Images traducir turco
3,483 traducción paralela
Catherine thinks there's some kind of information hidden in these images.
Catherine bu resimlerin içinde bir takım bilgilerin gizlendiğini düşünüyor.
The camera picks up any color images we like, you see, but leaves the background black.
Kamera istediğimiz her renkli görüntüyü yakalar, anladın mı? Ancak arka planı siyah bırakır.
They continually capture and store images on a disk like this in a 60-minute loop.
Görüntüyü yakalayıp 60 dakikalık periyotlar halinde kaydederler.
The camera records over itself every 60 minutes, burying the older images under new footage, so I'm hoping that this machine is gonna give us a chance to reproduce those older images.
Kamera 60 dakikada bir o dilimdeki görüntüleri eskilerin üstüne yazıyor. Bu makine bir ihtimal eski görüntüleri elde etmemize yardım eder diyorum.
You see, I got these images.
Kafamda resimler var.
The way that I see right now, the things that I see, the way that I hear, that I taste, that I smell, the colors, the pictures, images, is all because of that?
Gördüğüm, duyduğum, tattığım ve kokusunu aldığım her şey fotoğraflar, renkler, hayaller her şey bunun sayesinde mi?
Ah, don't worry, there will be wine, women, images that haunt you until your death.
Merak etme. Ortamda şarap, kadınlar ölene kadar aklından çıkaramayacağın görüntüler olacak.
Light and shadow are key to rendering lifelike images.
Işık ve gölgeleme gerçekçi resim yapmanın anahtarlarıdır.
I only have one roll of film, so you have 36 images.
Ben sadece, film bir rulo var böylece 36 resimler var.
The new logo will reflect the ideals and images of both chains, a total of 25 new supermarkets will be opened in six new towns and the whole merger and expansion will take six months
Yeni logo hem zincir ideallerini hem de görüntüleri yansıtacak, toplam 25 yeni süpermarket, altı yeni şehirde açılacak. ve tüm birleşme ve genişletilmesi altı ay sürecek.
Essentially this is just a website, where people can upload images and you don't actually give your name, it's just sort of anonymous.
Aslında bu sadece, insanlardın resim yükleyebildikleri bir site ve adınızı vermek zorunda değilsiniz, bir bakıma anonimsiniz ( anonymous ).
There were certain words, certain phrases, certain ways people respond to things, certain images that are posted, that created a pattern and that pattern was
Belli başlı kelimeler ve ifadeler vardı. Belirli yorum yapma şekilleri ve yorumlara atılan resimler vardı. Tüm bunlar bir düzen yarattı.
So to make Anonymous look bad, they go off and they post animated.gifs, animated images to epilepsy forums, that are black and white just strobing really quickly, so any of the epilepsy people on these support forums see it and they fall off their chairs and seizure.
Bu yüzden Anonymous'u kötü göstermek için, epilepsi forumlarında gifler, animasyonlu resimler paylaştılar. Siyah ve beyaz sürekli yanıp sönüyordu. Bu yüzden bu forumlardaki epilepsi hastaları sandalyelerinden düşüp nöbet geçiriyorlardı.
Diego shot these images I want you to see with a camera phone.
Diego görmenizi istediğim bu görüntüleri telefon kamerası ile çekti.
- Shocking images of negligence.
- Özensizliğinin şok eden görüntüleri.
I'd just like to say that I think it's so fucking wrong to fire Seu Agenor by using these video images.
O video görüntüleri aracılığıyla, Agenor'un kovulmasının çok boktan bir şey olacağını düşündüğümü söylemek istiyorum.
I was in Washington yesterday reviewing satellite images of Avery in North Korea.
Dün Washington'da Avery'nin Kuzey Kore'deki uydu görüntülerine bakıyordum.
I can't go out, can't sleep, I just see these images before my eyes.
Dışarı çıkamıyorum, uyuyamıyorum. Gözümden o sahneler gitmiyor.
Sometimes unfamiliar images flash by.
Bazen tanıdık gelmeyen imgeler beliriyor.
I mean, the killer staged the crime scene to evoke images of little Red Riding Hood.
Yani, katil kızı aşama aşama öldürerek, kırmızı başlıklı kıza çağrışım yapmaya çalışmış.
So, these are the images from your brain scan.
Bunlar beyin taramasının sonuçları.
