English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / In germany

In germany traducir turco

2,506 traducción paralela
Since Goebbels has taken over, film attendance has steadily risen in Germany over the last eight years.
Goebbels yönetime geçtiğinden beri Almanya'da film izleme oranı son sekiz yılda durmaksızın yükseldi.
I propose a toast to the greatest actress in Germany!
Almanya'nın en büyük aktrisinin şerefine kadeh kaldırmayı teklif ediyorum!
We came here in Germany.
Biz buraya Almanya'dan geldik.
I would stop to in Germany.
Almanya'ya da uğrayabilirim.
Yeah, well, back when I was stationed in Germany- - Well, let's just say
Almanya'da askerdeyken, diyelim ki,...
Dr. Von Schmekel in Germany is doing some wonderful research.
Dr. Von Schmekel Almanya'da harika araştırmalar yapıyor.
Because of her experiences in Germany, she trusted no one.
Almanya'daki tercrübelerinden dolayı, hiçkimseye güvenmedi.
i look forward to your every letter, enjoying the detail of life in Germany, and wishing to share more.
Her mektubunu dört gözle bekliyorum, Almanya'daki hayatın detaylarından eğlence duyuyorum, ve daha fazlasını paylaşmayı umuyorum.
I realize this is a trying time for you both, but until I'm provided with something more compelling than unsubstantiated theories pursuing the IBBC is simply not going to happen here in Germany.
Zor bir dönemden geçtiğinizi anlıyorum ama bana asılsız iddialardan daha iyi bir şey getirmediğiniz sürece bankayı Almanya'da takibe almayacağız.
All invasion barges are to be returned to their base in Germany.
Tüm işgal vasıtaları Almanya'daki ana üslerine geri döndürülüyormuş.
I've lived in Germany far too long to have any illusions about what kind of people they are.
Onların ne tür insanlar olduklarını anlayacak kadar uzun bir süre Almanya'da yaşadım.
There's persson in sweden, schroeder in germany.
İsveç'te Persson var, Almanya'da Schroeder var.
- Where is he? - In Germany.
Nerede o?
So, I got a call from him and I drove out to see him in Germany. Erm...
Beni aradı, onu görmeye Almanya'ya gittim.
You shall take your orders in Germany.
Emirlerini Almanya'da alacaksın.
That's from the Wacken Festival in Germany.
Çünkü o albüm için şarkı yazmıştım.
It's a craft in Germany that has largely disappeared now.
Artık tükenmeye yüz tutsa da Almanya'da önemli bir sanattı.
Last week, she and her henchcat, Paws, resurfaced in Germany and stole top-secret satellite codes.
Geçen hafta o ve yardımıcısı Paws, Almanya'da ortaya çıkıp çok gizli bazı uydu şifrelerini çaldılar.
If they want more cocaine then they have to go to my cousin Carlos, my fucking cousin in Germany!
Eğer daha fazla kokain istiyorlarsa işte o zaman Almanya'daki kuzenim Carlos'u bulmak zorunda kalacaklar.
You know, maybe you could take the husbands of the women and, uh and, uh, slice off their penises and, uh do what that guy in Germany did.
O kadınların kocalarını alır penislerini kesip, şu adamın Almanya'da yaptığını yapar.
Peter Sholtz, one of the best climbers in Germany, crashed shortly on Mont Blanc.
Almanya'daki en iyi tırmanıcılardan biri olan Peter Sholtz Mont Blanc'da düşerek hayatını kaybetti.
When this car would roll down the streets, girls in Germany just fell over right there.
Bu araba sokağa çıktığında Almanya'daki kızlar olduğu yere düşüp kalmıştı.
Why did you grow up in Germany?
Neden Almanya'da büyüdün?
With whom were you in Germany?
Almanya'da kimle kaldın?
You can't find this in Germany!
Bunu Almanya'da bulamazsın.
Divko had a tough time living in Germany.
Divko Almanya'da zorzamanlar geçirmiş.
They said, to a work camp in Germany.
Almanya'da çalışma kampı gibi bir yer olduğunu söylediler.
Mattia's been in Germany for seven years.
Mattia yedi yıldır Almanya'da.
Next week, I'm in Germany.
Haftaya, Almanya'dayım.
