If it's not traducir turco
12,375 traducción paralela
It's not my fault if...
Benim hatam da değildi çünkü...
It's not that simple. But if you like...
O kadar basit değil, sen de istemelisin.
What's it for if not to get through tough times?
Böyle zor zamanları atlatmak için birebir.
It's not a problem if you don't look up.
Eğer bakmazsan, bu problem olmaz.
I can give you organic theories if that's what you want but it's not the way I've found I can be most effective.
Ama yol değil Ben bulabilirim En etkili.
Yeah, if it's not taken, I'd call it Heartbeat.
Evet, alınmadıysa Heartbeat demek istiyorum.
So if it will give you any peace of mind, I can assure you she's not sleeping with that photographer friend of hers.
Seni biraz rahatlatacaksa fotoğrafçı arkadaşıyla yatmadığını garanti ederim.
If you're not working right now, maybe it's time to get some help.
Şu sıralar çalışmıyorsan belki de yardım almanın vakti gelmiştir.
And if you find you're not happy with it, it's not a big deal to change it out.
Ve arabadan memnun kalmazsanız önemli değil, değiştirebilirsiniz.
It's not a date. If we do not call it anyway.
Randevulaşmak değil yahu.
I'm not sure if it's good.
İyi olduğuna emin olamıyorum.
And if it's not somewhere, you're gonna get one, and in a few days, it'll be exactly the same.
Buralarda değilse yenisi alınır. Birkaç güne öncekiyle farkı kalmaz.
And if it's not the one, then eventually... you have to start thinking about other avenues.
Ve eğer olmazsa, sonunda diğer seçenekleri düşünmek zorunda kalacaksın.
If there's going to be a war against the British, should we not be trying to find a way to win it instead of stopping it?
İngilizlere karşı bir savaş olacaksa durdurmak yerine kazanmak için bir yol bulmaya çalışmamız gerekmez mi?
If you look close, you'll notice that it's not real because I didn't get a Poppy or credit of any kind.
Dikkatle bakarsanız gerçek olmadığını görürsünüz çünkü ödül veya takdir almadım.
It's not important if I believe it.
- İnanıp inanmamam önemli değil.
Even if I could... go back through the stones... It's not my place.
taşlardan geçip gitmek benim işim değil.
If there's one thing I'm after, Miss... It's not your eyes, your hands or ass, it's your money, only that.
Peşinde olduğum bir şey varsa hanımefendi o da gözlerin, ellerin ya da popon değil sadece ve sadece parandır.
Anyway this Joey thing... could get pretty ugly if it's not handled properly.
Neyse, bu Joey olayı düzgün bir şekilde halledemezsek çok çirkin yerlere gidebilir.
You're not gonna get rich off of it, if that's what you're thinking.
Eğer aklından geçen buysa bu işten parayı kıramayacaksın.
And it's not as if he didn't have professional counsel before.
Ayrıca kendisinin daha önce de profesyonel danışmanı vardı.
I'll do it if Vernon promises not to shoot me in the back.
Vernon, beni sırtımdan vurmayacağına söz verirse giderim.
But if he's not moving around, I'll deal with it, all right?
Ama yerinden kıpırdamazsa ben ilgilenirim, tamam mı?
Look, if we're talking about a right path, it's not just about Luke Cage.
Doğru yoldan bahsedeceksek olay sadece Luke Cage'den ibaret değil.
Even if it seems so, it's not a permanent condition.
Öyleyse bile geçici bir durumdur.
If not the drought... it's goddamn mutiny.
Eğer ağızı tıkanmamışsa..... bu lanet bir isyan demektir.
Post-traumatic stress in childhood can reoccur in adulthood if it's not...
Eğer tedavi edilmezse çocuklukta olan post-travmatik stresler yetişkinlikte tekrar ortaya çıkabilir.
And if it's not me, it's gonna be the next guy who takes up the reigns.
Ve şayet ben olmasam, benden sonraki kişi saltanatını sürecektir.
It's not nonsense if it works.
Eğer işe yarıyorsa saçmalık olmaz.
- If you're patient, it's not a stupid way to murder someone.
- Eğer sabırlıysan, birini öldürmek için hiçte aptalca bir yol değil.
