I told you i would traducir turco
3,675 traducción paralela
I told you I would tell you, Christopher, and I will.
Sana anlatacağımı söyledim, Christopher. Anlatacağım.
I told you I would seduce you.
Seni tahrik ederim demiştim.
Ma'am, I have to go I told you I would help, but I've ran out of time...
Hanımefendi, gitmek zorundayım size yardım ederim dedim, ama zamanım kalmadı...
I told you. I told you I would get it.
Süpriz yapabilirim demiştim ufaklık.
See, I told you it would work out.
Gördün mü, her şey yoluna girecek demiştim sana.
You know, had Winston kissed me, you're the first person I would have told!
Winston beni öpseydi söyleyeceğim ilk kişi sen olurdun.
I know you would have told me if Winston kissed you.
Biliyorum. Winston seni öpseydi söylerdin.
I didn't know what you would have me say so I told her what everyone is whispering, that Richard had them killed.
Sizin, söylememi isteyeceğiniz şeyi bilemediğimden Richard'ın onları öldürdüğüne dair herkesin fısıldamalarını anlattım.
I told her I would talk to you.
Seninle konuşacağımı söylemiştim.
Stories that would enable her to basically say, "I told you so."
Hikâyeleri okuyup okuyup "Ben sana demiştim" derdi.
If you guys had not been in my apartment today, there is no way that I would've told Heather the truth.
Siz bugün benim evimde olmasaydınız, ben asla Heather'a gerçeği anlatmazdım.
I mean, what would you say to me if I told you I was quitting journalism to become a... I don't know- - a windsurfer?
Yani ben gazeteciliği bırakıp rüzgar sörfçüsü olmaya karar versem bana ne derdin?
Charlotte called me and told me what you were up to, and I would love to offer my services as co-chair, Victoria.
Charlotte beni arayıp ne planladığınızı söyledi bir eş başkan olarak ben de yardımlarımı sunmak isterim, Victoria.
Hey, would you still apply for that job if I told you we sold out of the cupcakes tonight?
Hey, eğer bu gece bütün cupcake'lerimiz yok sattı deseydim hala o işe başvurmak ister miydin?
I thought Ellie would have told you.
Ellie sana söylemiştir diye düşünmüştüm.
I told you... I would do whatever I had to to be the person you saw in me, and I can be that person now.
Sana önce de söyledim bende gördüğün insan gibi olmak için ne gerekiyorsa yaparım ve artık o insan olabilirim.
I think he thought if he told you anything that they would come after you.
Sana bir şeyler anlatırsa senin peşine de düşmelerinden korkuyordu.
Just six months ago, if you had told me that I would be up here, I would have called you crazy.
6 ay önce bana burada olacağımı söyleseydiniz, sizlere deli derdim.
Like, if I told you I was dreaming about a pineapple you would ask me if I wanna have sex with my mama? Hmm?
Rüyamda bir ananas gördüğümü söylesem annenle seks yapmak istiyor musun diye mi soracaksın?
I specifically told you that I would never do that again.
O işi bir daha yapmayacağımı sana özellikle söyledim.
I was afraid something like this would happen when you told everybody about Danforth.
Herkese Danforth'dan bahsettiğinde böyle bir şeyin olabileceğinden korkuyordum.
I told you. I knew this would happen.
Bunun olabileceğini sana söylemiştim.
( chuckles ) Oh, my God, if you would've told me then that I was accepting an invitation to a wedding of two guys, I would've hung myself.
Tanrım, o zamanlar iki adamın evlilik davetini kabul edeceğimi söyleseydin kendimi asardım.
I wouldn't want you to do it again, but - It was exactly what you would have done if someone told you not to.
Bir daha bunu yapmanı istemem, fakat eğer biri sana bir şeyi yapmamanı söylemişse yaptığın aynen böyle olurdu.
If I told you the truth, Granny, you would never speak to me again.
Sana gerçeği anlatsam, benimle bir daha asla konuşmazsın büyük anne.