We couldn't see under the lighthouse until we overlaid the thermal, magnetic, and sonic images together.
Termal, manyetik ve sonik görüntüleri birleştirmeden Fener'in altını göremedik.
# The images stuck in your head
# Kafana takılan görüntüler.
Try to remember key images and we'll break it down later.
Temel görüntüleri hatırlamaya çalış, ayrıntılara sonra bakarız. Aynı ortam mıydı?
How frequently do the images from the transfer pursue you?
Ne kadar sıklıkla görüntüler kaynaktan sana geliyor.
Have you noticed any changes in your thoughts : new memories or images...
Düşüncelerinde değişiklik fark ettin mi... yeni anılar veya görüntüler gibi.
Your wretched lyrics with tail shaking and behind flapping, violent metaphors and images. And you know something, mister?
İçinde kuryuk titretmek ve popo sallamak geçen zavallı şarkı sözlerin metaforlara ve imgelere zarar veriyor Biliyor musun bayım?
The images, the things I would have seen by now. It's...
O resimler, şimdiye dek göreceğim o şeyler.
But didn't you want the images to have the beauty of your heroes?
"Ama kahramanlarınızın sahip oldukları güzellikleri resmetmek istemediniz mi?"
We place the music where it is, and we also manipulate the images.
Müziği olması gereken yerlere koyduk, ve arkalara resimleri de yerleştirdik.
So, can you tell us how some of the images were manipulated?
Peki, bize o resimleri nasıl koyduğunuzu anlatabilir misiniz?
The images were manipulated to romanticize suicide.
Resimler intiharı cazip hale getirmek için konulmuş.
The images were the result of Kara's suicide, not the cause.
Resimler, Kara'nın intiharının sonucu, davanın değil.
Richard finally gets his chance to capture some arresting images.
Sonunda Richard çekmek istediği görüntüleri yakalama şansı buluyor.
It captures intimate images like these.
Bunun gibi samimi pozlar çekiyor.
So you admit it, the images are real.
Yani görüntülerin gerçek olduğunu kabul ediyorsun.
When I images for the first time saw... scared me to death.
Ben ilk o görüntüleri gördüğüm zaman... ölesiye korktum.
We just want to make some images from the outside, that's all.
Sadece dışardan bir kaç resim çekçeğiz, hepsi bu kadar.
Yeah it's really good because they have such different images. Yeah.
Gerçekten öyle, üstelik ikisi farklı dünyaların insanı.
The police issued images of two men... - Shit. -... wanted in connection with both murders.
- Polis iki cinayetle de ilişkili olan iki adamın resimlerini yayınladı.
Get me the latest GSA images of Lourdes, Cuba.
Küba, Lourdes'in uydu görüntülerini çıkar bana.
Yeah, Tanya's on the FAA radar images of what flights were over the stadium.
Evet, Tanya Federal Havacılık Dairesi'nin stat üzerindeki uçuş görüntü kayıtlarını inceliyor.
It's a whole new story about our Earth..... told through remarkable images, captured for the very first time, and the latest scientific discoveries.
Dünya hakkında başlı başına yeni bir hikaye dikkate değer görüntülerin içinden, ilk defa yakalandılar, ve en son bilimsel keşifler.
You know, we could use satellite images and measure the distance from the bumper to the ground. See which truck is carrying the heavier load.
Uydu görüntülerini kullanıp, kamyonların yere mesafesini ölçebiliriz böylece hangisinin daha çok ağırlığı varmış öğrenebiliriz.
I see those images vividly... Every day.
O görüntüleri canlı bir şekilde görüyorum hem de her gün.
Well, the text and images on these letters looks like some sort of escort rag.
Bu harflerin şekilleri ve fontları eskort servisi afişlerini andırıyor.
Be aware, some of the images we're about to show you may be disturbing to some viewers.
Yayınladığımız görüntülerin bazıları rahatsız edici olabilir.
There's no images of you and Kagame having your little tete a tete.
Kagame ile karşı karşıya geldiğinize dair hiçbir resim yok.
If I'm about to see images of the Twin Towers coming down, turn that thing off.
- Dinle.
♪ from accidents ♪ Do you have a minute to look at these images?
Şunlara bir bakar mısın?
They showed gruesome images on TV.
Bu dehşet verici görüntüleri TV'de gösterdiler.