- Then in Germany, 230.
- Almanya'da 230.
Then in Germany, 230 100 in France, 97 in Denmark.
Ardından Almanya'da 230. Fransa'da 100, Danimarka'da 97.
Like the Marshall Plan the U.S. created in Germany and Japan after World War II.
ABD'nin II. Dünya Savaşı'ndan sonra Almanya ve Japonya'ya yaptığı Marshall Planı gibi.
Turns out they had a few companies in Germany, which means I had to hire a translator for a few days just to help me navigate through the books.
Almanya'da birkaç şirketle görüşmeye gittim ki bu da kitaplarda yardımcı olması için birkaç günlüğüne bir çevirmen tutmam anlamına geliyordu.
Should muslim women in Germany unveil themselves at work, in schools for example...
Almanyadaki müslümanlar işte başlarını açmalı mı...
What's your business in Germany?
Almanya'da ne iş yapacaksın?
How long has Rosario been in Germany?
Rosario ne zamandır Almanya'da?
The FIFA World Cup come in to BBC this summer from Germany.
Fifa Dünya Kupası Almanya bu yaz BBC kanalında
You should inform Interpol we have a secure connection between the recent killings in France and Germany.
Hemen İnterpol'ü bilgilendirmeliyiz, yakın zamanda işlenen cinayetle bağlantılarını "Fransa ve Almanya" dakilerle araştırmalıyız.
It is possible that Cardinal Ebner, from Germany, is the favorite...
Almanya'dan Kardinal Ebner'in yeni papa olarak seçilmesi muhtemel görü...
I was at home, I wanted to drive back to Germany in the morning.
Evdeydim, sabah Almanya'ya dönmek istedim.
I am the host of Funkyzeit, the most important TV fashion show in any German-speaking country, apart from Germany.
Her insanın Almanca konuştuğu bu ülkede çok saygın bir moda programı Funkyzeit'in sunuculuğunu yapıyorum... Almanya'dan bağımsız.
When they had to leave Germany and became refugees, they were allowed to settle here, in Uruguay on condition that they bought all this land and developed it for a mine.
Almanya'yı terketmek zorunda kalıp mülteci olduktan sonra, buraya yerleşmelerine izin verildi, Buraya yani Uruguay'a Durumları olduğundan tüm bu yerleri satın aldılar ve bir maden olarak geliştirdiler.
We're on the process of turning them in a bomb-proof HQ, where the Navy can police the channel from width, come the things turn into a 2nd world war against Germany.
Almanya ile ikinci bir savaş olasılığına karşı, Donanma orayı bombardımana karşı korunaklı ve kanalı kontrol edebileceği bir karargâh hâline getirmeye çalışıyor.
The irony is Leftenant, it's in our country's interests to have peace with Germany.
Olaydaki ironi şu, Teğmen. Almanya ile barış ülkemizin çıkarınadır.
And in that scenario the quicker Germany knocks out a weak liberal England the better for all Europe.
Ve o senaryoda, Almanya'nın liberal ve zayıf bir İngiltere'yi çabucak ele geçirmesi tüm Avrupa için daha iyi olur.
And if I can save one life by keeping this country weak so it cannot engage in war with Germany, then I will be proud of what I have done.
Ben bu ülkeyi zayıf kılarak Almanya'yla savaşmasını önler ve bir tek can dahi kurtarabilirsem, yaptığım işle gurur duyarım.
Japan is as deserving of an empire in the East as Germany is of an empire in the West.
Batı'da imparatorluk olan Almanya gibi Japonya da Doğu'da imparatorluk olmayı hak ediyor.
Is it really any different than what the germans did - In nazi germany? - Whoa whoa whoa whoa.
Bunun Nazi Almanya'sındaki Almanlar'ın yaptıklarından bir farkı var mı?
Even a lot of the American swords were made in Germany.
Hatta birçok Amerikan kılıcı Alman yapımıdır.
I was in jail in West Germany for two years.
Batı Almanya'da iki yıl hapis yattım.
Personally, I'd feel no dishonor in deporting them to Germany's territories for Jews in the East.
Sahsen ben onlari, Almanlar'in Yahudiler için ayridiklari, dogudaki bölgeye göndermekte hiç bir utanç verici durum oldugunu düsünmüyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]