I told them that I would only consider it if they gave you a position in the Linguistics Department. And they said okay.
Onlara eğer dilbilim böIümünde sana bir iş verirlerse ancak o zaman tekliflerini düşüneceğimi söyledim ve onlar da tamam dedi.
Well, if I told you the truth, you would have said no.
Sana doğruyu söyleseydim kabul etmeyecektin.
If I told you, you would slip into a coma.
Söylersem komaya girersin.
You told me you would give me a quote. I told you to stay away from my patient and this hospital.
Sana hastamdan ve hastanemden uzak durmanı söyledim.
If I didn't take it back, would you have told me you love me too?
Geri almasaydım, sen de beni sevdiğini mi söyleyecektin?
And I would love to hear why you haven't told me about this before.
Ve bana Bunu daha önce neden anlatmadığınızı dinlemeyi çok isterim.
Oh, I thought Lois would've told you.
Lois sana söyler sanıyordum.
As I'm sure your father would have told you, I don't like being picked up.
Eminim baban da bunu sana söylemiştir, bir yerlerden alınmayı hiç sevmiyorum.
Yeah, I would have told you, but we're not actually friends.
Evet, sana söylerdim ama biz arkadaş değiliz.
You told me that the people I love would betray me, but you had to destroy Owen's mind.
Sevdiğim insanların bana ihanet edeceğini söylemiştin. Ama bana ihanet etmesi için Owen'ın aklını karıştırdın, bambaşka birine çevirdin.
Yesterday I would've told you he doesn't have a brother.
Daha düne kadar bir abisi olmadığını söyleyebilirdim.
I assume you told my brother what would happen if you didn't produce it.
Sanırım kardeşime onu almazsam neler olacağını söyledin.
I told him you would tell the Grimm everything if he didn't.
Ona yapmazsa Grimm'e her şeyi anlatacağımı söyledim.
If I'd have known you'd have this kind of reaction, I would've just come right home and told you then.
Böyle bir tepki vereceğini bilseydim o zaman evine gelip söylerdim.
But I do have to say I wish you would've told me when you found out.
Ama öğrendiğin zaman bana söylemeni isterdim.
I wish you would've told me when you found out.
Öğrendiğin zaman söylemeni isterdim.
Lamar told me that if I... didn't talk you into picking his stadium site, that he would... he'd tell you what I'd done.
Lamar, onun istediği stadyum alanını seçmen için seni ikna edemezsem yaptığım şeyi söyleyeceğinden bahsetti.
Well, I just told her what you would have said if you went to law school.
- Ancak hukuk fakültesine gitmiş birinin söyleyebileceklerini söyledim.
Well, I-I told him that I would give him a kick if he didn't take you up on it.
Teklifinizi kabul etmezse ona tekmeyi basacağımı söyledim.
If you told me yesterday that the idea of Junior Rennie brandishing a shotgun would be reassuring, ha, ha, I'd have laughed my head off.
Dün Junior Rennie'nin çifteyle ortalıkta gezmesi rahatlatıcı olacak deseler gülmekten katılırdım.
I told you that I wouldn't tell anyone about what Junior did to me, and you said that you would keep him away.
Junior'ın bana yaptıklarını kimseye söylemeyeceğim dedim sen de onu benden uzak tutacağını söyledin.
I told you they would come.
Sana geliceklerini söylemiştim.
Told you I would find you, Ilan.
Seni bulurum demiştim, Ilan.
! I told you if you ever wanted to get rid of it, that-that I would take it.
Sana, ondan kurtulmak istersen alabileceğimi söylemiştim.
Well, you know, a month ago, I would've told you that he and I were exactly the same, that we were twins, you know?
Bilirsin, bir ay önce, o ve ben sanki tıpatıp aynıydık diyebilirdim ;
Yeah, about that... I didn't want to go with "I told you so," because that would be rude, but it's kind of implied.
Evet, o konuda "söylemiştim" demek istemem çünkü kaba olurdu ama bunu ima etmiştim zaten.