylemem gereken bir şey.
But, I have to tell you something and it's the kind of something that should only be said in person, or on a giant screen at a baseball game.
Ama sana öyle bir şey....... söylemem gerekiyor ki ya şahsen ya da beyzbol sahasındaki dev ekranda söylenmeli.
I probably should have said something earlier,
Muhtemelen daha önce söylemeliydim.
I probably should have said something from the beginning.
Daha en baştan seninle konuşmam gerekirdi.
There's something you need to know about Ryan, something I should have said a long time ago.
Ryan hakkında bilmen gereken bir şey var. Bunu sana çok önce söylemeliydim.
Look, I should have said something.
Sana söylemeliydim.
And after everything I went through last year... Maybe I should have said something,
Belki de önce sana söylemeliydim,