I wanted to say that traducir turco
1,414 traducción paralela
Um, I wanted to say that the guys downstairs are thinking about forming a union.
Bilmeni istedim ki aşağıdaki çocuklar bir sendika kurmayı düşünüyorlar.
I wanted to say that I'm sorry about yesterday.
Ben dünle ilgili üzgün olduğumu söylemek istiyorum.
Okay, I wanted to say that when you took me off of hahn's service today
Tamam, söylemek istedigim su : Beni bugün Hahn'in servisinden aldiginizda- -
I'm in the middle of something. OK. I wanted to say that I'm sorry for getting so snippy yesterday.
Dünkü ters tavrım için özür dilemek istedim.
- You know, that's what I wanted to say, okay?
Söylemek istediğim buydu işte, tamam mı?
Look here sir, we do not have any enmity.. .. against you, but what I wanted to say is that..
Buraya bak dostum, sana karşı bir düşmanlığımız yok, demek istediğim şey şu,
They wanted me to say I was a fighter. Once I said that, the next thing is "You a member of Al Queda"?
Militan olduğumu bir kez kabul etsem ardından sen El Kaide üyesisin diye diretecekler.
That's all I wanted to say.
Söylemek istediğim bu.
I always wanted to say that - sounds like Bob Hope.
Hep bunu söylemek istemişimdir. Bob Hope gibi oldu. "Uğrayayım dedim".
" I just wanted to say that I'm sorry
" Sadece üzgün olduğumu ve seni
We probably won't see each other again after our flights leave, so I just wanted to say that I had a really good time and that I think we make a pretty awesome family.
Uçaklarımız kalktıktan sonra muhtemelen bir daha görüşemeyeceğiz. Ben de sadece birlikte iyi zaman geçirdiğimi söylemek istedim ve sanırım dehşet verici bir aile oluşturduk.
I'm still not so used to these machines, and I wanted to say I realize you're not single and I don't mean it that way.
Bu alete konuşmaya hâlâ alışamadım ve bekâr olmadığının farkında olduğumu söylemek istiyorum ve öyle bir randevuyu kastetmedim.
Well, Piper, I just wanted to say that I'm sorry for not being myself lately.
Son zamanlarda kendimi olmadığı için üzgünüm duyuyorum bu Peki, Piper, sadece söylemek istedim.
I know, I just always wanted to say that.
Biliyorum. Hep bunu söylemek istemiştim de.
I was going to say no longer wanted our help, but that'll do.
"Artık yardım istemiyorsunuz" diyecektim, ama olsun.
I don't know what happened between us in the past but, if I ever did anything to hurt or upset you, I just wanted to say that...
Geçmişte aramızda ne olduğunu bilmiyorum, ama seni yaralayacak veya üzecek bir şey yaptıysam, tek söylemek istediğim...
Just wanted to hear your voice... say that I miss you.
Sesini duymak, seni özledim demek istedim.
I just wanted to hear your voice, say that I miss you.
Sesini duymak istedim. Seni özledim.
Look, all I ever wanted was to hear you say that I was good.
Tüm istediğim... benim iyi olduğumu... duymaktı.
But what I wanted to say is, you know, when you're a kid, they tell you that it's all grow up, get a job, get married, get a house, have a kid and that's it.
Söylemek istediğim şey, bilirsiniz işte, çocukken size hayatın ; "büyüyüp, işe girmek, evlenmek, ev alıp, çocuk sahibi olmaktan ibaret." ... olduğunu söylerler.
I mean, they wanted me to say that I was there, but... I just told them that Little Kevin told me.
Olaya tanık olduğumu söylememi istediler ama... bana bunu Minik Kevin'ın anlattığını söyledim.
I just wanted to say that I'm fine.
Sadece iyi olduğumu söylemek için aradım.
That's all I wanted to say.
Söylemek istediklerim bunlardı.
Hey, there's something that I wanted to, um, say to you.
Sana söylemek istediğim bir şey var.
Dad, I just wanted to say that I'm sorry.
