Identified traducir turco
3,478 traducción paralela
The Dallas county coroner has identified the body as that of Tommy Sutter, the subject of a recently filed missing person's report.
Dallas eyalet yargıcı, cesedi bulunan şahsın Tommy Sutter olduğunu belirtti. Kendisi, geçtiğimiz günlerde kayıp şahıs olarak kayda geçilmişti.
Well, Vivian got punched the night she died. And you punched the coroner when you identified the body, you punched this guy today.
Vivian öldüğü gece yumruklanmış ve siz de kardeşinizin cesetini teşhiş ettğiniz gün adli tıp görevlisini yumrukladınız bugün de bu adamı.
All houses with PDS sufferers living inside must be identified.
YÖS hastalarının olduğu bütün evler tanımlanmalı.
I identified her body.
Cesedini kendim teşhis ettim.
Embroiled in a mystery that keeps on unraveling, authorities have kept quiet thus far, but the man who killed himself has been identified as Denny Jones.
Gizemdeki karmaşa halen çözülebilmiş değil ve yetkililer de halen sessizliğini koruyorlar. Ama kendini öldüren adamın adının Denny Jones olduğu öğrenildi.
Too many girls aren't lucky enough to have found us or weren't identified in time for us to have found them.
Bir çok kız, bizi bulacak kadar ya da bizim vaktinde onları bulabileceğimiz kadar şanslı olmuyorlar.
The guy fled when you identified yourself.
Polis olduğunu söylediğinde adam kaçmış.
Your husband identified the body.
- Kocan cesedi teşhis etmiş. Üzgünüm.
Ginny, you've been identified as an inbound threat.
Ginny, iç tehdit olarak değerlendirildin.
We've identified them at these locations.
Şu bölgelerde olduklarını belirledik.
'lain Rannoch, identified by his distinctive tattoo,'killed the youngster as Victoria Skillane held the camera.
Belirgin dövmesi sayesinde kimliği belirlenen lain Rannoch Victoria Skillane kamerayı tutarken ufaklığı öldürmüş.
Orange County Sheriff deputies have identified the 27-year-old man found dead in a killer whale's tank at SeaWorld.
Orange County Şerif Yardımcısı SeaWorld balina tankında ölü bulunan 27 yaşındaki adamın kimliğini açıkladı.
Your son Martin's remains were positively identified.
Oğlunuz Martin'in kalıntıları kesin olarak tespit edildi.
Identified how?
Nasıl tespit edildi?
IR Spectroscopy identified it as cornstarch.
Kızılötesi spektroskopiye göre mısır nişastası.
Now that he's been identified, the public safety exception no longer applies.
O artık tanımlandı, toplum güvenliği istisnası artık geçerli değil.
We identified the suicide bombers who broke into the DOD facility.
- Savunma Bakanlığı tesisine giren intihar bombacılarının kimliklerini tespit ettik.
He identified a market, created a little niche for himself.
O bir pazar belirleyip kendisi için küçük bir mevki yaratmış.
Anne-Marie identified one of the robbers.
Soygunculardan birini kimliğini Anne-Marie buldu.
He could have identified the man who killed those women.
O kadınları kimin öldürdüğünü tespit edebilirdi.
More than 300 different types of squid have been identified around the world.
Dünyada 300 mürekkep balığı türü tespit edilmiş.
The females identified by their lack of horns, are not far behind, looking on over the grazing males.
Boynuzları olmayan dişiler de hemen arkalarında otlayan erkekleri izliyor.
They identified the background noise as the hydraulic motor of a TC5015 tower crane.
Arkadaki gürültünün kaynağını TC-5015 kule vincinin hidrolik motoru olarak tanımladılar.
"The Chicago medical examiner identified it to be that of Manuel'Flaco'Rodriguez, purported leader of the street gang, Insane Kings, wanted for a string of unsolved West Side murders, said a C.P.D. spokesman."
Chicago Adli Tıp merkezi, bulunan bedenin Insane Kings çetesinin lideri olduğu söylenen ve "Flaco" lakaplı Manuel Rodrigues'e ait olduğunu tespit etti. Chicago Emniyet Müdürlüğü yetkililerine göre Flaco Doğu Yakası'ndaki bir dizi çözümlenememiş cinayet için aranıyordu.
His accomplice was never identified, and the diamonds were never recovered.
Onun suç ortağı hiçbir zaman tespit edilememiş ve elmaslar hiçbir zaman geri alınamamış.
