If that's okay traducir turco
1,716 traducción paralela
So, for the purposes of my article, is it be okay if I come to that class with you?
Yazıma yardımcı olması açısından, ben de seninle şu bebek bakımı kursuna gelebilir miyim?
If I can't see for myself that he's okay, I don't think I'll be able to endure it.
Onun iyi olduğunu kendim görmezsem, bu acıya katlanabileceğimi sanmıyorum.
If that's okay with you.
Senin için mahsuru yoksa.
So if you were interested in a girl, okay, and she had like... Like a tail, Iet's say, would that be a problem or...
Şey, diyelim ki bir kızdan hoşlanıyorsun, ve onun bir... diyelim ki bir kuyruğu var, bu bir problem olur muydu yada...
You get to view the piece before I publish, so if you want to make a change, that's okay, too.
Yayınlanmadan önce, değiştirilmesini istediğin yer olursa eğer o da kabul, değiştiririz.
Okay, if that's what you want to call it.
Tamam, eğer öyle adlandırmak istiyorsan, öyle olsun.
Okay, that's a great idea,'cause if I do that, then I'll definitely become world famous.
Harika bir fikir. Çünkü bunu yaparsam dünya çapında bir ünlü olurum.
So, if you don't wanna fight more, Chance, okay, that's cool by me.
Daha fazla dövüşmek istemiyorsan, Chance, tamam, bana hava hoş.
- If you want to go, that's okay.
- Eğer gitmek istersen sorun değil.
So, if that's okay, then...
Yani, Problem değilse...
Okay well if that's the case.
- Tamam madem öyle.
I'll just get this one work done, and then I'll go home for lunch, if that's okay with you, sir. Please.
Ben sadece bu işi bitirip sonra da yemeğe eve gideceğim, sizin için bir mahsuru yoksa...
We just wanted to have a few words with you, if that's okay.
Sakıncası yoksa sizinle biraz konuşmak istiyoruz.
I wonder if that's all you can do. - It's okay.
Benim hatam yardım edeyim
I'm just gonna drop you off right here, if that's okay.
Senin için sorun olmazsa seni şurada bırakayım.
But now we'd like to talk to your parents alone, if that's okay?
Ama uygunsa ailenle yalnız konuşmak istiyoruz.
If you want to plead your concerns, it's fine, or if you want to submit additional evidence, that's okay too.
Endişelerini söylemek istiyorsan, sorun değil ek kanıt falan sunmak istiyorsan da olur.
Maybe it's best if you ask her about all that yourself, okay?
Bence bütün bunları ona kendin sorsan daha iyi olur, tamam mı?
I'm just here to ask you a question, if that's okay, doctor.
Size bir soru sormak için gelmiştim. Tabii sizin için de uygunsa, Doktor.
Oh, and Dana would like for me to review the facts with you, if that's okay.
Dana benden önemli bilgileri tekrar hatırlatmamı istedi. Tabii sorun değilse.
Ask me if there's anything that you don't understand, okay?
Anlamadığın bir şey olursa bana sor, tamam mı?
For starters, de m gij3, okay, let me explain something to you, cale, if that's really your name and not the last guy who died in that suit...
Başlangıç olarak eviniz çok belli ediyor. Tamam, izninle sana bir şey açıklayayım, Cole tabi eğer bu gerçekten senin isminse ve o takım içinde ölen son kişi değilsen.
Okay, even if the Panther loses, there's no way that big bonehead is taking the throne.
Panter'i yense bile bu mankafanın tahta geçmesinin mümkünatı yok.
Okay, let me see if I've got this straight, a bet that puts one patient at minor risk is juvenile...
Tamam, bakalım doğru anlamış mıyım. Bir hastayı küçük bir riske sokmak çocukça mı?
But if she has a piece on the side and he doesn't, the only way he'd be okay with that is if he's betraying her in some other way that, in his mind, makes them even.
Ama sadece kadın işi pişiriyor ve adam yapmıyorsa bu konuda sorun çıkarmamasının tek sebebi başka bir şekilde ihanet ediyor olmasıdır. Böylece ona göre ödeşmiş oluyor.
If you think that's the right one, then okay.
Eğer bunun doğru bir tane olduğunu düşünüyorsan o zaman tamam.