Baba, özür dilemek istedim.
That is actually all I wanted to say.
Tüm söyleyeceklerim bu kadar.
Well, so then what would you say if I told you that I wanted to stay in Tree Hill for college?
Sana üniversite için... Tree Hill'de kalacağımı söylesem, ne dersin?
I just really wanted to say that I'm sorry.
Özür dilemek istiyorum.
No, that's not what I wanted to say.
Hayır, söylemek istediğim bu değil.
I just wanted to say that I'm sorry
Sadece özür dilemek istiyorum
I agree, I was just saying that'cause that's what I thought you wanted me to say.
Biliyorum ve katılıyorum. Duymak istediklerini söylüyordum.
That's all I wanted to say.
Tek söylemek istediğim buydu.
Hey. I just wanted to check on you and let you know that your clothes will be ready shortly.
Sana bakmaya gelmiştim, bir de kıyafetlerinin işi bitti sayılır, onu söyleyeyim dedim.
And that's all I wanted to say.
Ve söyleyeceğim tek şeyde bu.
I just wanted to say... about Ros... that you were right.
Sadece şey demek istemiştim Ros hakkında haklıydın demek istemiştim.
Mom, just for the sake of argument, let's say that I "wanted" to take care of you.
Anne, varsayalım ki ben sana "seninle ilgilenmek istiyorum" demişim.
You know, I can honestly say that you are the only grandfather I have ever wanted to be with.
Dürüstçe diyebilirim ki, birlikte olmak istediğim yegane dede sensin.
I just wanted to call to say that I was....
Ben sadece, seni arayıp, olan biten...
Uh, well, sir, I just wanted to say, um, I'm sorry if I hurt your feelings the other day when I asked you to stay out of the writers'room. That's absurd.
Efendim, geçen gün yazar odasına girmemenizi söyleyip sizi kırdıysam özür dilerim.
Listen, I just wanted to say I'm sorry that we didn't get to spend more time together tonight.
Bak, ben sadece bu gece daha fazla zaman... geçiremediğimiz için üzgün olduğumu söylemek istedim.
That isn't what I wanted to say.
Ama bu söylemek istediğim şey bu değildi.
I just wanted to say that before I leave.
Ben sadece ayrılmadan önce bunu söylemek istedim.
Oh, and I also wanted to ask you another favor. Um, I need a flower girl for my wedding, and I was really hoping that you would say yes.
Düğünüm için çiçekçi kıza ihtiyacım var ve gerçekten senin kabul edeceğini umuyorum.
- No. I was trying to say that I wanted to go home.
Hayır, sadece eve gitmek istediğimi söyleyecektim.
I've always wanted to say that.
Bunu hep söylemek istemişimdir.
I just wanted to say that at zeta beta for a sister to hook up with another sister's boyfriend, it's considered bad form.
Demek istediğim Zeta Beta'da bir kardeşin sevgilisyle işi pişirmek iyi birşey sayılmaz.
What I'm trying to say is that it freaked me out when you wanted a date.
Demek istediğim buluşmak istediğinde bu beni rahatsız etti.
Hey, Travis, I know you're on the plane, but I just wanted to say that I had a wonderful time, and I can't wait to see you next month in Rhode Island.
Hey, Travis, uçakta olduğunu biliyorum ama sadece harika vakit geçirdiğimi ve gelecek ay seni Rodos Ada'sında görmek için sabırsızlandığımı söylemek istedim.
I just wanted to say that I'm done, and... we should be able to inhabit each others'space drama-free.
Sadece demek istedim ki dramatik olaylar yaşamadan birbirimizin çevresinde bulunabilmeliyiz.
All right, I just wanted to say that the ultrasound was a good idea...
Ultrasonun iyi fikir olduğunu söylemek istedim.
Hey, I just wanted you to know that you can't just say the word "bankruptcy" and expect anything to happen.
Hey, sadece şunu bilmeni istiyorum ki "iflas" sözcüğünü kullanıp bir şeyler olmasını bekleyemezsin.