Intruders identified.
İşgalciler tanımlandı.
Intruders not identified!
İşgalciler tespit edilemedi!
The voice on the phone identified himself as Adam Worth.
Telefondaki ses kendini Adam Worth diye tanıttı.
Frequency match identified.
Frekans uyumu tanımlandı.
Three sentient species identified.
Üç adet akıllı tür tanımlandı.
'.. the fingerprints on the gun are those of Grant Leetham,'a pupil at the school, and the boy identified...'That is not me!
Silahtaki parmak izlerinin okulda okuyan Grant Leesam'a ait oldugu ve çocugun tanimlandigi... - Bu ben degilim!
The lab identified it as peanut oil with high concentrations of M.S.G.
Laboratuar yüksek konsantrasyonda mono sodyum glutamat içeren yerfıstığı yağı olarak tanımladı.
Graduated to burglary when he was 12... broke in to a mom-and-pop corner store along with an identified adult male.
12 yaşında ev hırsızlığından mezun olmuş. Yanında kimliği belirlenmiş yetişkin bir erkekle küçük ve yerel dükkanlara girmeye başlamış.
Any Army case information on the group identified as illicit arms dealers would be very useful to Chief Aramaki in tracking down a mobile land mine!
Yasadışı silah tacirlerine dair ordu istihbarat dosyaları Şef Aramaki'ye seyyar kara mayının izini sürme konusunda çok faydalı olacaktır.
The virus may be an unknown, but we've identified the architecture of the false memories.
Virüsün ne olduğu bilinmese de sahte anıların yapısını tespit edebildik.
We've identified every important scientist in the antiballistic missile program.
Antibalistik füze programındaki tüm önemli bilim adamlarını tespit ettik.
Then, terrorists would be identified, and that was soon to follow.
Daha sonra, teröristler belirlenirdi ve bu yakında olacaktı.
In 1977, I was in a meeting in Fairchild Industries, and in that room were a lot of charts on the walls with enemies, identified enemies, names of people I'd never heard of, names like Saddam Hussein and Gaddafi.
1977'de, Fairchild İşletmelerinde bir toplantıdaydım. Duvarlarda bir çok şemalar, düşmanlar ve Saddam Hüseyin ve Kaddafi gibi adlarını hiç duymadığım, tanımlanmış düşmanlar vardı.
According to these theorists, after the military industrial complex had its war against terrorism, the next enemy that Dr. Von Braun identified on Earth would be third world country fanatics.
Bu teröristlere göre, askeri endüsriyel tesis terörizme karşı savaştıktan sonra, Dr. Von Braun'un Dünya'da tanımladığı sonraki düşman üçüncü dünya fanatikleri olurdu.
Look, we identified Sarah Manning as Jane Doe, so...
Sarah Manning'i Jane Doe ile aynı kişi olarak tespit ettik.
I need the name and the address of the person who identified her.
Bu kadının kimliğini bildiren kişinin adına ve adresine ihtiyacımız var.
We got three identified girls- -
Üç kızın kimliklerini teşhis ettik.
One of them is identified as a woman.
Birisi kadın.
There was a woman that identified you as someone she took a picture with, and then discovered her necklace was gone.
Senin gibi birisiyle fotoğraf çekildiğini, sonra da kolyesinin gittiğini farketmiş. Seni teşhis etmiş.
Readily identified by their overtly grotesque sense of entitlement.
Gülünç unvan anlamlarından kim olduklarını çabucak belirledim.
I got a CI who just identified Drazan's fence, Andre.
Drazan'nın hırsızlık yatağından bir CI var, Andre.
Target identified
Hedef tanımlandı.
Voice print identified, Virgenia Potts
Ses kalıbı doğrulandı, Virgenia Potts...
You came around the corner, you identified yourself as a police officer, he disobeyed your command, he spun around with his hand up by his chest, and you fired.
Köşeye geldin, kendini polis memuru olarak tanıttın, emrine itaatsizlik etti eli göğsünde sana döndü ve ateş ettin.
Miss Rendell, you've been identified as the last person to see Peter Coe alive.
BRODY : Bayan Rendell, sen tespit edilmiştir Peter Coe canlı gören son kişi gibi.
The lab identified an animal hair on Levi Morgenthal's jacket- - some kind of rare gray fox.
Nadir bulunan gri tilki kılı. Ne?