If it's not enough, then you can have some of mine.
Seninki yeterli değilse, benden biraz güç alabilirsin.
- And I decided that it's not a good idea, at all, and not the right time, if it were.
Bunun hakkında konuşmuştuk. Ve ben iyi bir fikir olmadığına karar verdim ayrıca doğru zaman da değil.
If the Lord was done with me, so be it, but he's not.
Tanrının benimle işi bittiyse, öyle olsun ama bitmedi.
I'm not sure if it's right.
Doğru oldu mu bilmiyorum.
I'll help you save the Druid, but after that, it's better for everyone if I just disappear. No, it's not.
Druid'i kurtarmana yardım edeceğim ama ondan sonrasında benim ortadan kaybolmam herkes için daha iyi olur.
You can walk away from your duty if you wish, but do not pretend that it's noble or brave.
Canın istiyorsa vazifenden kaçabilirsin ama sakın bu asil ve cesurcaymış gibi davranma.
- Yes. Right, but it's just- - If Arya's not in class and somebody reports this, we could lose our jobs and- -
Evet ama Arya sınıfta olmazsa ve biri bunu bildirirse işimizden oluruz ve...
What, it's not a trap if you do it?
- Ne yani, sen yapınca tuzak olmuyor mu?
If it's not cocaine, what is it?
Sorun kokain değilse ne?
If this is a trust-building exercise, it's not working.
Bu bir güven inşa etme denemesiyse, işe yaramıyor.
I've been told it's unwise to point a gun at someone if you're not ready to shoot them.
Tetiği çekmeye hazır değilsen silahı doğrultmaman gerektiğini duydum.
I know it's not the time, but you gotta watch basketball if you're gonna try to reference it.
Zamanı değil farkındayım ama siz basketbol izlemek istiyorsunuz eğer vurgulamaya çalıştığınız buysa.
Now, I know our squad is not in the janitor's union, but it'd sure be nice if we were allowed to clean the place up before then.
Bizim merkezin temizlik sendikasında olmadığını biliyorum ama seramoniden önce odanın temizlenmesine izin verirsen, harika olur.
That last thing was his only request. I'm not sure if it's his favorite movie or if he's just never seen it.
Son söylediğim onun isteğiydi en sevdiği film olduğu için mi yoksa henüz izlemediği için mi bilmiyorum.
If it is removed in the light of this threat, in the light of Captain Flint's standing ultimatum against the use of it, would it not worry you that it might appear weak?
Eğer kaldırılırsa, bu tehdidin ışığında, Kaptan Flint'in bunu aleyhe kullanma bildirisi... ışığında, zayıflık olarak algılanacağını düşünmüyor musunuz?
The next time a dude tells you a sex story, you just have to agree with everything he says and act like it's right, even if it's not,
Bir daha arkadaşlarından biri seks macerasını anlatırsa, Sadece onun söylediği her şeye katılmalısın. ve doğru olmasada doğrumuş gibi davran,
Is that? 'Cause if it's not cool.
Çünkü eğer sorun olacaksa...
Father's father wore it all through the wars. And it'll help me not to worry too much if I knew you were wearing it.
Babamın babası bunu her savaşta takmış ve bunu takarsan fazla endişelenmememi sağlar.
It's not very respectful, if you ask me.
Bana soracak olursanız saygısızca bir durum.
If you're joking, it's not fucking funny!
Şaka yapıyorsan, bu hiç komik değil!
Uh, yeah, I mean, I just think... If anything, I like it because it's, you know, at least we're not killing, you know, the sheriff who's, like, a guy and that doesn't make any sense,'cause the killer kills women, so it'd just be, like,
Düşündüm de hoşuma gitti çünkü en azından şerifi öldürmüyoruz.
if it's not too much trouble 48
if it's not you 18
if it's not too late 19
if it's meant to be 16
if it's a girl 43
if it's any consolation 226
if it's the last thing i do 21
if it's okay with you 83
if it's all right 48
if it's a boy 49
if it's not you 18
if it's not too late 19
if it's meant to be 16
if it's a girl 43
if it's any consolation 226
if it's the last thing i do 21
if it's okay with you 83
if it's all right 48
if it's a boy 49