English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / I want you to do me a favor

I want you to do me a favor traducir turco

111 traducción paralela
This is Mr. Gillis. I want you to do me a favor.
Bir ricam olacak.
I want you to do me a favor.
Bana bir iyilik yapmanızı istiyorum.
Well, I want you to do me a favor. Will you do it?
Bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
Listen, I want you to do me a favor.
Dinle, bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
Harley I want you to do me a favor.
Harley bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
I want you to do me a favor.
Benim için bir iyilik yapmalısın.
I want you to do me a favor in return.
Karşılığında bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
Listen, Bart, I want you to do me a favor.
Dinle, Bart, bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
I want you to do me a favor.
Bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
- I want you to do me a favor. - What?
- Bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
Well, hey, I want you to do me a favor.
- Bir iyilik yap.
I want you to do me a favor : Don't show them to me.
Josh, bir iyilik yap ve onları bana gönderme.
Well, I want you to do me a favor.
Bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
And I want you to do me a favor.
Bana bir iyilik yapmalısın.
- I want you to do me a favor.
- Bana bir iyilik yapmanı.
I want you to do me a favor.
Şimdi bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
I want you to do me a favor, Henry.
Benim için bir iyilik yapmanı istiyorum Henry.
I want you to do me a favor. That phone rings, whoever it is, say "He'll be right back." I'm running out to the car.
Telefon çalarsa, her kimse "hemen geri gelecek" de.
Pumpkin, pumpkin, I want you to do me a favor.
Balkabağım, bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
Hey, Harry, I want you to do me a favor.
Bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
- I want you to do me a favor.
- Bana bir iyilik yap.
Thanks. I want you to do me a favor.
Teşekkürler Bana bir iyilik yapmanı istiyorum
Now, I want you to do me a favor.
Bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
- I want you to do me a favor.
- Bana bir iyilik etmeni istiyorum.
I want you to do me a favor.
Benim için bir şey yapmanı istiyorum.
I want you to do me a favor.
Senden bir ricam var.
- I want you to do me a favor.
- Bir iyilik yapmanı istiyorum.
Pappas, I... I want you to do me a favor.
Pappas, bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
I want you to do me a favor.
bana bir iyilik yapmanızı istiyorum.
Nicole. I want you to do me a favor.
Nicole.bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
I want you to do me a favor, pal.
Pekala, bana bir iyilik yapar mısın?
I want you to do me a favor and lay that on my desk and I will take care of it.
Dosyayı benim masama bırakmanı rica ediyorum. Ben gerekeni yaparım.
Mr. Wolfe, I want you to do me a favor. Play the game.
Bay Wolfe, oyunu oynamanızı rica ediyorum.
Which is why I want you to do me a favor.
Bu yüzden senden bir iyilik istiyorum.
I want you to do me a favor and grab a piece of chalk draw Daddy a picture on the ground, okay?
Hey, neden bana bir iyilik yapmıyorsun ve bir parça tebeşir alıp, babana yere bir resim çizmiyorsun?
I want you to do me a favor and call Mrs. Bronson, see what we can do about my money.
Bana bir iyilik yapıp, Bayan Bronson'ı ara da param konusunda ne yapabileceğimize bakalım.
After I go, there's a favor I want you to do for me.
Ben gittikten sonra, benim için bir iyilik yapmanı istiyorum.
Except I want you to do a favor for me, Keyes.
Senden tek bir ricam var, Keyes.
- I want you to do a favor for me.
- Benim için bir iyilik yapmanı istiyorum.
I want you to do a favor for me.
Bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
But I do want you to do me a favor.
Fakat bana bir iyilik yapmanızı istiyorum.
Balki, I want you to do me a big favor.
- Balki, senden büyük bir iyilik yapmanı istiyorum.
I want you to do me a big favor.
- Senden büyük bir iyilik istiyorum.
Lieutenant, I want you to do a favor for me.
Lieutenant, Benim için bir iyilik yapmanı istiyorum.
So did I, but if you want to do me a favor, drive me to the station.
Ben de öyle. Bana faydan dokunsun istiyorsan beni istasyona bırak.
So I want you to do a favor for me, ok?
Bu yüzden senden benim için bir iyilik yapmanı istiyorum. Tamam mı?
Do me a favor,... I want you to... get out of my life forever!
Bana bir iyilik yap,... ve benim hayatımdan.. ... sonsuza kadar çık.
At dinner tonight, I want you to do me a little favor and stick this in Desanto's food for me.
Bu akşam yemekte, bana ufak bir iyilik yap ve benim için bunu Desanto'nun yemeğine koy.
Yeah, OK, but listen I want you to do a favor for me tonight, OK?
Evet, tamam ama bu gece benim için bir iyilik yapmanı istiyorum tamam mı?
Now, I want you to do the folks in the bank a big favor by proving me very wrong about you, okay?
Hakkında yanıldığımı ispatlayarak, bankadaki millete büyük bir iyilik yapmanı istiyorum.
And i was wondering if you'd do me a favor and tell me her name, because even though you don't want to see Ms. Powell again, she's agreed that if you I.D. the victim, she'll make the capital part of your sentence go away
Acaba bana bir güzellik yapıp kim olduğunu söyler misin? Çünkü Savcı Powell'ı yeniden görmek istemesen de, eğer kurbanın kimliğini açıklarsan, cezanın büyük bölümünü kaldırmayı kabul ediyor. Artık idam cezası almayacaksın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]