If that's what you really want traducir turco
74 traducción paralela
If that's what you really want.
Gerçekten istediğin buysa?
"if that's what you really want."
"eğer istediyiniz gerçekten buysa olacak"
If that's what you really want.
Bunu gerçekten istiyorsanız.
If you want to know, that's what really bothers me.
Beni asıl rahatsız eden de bu.
I'm ready to discuss them with every scholar of the Church, if that's what you really want.
Kilise'nin tüm alimleriyle bu konuları tartışmaya hazırım. Eğer gerçekten istediğiniz buysa.
If that's what you really want.
Eğer istediğin şey buysa.
If that's what you really want, I'm willing to try. I'll give birth to a baby.
Cidden isteğin buysa ben denemeye hazırım.
I mean, if that's what you really want.
yani, eğer istediğiniz gerçekten buysa.
Sure, honey, if that's what you really want to do.
Tabii ki tatlım, yapmak istediğin gerçekten buysa.
Press the middle one to turn it off... if that's what you really want.
Kapatmak için ortadakine bas istediğin gerçekten buysa tabi.
I could give you your beauty back... if that's what you really want.
Eğer gerçekten istediğin buysa... güzelliğini geri verebilirim.
If that's really what you want.
İstediğin gerçekten buysa.
I mean, if that's really what you want, okay.
Eğer, gerçekten istediğin buysa, tamam.
You may want to reflect on if that's how you'd really characterize what happened.
Olayı bu şekilde mi nitelendirdiğini bir daha etraflıca düşün istersen.
We don't have a problem with you going to California or New Mexico or Alaska, if that's what you really want.
California'ya gitmenle ilgili bir sorunumuz yok veya New Mexico ya da Alaska, tabii eğer gerçekten istediğin buysa.
Okay, Bev, if that's what you really want.
Tamam, Bev, istediğin gerçekten buysa.
If that's what you really want.
Eğer istediğiniz gerçekten buysa.
If that's what you really want...
Eğer bu senin gerçekten istediğinse...
- Okay. If that's what you really want.
- Cidden istediğin bu mu?
If that's what you really want.
Eğer istediğin gerçekten buysa.
If that's really what you want, then here.
Eğer gerçekten istediğin buysa, al.
But if my fleeting encounter with a girl named Maureen O'Flaherty is all you really want to talk about, then that's what we'll do.
Ama eğer gerçekten konuşmak istediğin Maureen O'Flaherty adındaki bir kızla ilişkimse, bunu yaparız.
If that's what you really want, I'll do it.
Gerçekten istediğin buysa, yapacağım.
Because if that's what you want, you can stop now because it really worked.
Eğer istediğin buysa, artık bunu kesebilirsin çünkü gerçekten işe yaradı.
If that's really what you want.
Eğer gerçekten istediğin buysa.
Listen to the tape, that's my advice, if you want to know what she's really like.
Sana tavsiyem, otur kaydı bir dinle. Gerçekte nasıl biri olduğunu anlarsın.
If that's what you really want, then I have a way for you get her back.
Gerçekten istediğin buysa, onu yeniden elde etmen için bir yol biliyorum.
Now, you guys really want to focus on learning these plays'cause these are the exact same plays that we run, and if you learn it right here like we all did, you'll have a pretty solid understanding of what's gonna be expected
Buradaki oyunları öğrenmeye odaklansanız iyi olur. Çünkü bunlar bizim oyun planlarımızın aynıları. Ve eğer bunları burada öğrenirseniz ki hepimiz burada öğrendik.
- I want us to have memories. Okay. If that's what you really want,
Madem istediğin bu, tamam.
- I mean if that's what you really want.
- İstediğin buysa -
I think that's a really bad idea, but if that's what you want...
Bu çok kötü bir fikir ama istediğin buysa...
Well, I suppose I could pull some strings if that's really what you want, Chris.
Sanırım birşeyler yapabilirim eğer gerçekten istediğin buysa, Chris.
If it that's what you really want, Ben, I want you to think about that.
Eğer bunu gerçekten istiyorsan ama Ben. Eğer istediğin buysa bunu iyice düşünmeni istiyorum.
If that's what you really want to do, then I will pass on my recommendation, and I'm sure that it will help.
Eğer yapmak istediğin buysa, o zaman onayımı geçireceğim ve eminim bu yardımcı olacaktır.
I would really like that to be with you and Noah... if that's what you want.
Seninle ve Noah'la kalmayı gerçekten çok istiyorum. Tabi sen de istersen.
You know, Mia, there's other ways to, to be a parent if that's what you - - really want.
Eğer gerçekten istiyorsan ebeveyn olmanın başka yolları da var biliyorsun.
If that's what you really want, I want you to think about that.
İstediğin gerçekten buysa Ben bunu istiyorsan, düşünmeni istiyorum.
Well, if that's what you really want...
Pekâlâ, istediğiniz buysa, tamam.
Okay, if that's what you really want to do.
Eğer gerçekten istediğin buysa, tamam.
If that's what you really want... just pretend you don't know. And hope it'll get by.
Eğer istediğiniz gerçekten buysa bilmiyormuş gibi davranın ve geçmesini umun.
If that's what you really want to do, Meiko-san.
Gerçekten istiyorsan, bırak Meiko.
And then if you Want to go, my guess is he'll let ya, if that's What you really Want.
O zaman gitmek istediğinde sanırım sana izin verir. Gerçekten bunu istiyorsan.
If you want to fuck up your life, Freddie, if that's really what you wanna do, just don't bother coming back.
Hayatını içine etmek istiyorsan, Fredie, istediğin geröekten buysa, geri dönmene gerek yok.
If that's what you really want.
Eğer istersen olur.
Wow. Well, if that's what you really want.
Gerçekten bunu istiyorsan.
If that's what you really want.
Tabi eğer gerçekten istediğin buysa.
If you can't do it but that's really what you want, if you don't love me... If you don't love me anymore, then ask me to leave... And I will.
Sen yapamazsan ama istediğin gerçekten buysa artık sevmiyorsan, artık beni sevmiyorsan o zaman gitmemi iste, giderim.
If that's what you really want, Then I, as your friend, will be there to make sure things run the way they should.
İstediğiniz gerçekten buysa, arkadaşın olarak ben de, işlerin yürüdüğünden emin olmak için orada olacağım.
If that's what you really want, you go ahead.
Eğer gerçekten istediğin buysa, durma!
If that's what you really want.
Gerçekten istediğin buysa.
If that's what you really want.
- Eğer istediğin buysa...