Okay, look, I know you're supposed to be going to Kerrys'brother's party or whatever, and I know that I said I'd cover for you, but, please, if you could just do it this
Kerry'nin kardeşinin partisine gideceğini biliyorum ve senin yerine gideceğimi söylediğimi de biliyorum ama, lütfen son kez...
Okay, fellas, grab a gall Or grab another fella if that's the way the good Lord made yal
Pekâlâ beyler, bir kız kapın veya eğer Yüce Tanrı sizi böyle yarattıysa, başka bir bey kapın.
So I was kind of wondering if I could plop down here, if that's okay.
Sizin için sorun yoksa buraya oturabilir miyim diyecektim.
If you have to take $ 7, that's okay.
$ 7 almak zorunda kalırsan, sorun değil.
- Yeah? - I mean, you know, that's, of course, you know, if Big Papa over here says it's okay to come run with the big dogs. - Yeah.
- Olur mu?
If Doctor Fate says he's okay, That means he's okay, right?
Eğer Doctor Fate tamam diyorsa o iyi bir demek değil mi?
Guys. If you somehow forget the way back here, that's okay, too.
Çocuklar olur da bir şekilde dönüş yolunu unutursanız anlayışla karşılarım.
Okay, well, if that's the case, do you think that she would have access to his memories?
Tamam, pekala, böyle oluyorsa eğer aynı zamanda onun da bu anılara ulaşabilmesi mümkün mü?
If that's okay.
Sorun yoksa.
Okay, how's this... what if I tell Veronica that you've burned through the company's money, she notifies H.R., they open an investigation, and you guys lose your job?
Peki buna ne dersiniz... Veronica'ya şirketin paralarını çarçur ettiğinizi söylesem... o da bu durumu insan kaynaklarına bildirse... hakkınızda soruşturma açılsa ve işini kaybetseniz nasıl olur?
If this makes you, you know, not want to marry me, that's okay.
Eğer bu yüzden benimle evlenmek istemezsen anlarım.
I'm gonna kiss you now... if that's okay.
simdi seni öpecegim. Eger sakincasi yoksa.
If he never comes back again, that's okay.
Eğer geri dönmezse sorun olmaz.
Okay, Krusty, if that's how you feel.
Pekala, Krusty, eğer öyle diyorsan.
I did want to ask you a favor, if that's okay.
Mahsuru yoksa bir şey rica edeceğim.
Of course, if a just cause came with some hot food and cold water, That'd be okay too.
Tabii adaletin yanında biraz da sıcak yemekle su olsa fena olmazdı yani.
If you so much as hum three notes from that Righteous Brothers song with God as my witness, I will come at you with everything I've got, okay?
Eğer o Righteous Brothers şarkısından üç nota bile mırıldanırsanız Tanrı şahidim olsun tüm gücümle üstünüze saldırırım. Tamam mı?
"So, Santa, if you can't find " a perfect mom and dad... that's okay. "
"Santa, eğer mükemmel bir anne ve baba bulamazsan önemli değil."
Okay, if that's his tooth, what's that in the middle of it?
Tamam, eğer bu dişse, tam ortadaki şey nedir?
A really important question that I'd like to ask you now, if that's okay.
Müsaade edersen bu önemli soruyu şimdi sormak istiyorum.
If I don't sit Cameron and Dawn next to each other, they'll think I'm not okay with them being a couple, but if I do, then there's that awkward height differential, which is not elegant.
Cameron ve Dawn'ın yanında oturmazsam arkadaşlıklarını kıskandığımı sanırlar. Ancak oturursam da, oldukça tuhaf kaçar. Ki bu hiç hoş olmaz.
If that's okay.
Eğer uygunsa?
If that's okay with your dad.
Baban da kabul ederse tabii.
I'd like to speak to him alone, if that's okay.
Sakıncası yoksa onunla yalnız konuşmak istiyorum.
We'd like to finish this up, if that's okay.
Senin için sorun olmazsa bu işi bitirmek istiyoruz.
if that's okay with you 90
if that's the case 340
if that's true 357
if that's what you want 359
if that's what you're asking 120
if that's ok with you 18
if that's alright 17
if that's how you feel 38
if that's what you mean 217
if that's so 32
if that's the case 340
if that's true 357
if that's what you want 359
if that's what you're asking 120
if that's ok with you 18
if that's alright 17
if that's how you feel 38
if that's what you mean 217
if that's so 32